2015 Yılı Hac Organizasyonu Değerlendirme Toplantısı' Kızılcahamam'da yapıldı

Diyanet İşleri Başkanlığı, '2015 Yılı Hac Organizasyonu Değerlendirme Toplantısı' düzenledi.

Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Kızılcahamam'da gerçekleştirilen ve iki gün sürecek değerlendirme toplantısına Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez de katıldı.

Hac organizasyonunda verimliliği artırmak amacıyla düzenlenen toplantının açış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, hac değerlendirme toplantısının Diyanet İşleri Başkanlığında son derece önemli bir gelenek olduğunu ifade ederek, "Hac organizasyonunda görev yapan arkadaşların bu hizmeti enine boyuna tartışması, eksikleri tartışması, çözüm önerileri sunması son derece önemlidir. Diyanet İşleri Başkanlığı ve diğer kurumlarda da bizleri bekleyen en büyük tehlike işlerimizin rutinleşmesidir" dedi.

Bu yılki haccın yaşanan kazalardan dolayı oldukça hüzünlü bir hac olduğunu kaydeden Başkan Görmez, şunları söyledi;

“Vinç kazasında yaralılar ‘imdat’ isterken tavafın devam etmesi, İslam ilmihallerine girecek bir konudur…”

Bu sene hüzünlü bir hac yaşadık. Haccın hem başında hem sonunda iki büyük acı yaşadık. Haccın başında vinç kazası sonunda ise Mina izdihamını yaşadık. Ben bu kazalarda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyor ve bütün İslam dünyasına başsağlığı diliyorum. Vinç kazasında yaralılar ‘imdat’ diye bağırırken, ambulans beklerlerken tavafın devam etmesi İslam dünyasının ilmihallerine dahi kaydederek örnek verilmesi gereken bir konudur. Müslümanlığımızdaki çelişkileri göstermek bakımından önemlidir. Aynı şekilde bu sene Arafat'ta çok sivrisinek vardı. Herkes muhrim olduğu için öldüremiyordu ama Mina'da iki bine yakın kardeşimizi ezerek öldürdük. Bunun izahı yapılamaz. Bu biz Müslümanların ciddi bir sorunudur. Bunu çözmeden birbirini katleden DAİŞ sorununu çözemeyiz. Afrika'daki Müslümanların sorununu çözemeyiz. Bu bizim İslam anlayışımızla ilgili bir konudur.

“Hac ibadetinde Müslümanları bekleyen üç tehlike var…”

Hac ibadetinde bizleri bekleyen üç tehlike var. Bunlardan birincisi, vesilelerle gayelerin birbirine karışması… Hatta vesilelerin gayelerin önüne geçmesi… Haccın manası mahza gaye iken vesilelerin öne geçmesi, sadece organizasyonu konuşuyor olmamız ama asıl gayeyi ihmal etmemiz bizim ve İslam dünyasının önünde duran hac ibadetiyle ilgili en büyük tehlikedir. Önceliklerimizi kaybediyoruz. İkinci tehlike, modern zamanlarda artan bireyselleşmenin hacda da yaşanmasıdır. Biz hacda da bireyselleşme yaşıyoruz. Bireyselleşme hac ibadetini ihlal ediyor. Hac ibadeti asıl manasını kaybediyor. Diğer husus ise, hacıların, görevlilerin eğitimi... Hacdan önce, hac esnasında ve hacdan sonra, Arafat'ta, Cemeratta, otelde hacıların eğitimi üzerinde durulması gerekiyor. Haccın hikmeti ve esrarı konusunda hacıları bilgilendirmek gerekir.

“Hac ibadeti, büyük bir değişim ve dönüşüm hareketidir…”

Diyanet İşleri Başkanlığının 40 yıllık bir hac geleneği olduğuna da değinen Başkan Görmez, haccın büyük bir dönüşüm hareketi olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sonlandırdı;

Hac ibadeti büyük bir dönüşüm ve değişimdir. Ancak biz hac ibadetiyle dönüşmüyoruz. Kısa süreli bir rehabiliteye uğruyoruz ama hac ibadeti bizlerde köklü bir dönüşüm gerçekleştirmiyor. Diyanet olarak organizasyona elbette önem vereceğiz ancak bizim hac organizasyonunda başarımızın ölçüleceği yer orasıdır. Eğitimlerimiz bu açıdan son derece önemlidir.

Toplantıya Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Enver Günenç, Diyanet İşleri Başkanlığı üst düzey yöneticileri ve 2015 yılı hac organizasyonunda görev yapan ekip başkanları, kafile başkanları ve irşat görevlileri katıldı.