Konu Başlığı: Yalancı Bahar Gönderen: Sümeyye üzerinde 09 Temmuz 2010, 13:39:50 Yalancı Bahar Kaç baharı gerçek sanıp kandık söylesenize Kaçına "Nihayet" hasretle kucak açtık ve ka-çında yanıldık Kaç kez ayaz vurmuş dallarımızda filizlerimiz sön-dü Yine de uslanmadık Yine geveze bir dosta sırlarımızı açar gibi açıldık yalancı bahara Yine yanıldık Peşinden bastıran tipiyle ayıldık Ne yapalım ki, dalında patlamayı bekleyen bir to-murcuk gibi susamıştık ilk-yaza Kaç zaman olmuştu kendimizi güneşin kollarına bırakıp, ormanda yayılan ke-kik kokularıyla sarhoş olmayalı Tahmin ediyorduk, üze-rimize katran rengi bir kafes gibi çöken bulutların ardın-da güneşin gülümsediğini Daha ilk ışınları deler delmez kafesi, açtık iştahla ruhumu-zun pencerelerini Bahar öyle kolay gelmezdi as-lında; biliyorduk; yanlış baharlar-da az mı ayaz yemiştik Kaçımız mart güneşine aldanıp açılmış ve kara kafesin ağına düşmüştü yeniden Bahar, ilan-ı aşk mevsimiydi; astık aşklarımızı ilan panolarına, sevdalar yasakken daha Bahar, barışın mevsimiydi; müjdeledik barışı, silahlar konu-şurken hâlâ Söyledik, ancak yazın söylene-cekleri, güneş henüz toprağı ısıtmamışken cemreler düşmemiş-ken ilkyazın koynuna Yalanmış meğer bahar; daha vakti değilmiş, aşkın da barışın da Güneşe kananlar, yazı beklerken bahardan oldular; kesildi sesi soluğu, erken öten horozların İyisi mi itirafçı olalım; biliyorduk "İşte bahar" derken, ardından gelecek ayazı "Yalan bu çıkma" de-mişti temkinliler, tedbirli-ler, "çıkarken üstüne kalın bir şey al"anlar, "başına bir iş gelmesin"den ürkenler Ama bahar, olanca işvesiyle sokağa çağırıyordu Aşk, ilan panosuna asıl-mayı bekliyordu, barış bir kuş gagasında müjdelenmeyi "Erken mi geç mi" he-sabına gelmezdi ikisi de Peşlerine düşülmeli, ilan edilmeli, müjdelenmeliydiler Güneşi görür görmez seranada ve barış türküleri-ne başladık Vakti gelme-den açıldık, geç kalmadan davranma telaşında Erkenmiş Kursağımızda kaldı ba-har sevinçleri Erken öten horozlar, erken açmış çiçekler, erken doğmuş bebekler gibi kesildik, solduk, öldük Yine tedbirliler ulaşacak salimen yaza; biz yakalandık, zalim ayaza * * * Ama itirafçı olsak da pişman olmadık Az da olsa ısındık hiç olmazsa Vakitsiz de olsa söyledik, söylenmesi gerekeni "Bahar yalan mıymış gerçek mi" dinlemedik Güneşin ilk dokunuşuyla haber verelim dedik, ardından gelecek müjdeyi Aşk için erkendi belki; barış henüz uzak ama ikisi de gelecekti nasılsa sonunda Hep bildik ki, habercisidir yalancı bahar, sahicisinin Bazen vaat, hediyeden de kıymetlidir Kesilmeyi göze alıp erken ötmek yeğdir çoğu zaman, susup doğru zamanı kollamaktan Sonunda olan yalana kananlara olur, onlar müjdeledikleri şeyi göremeden giderler Lakin çoğu buna gönüllüdür Güneşe en erken onlar dokunmuşlardır, elbet en erken ya-nan onlar olacaktır Belki "İkinci Bahar"ı yaşayanlar bilir kıymetlerini ALINTI |