๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Dinler Tarihi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 22 Ekim 2010, 02:02:36



Konu Başlığı: Mecusulik
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 22 Ekim 2010, 02:02:36

MECUSİLİK


Literatür:

1- W. Hınz, Zarathustra, Stuttgart 1961.

2- Avesta, Die Heiligen Bücher der Parsen, Übersetzt von Fritz Wolf, Strassburg 1910, Tıpkı Basım: Berlin 1960.

3- H.von Glasenapp, Die nichtchristlichen Religionen,s. 288-300.

4- F. Heiler, Die Religionen der Menschheit, s.419-438.

Mecusiliğin kurucusu Zerdüşt'tür. Kelimenin aslı “Zarat-Uştra”dır. Bunun Latinceleşmiş şekli “Zaratustra”, Yunancalaşmış şekli “Zoraaster”dir. Kurduğu dine de Zoraastrianizm veya bu dindeki tanrı için kullanılan Ahura-Mazda ismine İstinaden, "Mazdaizm" veya ülkeye atfen “Parsizm” denir. Kur'an bu din için

“Mecûs” [205] deyimini kullanır. İbadetlerinde kullandıkları ateş yakma adetinden dolayı, “Ateşperest” olarak da İsimlendirilirler.

Kurucusunun ismi, Zarath (güzel, doğru) ve Uştra {develer) kelimele­rinin terkibinden meydana gelir. “Güzel develere sahip olan” anlammadır. Halk etimolojisi, Zerdüşt ismini “Yaşayan yıldız” olarak manalandırır. Efsaneye göre, kendisine dağılmakta olan bir yıldız çarparak onu göğe çıkarmış ve bir sebeple kendisine “Yaşayan yıldız” anlamına “Zaratustra” ismi verilmiştir.

Mecusilik hakkındaki bilgileri biz çeşitli kaynaklardan öğreniyoruz. Batı dünyası uzun zamanlar ikinci el haber olan Yunan ve Latin yazarlarının eserle­rinden yararlanmıştır. Oxford'Iu alim Thomas Hyde, 1700 yılında “Historia religionis veterum Perserum, eorumque Magarum” isimli bir eser yazmış ve bu kendisinden sonraki yazarlara kaynak olmuştur. Hyde göre Zerdüşt, İsa tarafından da sözü edilen bir peygamberdi. Ezra (Üzeyir a.s.) ve diğer Yahudi peygamberleri, kendisinden faydalanmışlardı. Hyde'nin bu eseri, Voltaire ve Lessing'e de kaynak olmuştu. Fakat 18. Yüzyıl ortalarına kadar bu dinin Kutsal Kitabı Avesta kesin olarak bilinmiyordu180. Nihayet 7 Kasım 1754 tarihinde genç bir Fransız alimi olan Anquetil Duperron, Parsiliğe meyletmiş bir Fransız askeri rolünde, Hindistan'daki Parsiler arasına girmeyi başardı ve onlardan ders gördü. Sonunda, bazı kitapları ve bu arada Avesta'yı da, iki mendil ve iki gömleğine doldurarak Fransız Doğu Hindistan Cemiyetine kaçırmaya muvaffak oldu. Daha sonra, Avesta'yı Fransızca'ya tercüme ederek 1771 yılında Paris'te yayınladı. Bu suretle ilim dünyası Mecusiliğin ana kitabına, temel kaynağına ulaşmış oldu.