> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık!
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık!  (Okunma Sayısı 670 defa)
27 Kasım 2010, 15:41:50
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 27 Kasım 2010, 15:41:50 »



Yaratan Rabbinin Adıyla:Yeter Artık!!!


Yeter Artık!!!

Yaratan Rabbinin adıyla: “Yeter artık” haykırışıdır; ezilmişliğin, horlanmışlığın ve tertemiz fıtrattan maymun karakterlere çevrilmişliğin başkaldırışının Muhammedicesi… Öfkenin ve aklın öksüz bir vicdanda yoğrularak insanlık tarihinin karşısına çıktığında ilk seslendiği çevre “bıkmışlar”, “tükenmişler” ve “Yeter Artık” diyenlerdir. Hz. Muhammed’in Mekke’sinden günümüz Türkiye’sine uzanan bir çığlıktır “İKRA”… Saltanatın, statükolaşmanın, Batılılaşmanın, Modernleşmenin, beşeri anayasa ve kanunların, silahın, küresel kozmik çürüyüşün yetim bıraktığı vicdanlaradır: “Biz seni yetim bulup barındırmadık mı?” Bu sesleniş karşısında kim kendini yetim hissediyorsa ve kim beytini İSLAM biliyorsa onadır…

Bizleri günümüzde tehdit eden, inandığımız şekilde yaşamamıza ipotek koyan anlayışlar sadece ateist ve dini toptan redden anlayışlar değiller. Çoğunlukta olmak kaydıyla bizatihi dinle barışık olduğunu ve dini kabul ettiğini söyleyen saltanatçı yaklaşımın sağcılaşmış uzantılarıdır. Yeter artık diyen Kur an, bizi ALLAH’ın adını kullanarak aldatacak olanların özelliklerini vererek tevhidi düzlemden saptırılmamamız için aşağıdaki ayetleri önümüze koyuyor. “Yeter artık” diyen vicdanlarımızdan ferasetlerimize ve basiretlerimize bu ayetlerle ayar çekmemiz gerekiyor.

 

Bismillahirrahmanirrahim..

204- Kimi insan var ki, dünya hayatı ile ilgili konuşması hoşunuza gider ve en amansız düşman olduğu halde kalbindeki duyguların samimi olduğuna ALLAH'ı şahit gösterir.

205- İş başına geçince yeryüzünde kargaşa ve bozgunculuk çıkarmaya, ekini ve nesli mahvetmeye çalışır. Oysa ALLAH kargaşa ve bozgunculuk çıkarmayı kesinlikle sevmez.

206- Ona ALLAH'tan kork' denilince günahları ile gururlanma damarı kabarır. Böylesi için Cehennem yeterlidir. Orası ne kötü bir barınaktır!

 

İnsanlardan kimi var ki bu dünya hakkında söylediği söz…

1) HOŞA GİDEN SÖZ: Güzel söz… Sözü güzel sarf etmek… İyiliklerden, güzelliklerden bahsetmek insanın hoşnutluğunu sağlar. Güzel konuşmak, sözü güzelce sarf etmek Kur'an'ın da övdüğü ve tavsiye ettiği bir husustur. (İsra/53; Nahl/125)

Lakin söz bazı durumlarda efsunludur; aldatıcıdır da…

Sahi hayatımızda kaç kez aldatıldık? İnsanlar vaad verici şekilde konuşmasalardı bizler beklentiye girer miydik?

En çok, inanmaya ve güvenmeye ihtiyacımız olduğu şu modern cahili çağda inancımıza ve güvenimize zemin hazırlayan kişi, dost, akraba sözleri, kurum, devlet, ülke, uluslar arası anlaşmalar, çağdaş ülkelerin(!) demokratik uygulamaları ve evrensel ahlak kalıpları… Hepsinin ortak özelliği: Hoşa giden sözü kullanıyor olmalarıdır…

a) Ülke kaynaklarını emperyalist güçlere peşkeş çeken siyasi partilerin tüzüklerine hiç baktınız mı? Tüzük maddeleri insana ve dünyaya Barış, Özgürlük, Refah, Adalet ve Kalkınma vs… vaadleri ve hoş sözleriyle doludur.

b) Ticari ilişkilerde hangi can yakan kahrolası ortaklık ve dolandırma “Hoşa Giden Söz” perdesi altında yapılmamıştır acaba?

c) Ölümüne birlikte olacaklarını söyleyenler, birbirlerinin saçının teline zarar gelse dünyayı yakmak isteyen sevgililer, geriye bunca gam, keder, bırakan ilişkiler ve evlilikler “Hoşa Giden Söz” den çok mu uzaklardı?

