๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Dinler Tarihi => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 27 Ekim 2010, 00:02:10



Konu Başlığı: İbadet Anlayışları
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 27 Ekim 2010, 00:02:10
2. 7- İbadet Anlayışları


Mani'nin öğretilerine göre, ruhun yeryüzü ve beden hapishanesinden kurtulabilmesi için kendi saflığına zarar verecek ve tutsaklığını devam ettirecek olan bazı fiillerden uzak durması, çeşitli dini ayinleri yerine getirmesi gerekir. Bu nedenle Maniheistler “Beş Emir” ve “Üç Mühür” kuralına uymakla yükümlüdürler. Uyulması gereken beş emir arasında oruç, dua ve sadakaya devam etmek, yalan söylememek, herhangi bir canlıyı öldürmemek ve et yememek, temizlik ve saflığa dikkat etmek, mala mülke önem vermeyip fakirliği gözetmek ve alçakgönüllü ve mütevazi olmak yer alır. öte taraftan üç mühür ise eline, diline ve duygularına (ya da düşüncene veya beline) hakim olmak prensibidir. Ağzın mührü, kötü söz söylememeyi, et yememeyi ve içki içmemeyi gerektirir. Mani'ye göre, ette bitkilerden daha az ışık nüveleri bulunur. Her ne kadar hayvanlar bitkilerle beslenseler de yedikleri bitkilerde var olan ışık zerrelerinin bir kısmı hayvanların vücutlarından kaçarlar. Kalan diğer kısım ise hayvanların cinsel birleşmeleri nedeniyle ete dönüşür. Dolayısıyla Mani, taraftarlarını bitkisel diyet uygulamaya çağırır. Bitkilerdeki ışık miktarı da türden türe değişiklik arz eder. Bitkiler içerisinde en fazla ışık unsuru salatalık, kavun ve karpuz gibi sebze ve meyvelerde bulunur. Öte yandan insanı sarhoş etmesi ve yüce ışık tanrısını düşünmekten alıkoyması nedeniyle içki içmek de yasaktır. Elin mührü ise, inanan kişiyi madde içerisinde tutsak olan ışık unsurlarına zarar verecek herhangi bir davranışta bulunmaktan alıkoyar. Bunun için Manİhaistlerce ideal olan bir davranış tarzı hiç bîr hayvanı öldürmemeyi, hiç bir bitkiye zarar vermemeyi, hatta toprağı sürmemeyi ve hasat yapmamayı öngörür. Hatta dindar bir Manihaist bir ota basmamalı, bir ekini çiğnememelidir. Sudaki ışık unsurlarını kirletebileceği endişesiyle yıkanma dahi hoş görülmez. Son olarak gönlün ya da belin mührü ise evlenmemeyi ve cinsellikten uzak durmayı gerektirir. Zira Manihaizm'e göre, maddi varlığın devamını sağlayan ve yeni bedenlerin oluşmasına imkan veren evlenme kötü arkonların adetini taklit etmeden ibarettir; dolayısıyla hoş görülmez.

Manihaizm'in bu katı kurallarına uyma açısından Manihaist cemaat iki gruba ayrılır: Seçkinler ve dinleyiciler. Tam anlamıyla bu kurallara uyum gösterenler elit bir tabaka olan seçkinlerdir. Halkın ekserisini oluşturan dinleyiciler ise bu kuralların çoğuna (özellikle evlenmeme, toprağı ekip-biçmeme gibi kurallara) tam olarak riayet etmez. Bu durumda Mani'nin öğretisine göre, kurallara tamamen riayet eden elitler öldüklerinde temizlenmiş olarak doğrudan ışık alemlerine yükselirler. Öte taraftan kurallara riayet etmeyen kimseler ise elitler tabakasından birileri olarak doğuncaya kadar reinkarnasyon sistemine tabi olur ve yeryüzünde tekrar tekrar doğarlar. Onların yaşantılarında elitlere yaptıkları hizmetler ve dini öğretiyi destekleme konusunda gösterdikleri tutum, bir sonraki doğumlarında daha iyi birisi olarak bedenleşmelerini sağlayacaktır. Diğer taraftan bunların yalnızca şu 10 kurala riayet etmeleri Manihaizm'e mensubiyeti devam ettirmeleri için yeterlidir: Tek evlilik yapmak, zinadan, yalandan, hırsızlıktan, riyakarlıktan, putperestlikten, sihirden, hayvanları öldürmekten ve din konusunda herhangi bir şüpheden uzak durmak ve son olarak elitlere hizmet etmek.

Manihaistlerin günlük dua (namaz) ve oruç uygulamaları da vardır. Buna göre seçkinlerin günde 7 vakit kuzeye yönelerek'dua etmesi şarttır. Dinleyiciler ise yalnızca 4 vakit dua edetler. Dua esnasında yüce ışık tanrısına hamd ve onu tespih içerikli çeşitli metinler ve ilahiler okunur. Ayrıca yılın değişik zamanlarına serpiştirilmiş birçok oruç günlerine de riayet etmek şarttır. Seçkinler, 30 günü Berna kutlamaları öncesine denk düşen yılın son ayında ardarda olmak üzere, toplam 100 gün oruç tutarlar. Bu arada Pazar günleri tutulan haftalık oruç da buna dahildir. Bundan başka en önemli ayinlerden bir diğeri ise günlük olarak düzenlenen, seçkinlerin genel yemeğinin düzenlenmesidir. Bunu düzenlemekle sorumlu olan dinleyiciler, yemek için salatalık, kavun, karpuz, çeşitli meyve suları ve buğday ekmeği temin ederler. Bu hizmetleri karşılığında günlük olarak günahlarının kefaretini ödemiş sayılırlar. Ayrıca haftalık olarak yapılan tövbe ve günah itirafı törenleri de vardır. Bu arada yılda bir kez cemaat halinde tövbe ayini de yapılır. Son olarak, dinleyicilerin gelirlerinin 7'deyada 10'da birini cemaat için vermeleri dini bir görev olarak telakki edilir.

Manihaistlerin kutladıkları çeşitli kutsal gün ve bayramlar da vardır. Bunlar arasında en önemlisi Bema bayramıdır. Bema, bir bayramdan ziyade bir yıllık anma töreni görünümündedir. Mani'nin Şubat ya da Martta ıstırap çekerek Öldürülmesi anısına, oruç ve yıllık tövbe ayı olan yılın 12. ayının nihayetinde bu seremoni düzenlenir. Bu tören için bir bakıma ışık elçisi Mani'yi temsil eden beş basamaklı bir kürsü (bema) hazırlanır ve üzerine Mani'nin resmi asılır. Daha sonra Mani için çeşitli ilahiler, dualar ve methiyeler okunur. Bundan başka musafaha yapma ve kutsama törenleri de yapılır. Ayrıca Maniheistler ölüler için anma törenleri de düzenlerler.