> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Divanı Kebir > Rüzgarlarımızda sana asık olsun
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Rüzgarlarımızda sana asık olsun  (Okunma Sayısı 1407 defa)
23 Ekim 2010, 13:01:03
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 23 Ekim 2010, 13:01:03 »



380. Şu rüzgarımız da sana aşık olsun da delice essin!

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Pa'ilatün, Fa'ilat
(c. II, 748 )

• Sen, dünyada bulunan bütün sakîlerin iftihar ettikleri, övündükleri bir sakîsin. Sen, boş durma! Her an gece, gündüz, işte güçte ol! Herkese aşk şarabı sun! Herkesi mest et! Senin gözün daima mahmur olsun! Canımız da hep içsin, içsin!

• Ey güzel! Senin şerefine, aşk şarapları içilen bu mecliste, akıllı kişilerin akıllan başlarından gitsin! Ey dilber; coştukça coşan aşkınla ne baş kalsın ne sarık!

• Sana aşık olan canın, Mısırlı kadınlar gibi elleri de doğransın, gönlü de!.. Mısır Yusuf'u da çarşıda, pazarda dolaşsın da güzelliğinin tesiriyle halkı birbirine düşürsün!

• Ey sakî, senin elinden ne eller elden çıktı. Senin sunduğun şarapla mest olan, senin elinden daima muradına ersin!

• Başımız senin sevdanla, kırbamız, su kabımız senin sevgi suyunla dolsun! Şu rüzgarımız da sana aşık olsun, delice essin! Suyumuz, ırmağımız da aşık olsun, ağlayarak, feryad ederek ve hiddet denizine doğru akıp gitsin!

• Güzeller padişahı da bizim emîrimiz, başkanımız olsun; aşk heyecanıyla bizi kucaklasın! Devletin, ikbalin bizim can dostumuz; talih, baht arkadaşımız ol-sun!

381. Çalgıcının ses şarabını için mest olun.

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat
(c. II, 747)

• Ey neşeliler, ey zevke, ey güzel seslere düşkün olanlar! Çalgıçıdan sizi mest edecek kadehsiz sunulan şarap isteyin! Böylece "ses şarabı" için! Ses şarabının içine "ney"in sesini de karıştırın; için, için!..

• Ey bahtlı kişiler, ey Allah'ın nazarında makbul olan varlıklar! Çok usta, eşsiz biniciler olun da, neşe atlarına binin! Onları alabildiğine koşturun ve gam atını yakalayarak onu neşelerin ayakları altında kurban edin!

• Ey kendinde olanlar, ey uyanık kişiler, Hakk'ın vahdet küpünde aşk şarabını için! 0 şarap ile aklı da, sonu gören fikri de yok edin gitsin!

• Bakınız ey Hakk aşıkları; ilkbahar geldi! Gül bahçelerinde yeşilliklerde insanı şaşırtan yüzlerce renk var. Kış mevsiminin dondurucu soğuk günlerini artık bırakın, düşünmeyin!

• îstediğiniz, aradığınız "Çin güzeli" Çin'dedir. Bu ne akıldır ki, Çin'i düşünmüyor da, her an Rey şehri yoluna düşmeyi hayal ediyorsunuz.

"Yahya Kemal merhum da "Çin Klisesi" adlı şiirinde, bir Çin güzeli düşünmüştü:

"Gel ey ma'şuka Çin'den 0 şirin köşk içinden,
Gülümser bir resimdin, Muhayyel sevgilimdin,
Ya mektup yolla Çin'den, Ya gel hülyam içinden

• Siz sözleri, kelimeleri bırakın da ölümsüzlük meyhanesinde can kulağınızı açın, size ötelerden haber veren, sizi sizden alıp götüren çalgıcıyı dinleyin!

• Elinizdeki kaseyi, yalnız ölümsüzlük şarabıyla doldurun! Allah aşkına akıllılık örtüsünü, akıl yaygısını katlayın, bir kenara koyun!

• Ey aşıklar, benlik elbisesinden, kendinde oluş elbisesinden soyunun! Daima, diri olanın yarattığı varlıklarda onun kendi san'atını, kendi güzelliğini görün, seyre dalın, hayran olun!

 

382. Dünyada görülen bütün varlıklar, insanlar, bitkiler, hayvanlar,
 balıklar, kuşlar, bunların hepsi de birer nakıştan, hayalden ibarettir.

Mef'ulü, Mefa'ilün, Fe'ulün
(c. II, 727)

• Kimde bizim sevgimizden bir iz, bir nişan bulunmaktadır? Kimin gönül evinde gizli bir ay yüzlü sevgilisi vardır?

• Gözlerinin yardımı olmadan, onun güzel yüzünü kim görmüştür? Bu cihanın dışında kimde başka bir cihan vardır?

• Acaba, şu canımı hedef alan oku atacak yay kimde vardır?

• Şu dünyada her tarafta, nereye bakarsanız bakın gönül alıcı bir güzel bulunmaktadır. Sufî, bak bakalım; acaba o güzel kimindir? 0 güzeli kim görebilir?

• Halkın bu görünen süreti, çeşitli bitkiler, hayvanlar, balıklar, kuşlar... gibi varlıkların hepsi aslında bir nakıştan, bir hayalden ibarettir. Bunları yaşatan, hareket ettiren canı acaba kim görmüştür?

• Dünyada gördüğün, bu varlıkların, insanların, bitkilerin, hayvanların hepsi de birer dilencidir. Allah'ın lütuf tarlasında başak toplamakla meşguldürler. Acaba bütün bu yoksullara nîmetler veren, onlara inciler saçan kimdir?

 

383. Biz kendimizin düşmanı, bizi öldürenin dostuyuz.

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat
(c. II, 728 )

• Biz kendimizin düşmanı, bizi öldürenin dostuyuz. Biz aşk denizine batmışız, denizin dalgası bizi öldürüyor.

• Biz severek, gülerek, tatlı canımızı veriyoruz. Çünkü ecel bizi ballar gibi tatlı tatlı öldürüyor.

• Canını seven kişi, o uğursuz ve mel'un Iblisten mühlet isteyip duruyor. 0 da, yarın değil, öbür gün öldürürüm diye ona mühlet veriyor.

• Sen, îsmail (a.s.) gibi hoş bir halde, sevine sevine hançerin önüne başını koy, sakın hançerin önünden boğazını çekme. Çekip boğazına bassa da, o basıyor, öldürürse de o öldürüyor.

• Azrail (a.s.), aşıklann canını alamaz. Aşıklan, yine aşk öldürür, yine sevda öldürür.

• Aşk uğrunda öldürülenler; "Keşke kavmim bilselerdi!" diye naralar atarlar. Görünüşte sevgili öldürüyor. Ama gizlice yüzlerce can bağışlamadadır.

" Yasîn Süresi 36/27. ayetevar."

• Yeryüzüne benzeyen bedeninden bir baş çıkar da, etrafına bak! 0, seni güle mi çekiyor, yoksa öldürüp toprakta mı bırakıyor?

• Aşıkların her biri birer Mansur'dur. Kendini seve seve öldürtür. Aşık olmayan ise, kendini bile bile öldürür.

• Ecel, insanlara her gün yüzlerce defa çatar! Hakk aşığı ise, ecel gelmeden sebepsiz olarak, kendini ölüme teslim eder. Yani ölmeden evvel ölür.

 

384. Onun nazik eline diken yakışmaz, onun eline ancak gül yaraşır!

Fe'ilatün, Fe'ilatün, Fe'ilatün, Fe'ilatün
(c. II, 764)

• Ey gönül, sen başka türlü olma, başka türlü oluşunu ondan saklayamazsın. Çünkü sevgilinin gözü her şeyi görür, gönlü her şeyi bilir, sırları gizlemeye uğraşma! Gizlediğin sırlardan da onun haberi vardır.

• Nasıl ki, şarabın bütün cilvelerini, neler edip neler yapacağını meyhanecinin gönlü bilirse, o da senin bütün sırlarını bilir ve çerçöp gibi tutar, onları suyun üstüne atıverir.