Onlarla en güzel bir biçimde tartış (Nahl/125). Kullarıma söyle sözün güzel olanını söylesinler. (İsra/53) Ey kavmim (Ankebut/36; Hud/84; Araf/85), Ey babacığım(Yusuf/4), Oğulcuğum(Yusuf/5), Ey zindan arkadaşlarım(Yusuf/41),  hitaplarındaki sıcak ve kuşatıcı vurgular, Peygamberlerin ve ALLAH'a karşı sorumluluğun bilincinde olan davetçilerin elinde iyiliğin emri ve kötülüğün reddi olup; hakkın ve sabrın tavsiyesine dönerken; bu ifadeler ve buna benzer nice güzel söz ve içten yaklaşım; çıkarcıların, bozguncuların, darbecilerin, cunta(cı)ların, demokratik sömürge(ci)lerin çarklarının, oligarşik bürokrasinin elinde nasıl kullanılmaktadır acaba?

Aldıkları kararlarda Aziz İslam'ın siyasi duruşunu ülkenin bölünmez(!) bütünlüğüne(!) yönelik birincil tehlike addedenler, karşılarına aldıkları başörtüsünün ait olduğu İslam dininin bir uygulaması olan cenaze namazlarında, ölen askerlerin yakınlarına baş sağlığı dilerlerken; “Hoşa Giden Söz”den çok mu beriler acaba?

Aziz İslam'ı şeriat(!), irtica(!) tehlikesi(!) adına düşman ilan edenler, kendilerine mikrofon uzatılınca onurumuz olan başörtüsünü teferruattan sayan hoşgörüleri(!) ve birçok omurgasız  duruşları derin şerr odaklarının elinde, bunlar ılımlı dalga kıranlar olarak muvahhid duruşların üzerine bir silah olarak çevrilmedi mi?

Yusuf'un kendileriyle birlikte hayvan otlatmaya ve oynamaya gelmesi için baba Yakup'tan izin koparmaya çalışan hain kardeşlerin kullandıkları sözler çağımızın evlat sahibi hangi babasının hoşuna gitmezdi acaba?

Ya da Adem'in Havva'yla cennetten çıkarılmasına sebeb olan şeytanın gönüllerde hoşnutluk oluşturacak o ifadeleri – “ebedileşmek istemez misiniz” – günümüz moda odaklarınca, gençleşme, güzelleşme, estetik operasyonlar adı altında insanları ebediyete çağırma yaklaşımlarıyla kitlelere  taşınmıyor mu?

“Hoş Söz” Aziz İslam'ın, ALLAH' a karşı sorumluluğunun bilincinde olan muvahhid davetçilerin elinde âlemin, insanın ve eşyanın yeniden inşası fonksiyonundayken, aynı “Hoş Söz” başkalarının elinde âlemin, insanın ve eşyanın imhası fonksiyonunu yüklenecektir. O halde “Hoş Söz” Muhammedî duruşu kuşanmamış ve  ALLAH'a olan sorumluluğunun farkında olmayan insanlardan geldiği zaman, kalp kapılarımızı sıkı sıkı kontrol edelim; kolay etkilenmeyelim. Aksi taktirde yeryüzünde fesat çıkartan, insan ürününü ve neslini yok etmek üzere yola çıkmış tüm şeytani yürüyüşlerin, ne kadar uydu, kukla, naylon adımı varsa, bilerek ya da bilmeyerek adımlarımızla yoldaşlığını yapmış oluruz.

2) ALLAH'I ŞAHİT TUTAR:   ALLAH'ın kalpte olana şahid tutulması… Kalp ile ALLAH'ı aynı ifadede buluşturan ikna yöntemidir. Yüce Yaratıcıyı, kişinin kendisine şahid tutması kolay değildir aslında.

Fakat insan için bu durum da suistimal edilmeye açıktır.

Halk dilinde " ALLAH kalbimde olanı biliyor. ALLAH şahidim olsun ki.." ifadeleri ile başlayan savunma cümleleri hepimizin malumudur. Oysa Yusuf peygamberin kardeşleri babalarına ne “Hoş Söz”lerle yaklaşmışlardı. Yusuf'u kuyuya attıktan sonra ağlayarak babalarına gelmişler ve “biz doğruyu söylesek bile sen bize inanmazsın ki?” (Yusuf/17) demişlerdi.

Bu yaklaşım aslında bize yalan söyleyen insan davranışı üzerinde inceden bir seziş (firaset) kazandırmaktadır.

"Bu ALLAH'tandır" diyerek, “ALLAH için” diyerek o kadar çok yalan söylenir ki… Kur'an bundan dolayı bize yalanı yakalayan güçlü bir içsel seziş gözü (firaset)  kazandırmak istiyor. "Hoş Söz" ile ALLAH'ın şahid tutulduğu yalan bir meselenin insanları etki altına almaması düşünülebilir mi?

Ama Kur'an "Düşünün" diyor.

İlişkilerinizde; kültürel, ticari, siyasi işlerinizde ve özel hayatlarınızda bu iki silaha karşı dikkatli olun diyor. Aksi halde "Hoş Söz" ve "ALLAH'ın adına yemin"  tüm anlam ve fonksiyonunu kaybeder demek istiyor.

Günümüzde de vakıa bu sonuçtan pek de farklı değil zaten.

Dönün bakın! Müslümanlar olarak birbirimizden çok mu razıyız?

Sohbetler, selamlaşmalar, Kur 'an dersleri; kısaca: teoride alimleri aratmayacak heyecana ve sloganlara, söylemlere sahibiz de; iş ekonomik ilişkilere gelince neden yamuluyor çoğumuz?

Piyasalarda sıcak paranın dönmemesi sadece nakit sıkıntısıyla açıklanabilir mi?

Ya özel ilişkilerde?... Evlilik öncesi dönem?..."Hoş Söz" lerin ve "ALLAH'ın şahid tutulduğu" yeminlerin arenası değil mi?

Bizim mahallenin bu acı gerçeğini ALLAH başımıza sarmış olamaz… Başımıza gelen kötülükler, toplumsal ve bireysel çürüme, kendi ellerimizle yaptıklarımızın sonucudur.

Oysa "Hoş Söz", "İyilikle konuşmak", " Yumuşak uslup", tevhidî tebliğin vazgeçilmez araçlarındandır. Gündelik yaşamda birbirimize çokta güven/e/miyorsak ve modern dünyanın insanı gitgide yalnızlaşıyorsa, bu araçların emniyetine halel getirildiğinden dolayıdır.

 3) TARTIŞMACIDIR:  Tartışma.. Cedele düşkün karakterlerin sözünün bir gücü yoktur. Onların sözlerinin kuru kalabalıklığı vardır sadece. Samimi ve ihlas sahibi muvahhid davetçilerin çoğu zaman ifadeleri anlam açısından yoğun, sade ve diyalektiği kuvvetlidir.

En karmaşık meseleleri bile anlaşılır bir üslupla dolandırmadan, sakince karşısındakiyle paylaşabilirler.

Tartışma, sözü uzatma, lafı dolandırma ya da sözün bir türlü bitmemesi gibi iletişim tıkanmaları tamamıyla  iletişim alanının salt teknik, kişisel üslup zayıflığı problemi değildir.

Söz bir yerlerde uzuyor ve tartışmacı karakter bir şekilde ön plana çıkıyorsa bilelim ki arkasında çok ciddi bir fesadın üzeri örtülüyor demektir.

Yalan, fesad, kan dökme, mahvetme evrensel ahlak yasasında dahi insanlığın hep karşı durduğu bir beladır. O yüzden hiç kimse, hiçbir kurum, hiçbir rejim, hiçbir darbe, hiçbir faşist uygulama, tektipçi, anarşist, etnik hiçbir tağutî uygulama, insanlığın kapısını kan dökeceğini söyleyerek, adam kayıracağını belirterek, insanlığı sömüreceğini açığa koyarak, kadınlara tecavüz edeceğini açıklayarak, çoluk çocuk demeden yok edeceğini söyleyerek çalmaz.

Sahi çağın terör mikrobu Irak'a girerken hangi üslubu kullanmıştı dersiniz? Irak halkına ne kadar "Hoş Söz"ler sarfetmişti;  onlara  demokrasi, eşitlik, özgürlük, refah, mutluluk getireceklerdi, değil mi?

Modern dünyanın pozitif insanı(!) Allahtan sakınma ve vahiy eksenli adalet bilincini hiçe sayarak geliştirdiği kiş...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık!
« Posted on: 20 Nisan 2024, 13:16:36 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! rüya tabiri,Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! mekke canlı, Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! kabe canlı yayın, Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! Üç boyutlu kuran oku Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! kuran ı kerim, Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! peygamber kıssaları,Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık! ilitam ders soruları, Yaratan Rabbinin adıyla yeter artık!önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes