๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Dinler Tarihi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 19 Ekim 2010, 02:41:23



Konu Başlığı: Tanrı Tasavvurları Ve İnançları
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 19 Ekim 2010, 02:41:23
1. 2- Tanrı Tasavvurları Ve İnançları


Tarih öncesi devirlere ışık tutan çeşitli kazılarda bol mücevherlerle gömülmüş toplu mezarlarla beraber, embriyonal şekilde gömülmüş ferdi mezarlar da ortaya çıkmıştır. Bunlar, ölüm sonrası ile ilgili tasavvurlara sahip olduklarını göstermektedir. Yine, tarihi m.ö. 7000 yıllarına kadar uzanan kutsal bir bina Yeriho'da bulunmuş ve içinde balçıktan yapılmış hayvan heykellerine, göğsünü kollarıyla kapatan bir kadın heykeline rastlanmıştır ki, Bronz devrinde karşılaşılan verimlilik tanrıçalarını hatırlatmaktadır. Bu türlü Cilalı Taş (Neolitik) devrinden kalma idollere diğer yerlerde de rastlanır. İdollerden bazıları baba, bazıları da anne ve çocuk tasvirleridir. Bunlardan o zamanlar verimlilikle ilgili tanrı ailelerinin varlığına inanıldığı kanaati çıkarılabilir. Bulunan hayvan heykelleri de, bu tanrıların kutsal hayvanları olabilirler.

m.ö. 3. Bin yılda tanrıça Ba'lat'ı görüyoruz. m.ö. 1400 yıllarından kalma Ugarit metinlerinden anlaşıldığına göre, panteonun başında tanrı El bulunmaktadır. Bu isim, aynı zamanda tanrılar için kullanılan genel bir isimdir. Bütün Sami dillerde vardır. Mezopotamya'da El isminde bir uluhiyetin varlığı m.ö. 26. yüzyıldan kalma belgelerde vesikal aşın ıştır. Yani 3. bin yıl ortalarında Sargon öncesi metinlerde şahit olunur. Mezopotamya'nın en eski Samüerinde de El en yüksek tanrıdır. Ugarit metinlerde El açıkça tüm ilâhların üstünde ve ilâhlar meclisinin başında görülür. İlâhlar meclisi toplantılarında elçiler El ile konuşurlar. Diğer ilahlar ona gelir, önünde secde eder ve onu tazim ederler. El Astar'ı çökerttiği ve Baal'i öldürdüğü gibi diğer ilâhlara dahi istediğini yapabilir. [72] Bir ilahı krallığa getirebilir. Baal krallığını kurabilmek, içinde bir saray yapabilmek için onun iznine muhtaçtır. Onu ölümden uyandırma iznini Anat'a o vermiştir. Yine Anat'a Akhat'ı öldürme iznini de El vermiştir. Keret ve Daneî'i kendisi takdis etmiş, Keret'in hastalığında şifa vermekte tüm ilahların aciz kalması üzerine, yalnız El ona şifa vermiştir.

Ancak El diğer tanrılarda görülen aktif mücadeleyi sevmez, pasif sükûneti tercih eder. Fakat her şeyi taşıyan, idare eden odur. Tanrıların varlığı da ona bağlıdır. O, değişen dünyanın ardındaki kutsal dünyadır. Hükümdarlık unvanı tanrılar arasında yalnız El için kullanılır. Ezeli hükümdar olarak vasıflandırılır. O hükümdarlığını Baal gibi sonradan kazanmış değildir. O ebedî hâkimdir. Bu hakimiyeti, tanrılara da şâmildir. Yaratıcılığın ifadesi Boğa ile sembolize edilir. El bütün insanların yaratılmışların hakimidir, yaratıcısıdır. Bunun için ona insanlığın atası, yaratılmışların yaratıcısı da denir. Tanrılar meclisindeki tüm ilahların atası sayılır.

Tanrı El'in karısı Ugarit metinlere göre Asirat'tır. Bu tanrıça Hitit rivayetlerinde Elkunirşas'ın karısı Aşertu'dur. Mezopotamya'da Amurru'un karısı olarak geçer. Genellikle bütün tanrıların annesi olarak tazim edilir. Diğer tanrılardan Asirat'm oğulları olarak bahsedilir. El'in karısı olarak Elat (ellat) ismiyle de anılır. Verimlilik tanrıçası olarak da tazim görür. Sidon ve Tirus'da meşhur kült yerleri vardır.

Dagon, tanrı El başkanlığındaki Tanrılar Meclisi üyelerindendir. İlk olarak Amirit'ler öncesi   devirlerden   kalma   eski  Akad metinlerinde görülür. Akad hükümdarlarından Sargon ve Naramsin Kuzey Suriye'yi fethedebildikleri için, tanrı Dagon'a şükrederler. Dagon'a tazim Hamurabi devrinde zirveye ulaşmıştı. Sümer panteonunun büyük tanrılarından Enlil ile aynı sayılmıştı. Eski Ahid'e göre, Filistin bölgesinde de baş tann olmuştu. Efsanede Dagon, tahıl ve pulluğun bulucusu sayılıyordu. Topraktaki yaratıcı gücü temsil ediyordu.

Baal, Sami dillerde Rab, mülk sahibi, efendi manalarına gelir. İkinci bin yıl ortalarından kalma bir Hitit anlaşma metnin de “Lübnan ve Suriye Dağları” hakimleri olarak kullanılır. Hava tanrısı olarak şöhret bulmuştu. Önceleri Baal Hadad olarak kullanılırken, sonradan “Hadad” İsmi kullanılmaz olmuştur. Hava tanrısı Hadad Mezopotamya'da Adad, Addu, Haddu ve Dada gibi isimlerle bilinir. Baal kültü bütün Suriye bölgesinde yaygın olduğu gibi, 2. Amenofıs (m.ö. 15. yy. hn 2.yarısı) zamanında Mısır'da Memfıs bölgesinde denizcilerin koruyucu patronu olarak da tazim görmüştü. Kur'an'da İlyas Peygamber kavmini “En güzel yaratanı bırahpta Baal adlı puta mı tapıyorsunuz!” diye uyarmıştı. [73] Ugarit metinlerin büyük bir kısmını tanrı Baal ile ilgili çeşitli efsane metinleri teşkil eder. Kültü çok yaygındı. Baal Harran ay tanrısı Sin'in bir tezahür şeklidir. Yani sıfat olarak kullanılır. Bunun yanında belirli bir tanrının adı olarak da sıkça kullanılır. m.ö. 19 yüzyılda Dagon'a atfedilen Özellikler ona atfedilmişti. Kuzey Suriye ve Kuzey Mezopotamya'da kültü çok yaygındı. Fenike papirüslerinde de ismi sıkça zikredilir. Temmuz-İştar efsanesi ona da teşmil edilmişti. Boğa ile de temsil edilir oldu. Yüce tanrı El'e karşı gelmesi üzerine yakalanıp, El huzuruna çıkarılır, ancak kız kardeşleri Anat ve Astarte 'nin şefaatıyla kurtulur. [74]

Ugarit metinlerde ayrıca İştar ile aynı sayılan Astarte isimli tanrıçadan başka, Baal kızları olarak Pidray , Talay, ve Arsay İsimli tanrıçalara da rastlanır. Güneş Şamaş olarak büyük tanrıçalar arasında sayılır. Gök ve yer isimlerine tanrılar olarak da rastlanır. Yıldızlar, güneşin efendisi sayılır. Astarte Akşam Yıldızı olarak kabul edilir. Kültü bir zamanlar Ur'a ve Harran'a yayılan Ay tanrısı da Yarih'tir.