• Onun nazik eline diken yakışmaz! Onun eline ancak, gül yaraşır. Dikenin gönlünde bitecek, bütün gizli güllerin hepsini de o bilir

• Sen, her gün azar azar bir şey öğrenirsin. Sen, git de her şeyi birdenbire bilene kul köle ol!

• Sen, hüküm zamanında bir şahidin ikrarına esirsin. Sufînin teni ise gönül şahadetiyle ikrar eder.

 

385. Cenab-ı Hakk, rühların ellerine birer beden çengi vermiştir.

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat
(c. II, 740)

• Misk ile anber, sevgilimin saçlarını koklasalardı, kendi kokulannı bir tarafa bırakırlar, hemen sevgilimin saçlarını koklamaya başlarlardı.

• Onun güzel yüzünden, ansızın bir güneş doğar, parlardı, perdeleri yırtardı. însanların meşgul oldukları çeşit çeşit işleri, güçleri bir tarafa atar, onları yal-nız aşk işiyle uğraştırırdı.

• Cenab-ı Hakk, rühların ellerine, birer beden çengi vermiş de, kendi zevalsiz sırrını, çenglerin feryadlarıyla duyurmak, anlatmak istemiştir.

• Rühların ellerine verilen beden çenglerinin her bir teli, ihtiyaç, öfke, şehvet, kin, haset gibi insanların çeşitli huylarını ayrı ayrı terennüm etsinler, inleyerek, feryad ederek anlatsınlar da bu ayrı ayrı feryadların birleşmesinden, insanın mahiyetini belirten bir ahenk meydana gelsin dilemiştir.

• Ne mutlu o beden çengine ki, Hakk'ın eli o çengi akort etmiştir. Sonra onu, kucağına almış, kendisi çalmaya başlamıştır.

" Bu beyit yanlış anlaşılmamalıdır. Haşa Hakk'ın eli, insan-ı kamilin elidir. Mecazî ifadelere dikkat gerekir. Kur'an'da mecazî bazı ifadeler yok mu; "Sen atmadın Allah attı." (Enfal Süresi, 8/17), "Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir (Fetih Süresi 48/10)

• Dünyada bulunan bütün çenglerin ustası o çengdir. Eyvahlar olsun, o çenge ki, onunla yarışa girişir!

• Şu esen rüzgar bile, Hakk'ın çengindeki gizli, hoş bir teldir ki, feryadlarıyla o büyüleyici nergis gözleri anlatır durur.

 

386. Aşk padişahı onu çekti bağrına bastı, o da halktan kurtulmuş oldu.

Fe'ilatün, Fe'ilatün, Fe'ilatün, Fe'ilatün
 (c. II, 763)

• Ne mutlu o kimseye ki, bizim gibi o da tamamıyla Allah'a teslim olarak onun verdiği her şeye razı oldu. Böylece cefadan, gamdan gussadan, kurtuldu. Baştan başa neşe vefa oldu.

" Fuzfllî merhum bir beyitinde şöyle der:

"Bütün emelleri gönülden eylemiş ib'ad,
Ne verseler ana şakir, ne kılsalar ana şad."

(Biltün istekleri gönlünden uzaklaştırmış, ona ne verseler şükrediyor, ne yapsalar şikayetı yok, memnun!)

• Ne mutlu neşe kaynağı olana, şarapla aklını, fikrini dağıtana, aşka, deliliğe rehin olarak mana denizinde inci olana.

• Onun bakışı ay oldu, güneş oldu. Toprak onun bak...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Rüzgarlarımızda sana asık olsun
« Posted on: 24 Nisan 2024, 03:06:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Rüzgarlarımızda sana asık olsun rüya tabiri,Rüzgarlarımızda sana asık olsun mekke canlı, Rüzgarlarımızda sana asık olsun kabe canlı yayın, Rüzgarlarımızda sana asık olsun Üç boyutlu kuran oku Rüzgarlarımızda sana asık olsun kuran ı kerim, Rüzgarlarımızda sana asık olsun peygamber kıssaları,Rüzgarlarımızda sana asık olsun ilitam ders soruları, Rüzgarlarımızda sana asık olsunönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes