> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Divanı Kebir > Doğudan batıya
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Doğudan batıya  (Okunma Sayısı 1309 defa)
19 Ekim 2010, 13:12:20
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 19 Ekim 2010, 13:12:20 »



1181. Doğudan batıya kadar nur dalgaları gelip durmadadır.

Mefulü, Mefa'ilün, Fe'ülün

 (c. V. 2358 )


• Biz iki gözü de, canı da şaşırmış kalmış kişileriz. Sen dalıp gitmiş, kendilerinden geçmiş aşıkları görmek istiyorsan bize bak!

• Sen bir mana ay'ısın. Bizse senin parlak yüzünün etrafında şaşkın gökyüzü gibi başımız dönmüş bir halde dolaşıp duruyoruz.

• Akıl, senin davranışlarının, yaptığın işlerin etrafında dönüp dolaşan bir çobandır. Ben bu şaşkın çobandan feryad etmedeyim.

• Gözde binlerce mum yanmada, binlerce ışık parlamada, fakat bu göz, şamdan gibi şaşırmış kalmış.

• Doğudan batıya kadar gizli alemden nur dalgaları, şaşkın bir halde baş gösterip durmadadır.

• Bu ölmüş alemden dışarıda bir padişah var. Aşka hayran olmuş kalmış bir başka dünya var.

• Bana o başka dünyadan bir iz ver, haber ver, nerede olduğunu söyle diyorsun. Şaşkın, ancak şaşkının izini gösterebilir.

• Selahaddin'in yüzüne bak da, hayranlığın ifadesini orada bul!

1182. Sen aşkı ateşten bir merdiven yap da gökyüzüne daya!

Mef'ülü, Mefa'ilün, Fe'ülün

 (c.V. 2359)

• 0 sofrayı getir, ortaya ser! 0 kaseyi de aşıkların önüne koy!

• Ekmeği de çok çok, bol bol getir! Çünkü sofradakilerden birinin "Ekmek yok!" demesi çirkin bir şeydir.

• Sen bedeni ekmekle avla, onun önüne ekmek koy! Canın önüne de can koy!

• Bugün senin kıyametin koptu. Kalk, gökyüzüne ayak bas!

• Sen, aşkı ateşten bir merdiven yap da gökyüzüne daya!

• Eğer gönül aşk yarasından ziyana giriyor da şikayet ediyorsa; o ziyanın üstüne bir başka yara daha aç!

• Mademki göz yolu ile nükteli sözler söylüyorsun, bizim her zaman ağzımızı mühürle, kapat!

• Ey gözyaşı! Mademki, gözümün kapısından çıktın, gidiyorsun, bari sevgilinin kapısına git de, başını onun eşiğine koy!

 

1183. Elini, gül bahçesi olan güzel yüzünden çek de, oradan deste deste güller devşireyim.

Mef'alü, Mefa'ilün, Fe'ulün 

(c.V. 2361)

• Ey mübarek kutlu gün! Biz Hakk aşıkları bir yerde toplanmışız. Sen de gelmişsin, bize katılmışsın, aramızda oturuyorsun.

• Ey aynı havayı beraber teneffüs ettiğimiz sevgili! Yanımıza gel de hasta, kırık, dökük olan nefeslerimiz, senin nefesinle canlansın.

• Söylediğim şu iki üç söz, gönlün sana ulaştırmak istediği haberlerdir, Lütfen şu kırık dökük sözlere kulak ver!

• Bana bir kerecik olsun "Ben senin kulunum." de de; bütün zahmetlerden, eziyetlerden kurtulayım.

• Şu elini gül bahçesi olan yüzünden çek de, oradan deste deste güller devşireyim.

• Bir kerecik olsun, dudaklarını aç, şekerler saç da kafesten kurtulmuş, dudu kuşunu seyret!

 

1184. Mana denizinin ehli olanlar incileri bile değersiz görürler.

Fa'ilatün, Fa'ilatiin, Fa'ilatün, Fa'ilat

 (c. V. 2370)

• Bu göklerden kopup gelen nasıl bir aşk kasırgasıdır ki, yüz binlerce gemi ondan mest olmuş, başları dönüp duruyor.

• Geminin kurtulması, yelken açıp yol alması rüzgardan olduğu gibi, batması, sulara gömülmesi de rüzgardan. Sanki gemi rüzgarla dirilmiştir, rüzgarla ölmüştür.

• Nefes alma nefes verme nasıl senin emrinde ise, rüzgar da Allah'ın emrindedir. Sen de nefsi methederek, överek, bazen de hakaret ederek, küfrederek harcar durursun.

• Takdir yelpazesi ile esip duran rüzgarların çeşitli olduklarını bil! Seher rüzgarı tatlı tatlı eser, bitkileri geliştirir, meyvelerin oluşmasını sağlar. Dünyayı adeta ma'mur hale getirir. Bazı rüzgarlar şiddetle eser, yıkar, harap eder, etrafa veba salar.

• Ya Rabbi! Rüzgarları gösterdin. Yelpazeyi gizleme! Yelpazeyi görmek temiz kişilerin gönüllerine ışıktır.

• Sebebi gören gerçekten de surette, şekilde kalır. Sebebi yaratanı gören mana nurunu görür.

• Suret ehli bir boncuk arzusu ile can verirler. Mana denizinin ehli ise incileri bile değersiz görürler.

 

1185. Kadın ve erkek vasıtası olmadan doğan güzellik, aşk bahçesinde kadını da erkeği de büyülemiş.

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat 

(c. V. 2365)

• Güzelim; güzellik gül bahçendeki yasemin ayak vurarak oynamaya başlamış. Her sözündeki doğruluk, uygunluk, yüzlerce Hoten ülkesini canlandırmış.

• Kadın ve erkek vasıtası olmadan doğan güzellik, aşk bahçesinde kadını da erkeği de büyülemiş. Onları aşk oyununa sokmuş, oynatmaya başlamıştır.

• Can, onun güzel yüzünden bir pervane getirmiş de, yüz binlerce gönül mumu şamdanlarında yanmaya, oynamaya başlamışlar.

• Aşıkların ağızları, damakları Mansur şarabı ile, o şarabın lezzeti ile dopdolu Böylece yüzlerce Mansur'un, senin aşkınla darağacında ayakları sallanıp durmada.

• Can, senin zevkine kapıldı da zayıflıktan kurtuldu. Öyle semizledi ki, dünya derisine sığmaz oldu. Neşe ile oynayıp durmadadır.

• Hüthütler kafeslerinde aşk Süleyman'ından pek memnun kaldılar. Fakat uçmaya yol bulamadıkları için kendi vatanlarında oynamıyorlar.

• Aşığın canı, mekansızlık alemindedir. Şu beden, canın gölgesidir. Can güneşi, bu bedende raksa girmiştir de oynayıp durur.

• Şems-i Tebrizî'nin yüzü ile gül ile nergisin değerini aksettirir de bedenim, o gülün, o nergisin arasında neşe ile oynayıp durur.

 

1186. Git de aşk yüzünden yıkılan varlık evinin harabesini seyret!

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat

 (c. V. 2363)

• Saçlarının Hindistan'ından yol kesiciler çıkıp aşk kervanının önünü kesince, erkeklerden de, kadınlardan da bir feryad yükseldi.

• Güzel yüzünün ateşi, can ormanını tutuşturdu. Yanan canlardan çıkan duman yedi kat göğü de aştı.

• Manalar aleminden sakîler, can gibi görününce gönüllerden görünmez süt ırmakları, şarap ırmakları akmaya başladı.

• Kafirin gözüne bir iman sürmesi çekince, kafir, mü'minler arasındaki din güzelini görür.

• Beden, duvar gibidir. Bu duvarın arkasında bir gönül yıkılmış kılmıştır. Bu yıkıntı altında kalan gönlün halini anlatmak için dil bu sözlere başlamış.

• Sen git de aşk yüzünden yıkılan varlık evinin harabesini seyret! Evin tavanı çökrnüş, eşiğin izi bile kalmamıştır.

• Her ne kadar o "Aşıklara değer vermem." derse de inanma! 0 her aşık başına yüzlerce merhametli kişi göndermiştir.

1187. Onların gözlerinde gizli tesirler, görünmez ateşler vardır.

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat 

(c. V. 2362)

• Ey gözleri sihirbazlara nükteler, işveler, nazlar öğreten, canlara canlar katan sevgili!

• Dünyada nerede kapalı bir kapı varsa anahtarı sensin. Aşk, senin talebendir. Gönül kapılarını açmayı ona sen öğrettin.

• Gönülleri temiz süfiler için meclisler kurmuşsun. Sonra da süfilere sıla etmeyi, halkı manevî sofraya çağırmayı öğretmişsin.

• 0 süfiler arasından o süfiyi seçmişsin. Ona gizlice gerçek sevgilinin sırrını öğretmişsin.

• Derken bir başkasını aramışsın, onu da imtihan için ayrılığa atmışsın. Aşk sırlarını öğrenmek isteyenleri belalara uğratmışsın.

• Aşka düşenlerin yarısı yalvararak yakararak aşık olur, yarısı da nazlanır, niyaz nedir bilmez. Bunların dilekleri makbul olmuştur. Öbürlerine de aşk, dua etmeyi öğretmiştir.

• Onun lütuf suyu önünde ateşin diz çöküp yalvardığını gör! 0 Eflatun'un hikmetleri gibi yüzlerce deva öğretmededir.

• Cefa ile dolu olanlar, gönüllerinde kafirlik varken, tutarlar vefalı olanların kulaklarını çeker, cefa öğretirler.

• Onların gözlerinde gizli tesirler, görünmez ateşler vardır. Demirlere bile saf, parlak, tertemiz olmayı onlar öğretirler.

1188. İblis, aşk şarabını içince îblisliği bırakır, Adem olur.

Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilatün, Fa'ilat

(c.V.2371)


• Ne vakit o güzelin toprağı bizim kanımızla yoğrulacak? Şu bedenlerimizin birbirini seven canlarımızla karışması ne de hoş bir şeydir.

• Bu kadar uzun bir ayrılıktan sonra, gönlümüzün şu sedefleri tertemiz vefal incilerle karışmış.

• Su ile ateş birbirine dost olmuşlar, gece, gündüz bir bedende oturup duruyorlar. Allah'ın lütfuyla kahrı, tortu ile duruluk bir arada bulunuyorlar.

• Vuslat ile hicran birbirleri ile anlaşmışlar, barış halindeler. Küfür de imanla  bir olmuş; bizim padişahımızın vuslat kokusu da seher vaktinde esen rüzgarla karışmış.

• Kurt, Yusuf huylu olm...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Doğudan batıya
« Posted on: 26 Nisan 2024, 21:58:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Doğudan batıya rüya tabiri,Doğudan batıya mekke canlı, Doğudan batıya kabe canlı yayın, Doğudan batıya Üç boyutlu kuran oku Doğudan batıya kuran ı kerim, Doğudan batıya peygamber kıssaları,Doğudan batıya ilitam ders soruları, Doğudan batıyaönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes