Vitrindeki Kitaplar

Vitrindeki Kitaplar

Ali Büyükçapar

Türkiyenin genç dimağları verdikleri eserleriyle yarınların teminatı olduklarını bize bir kere daha hatırlatıyorlar.

Şair-akademisyen Dr. Hasan Ali Kasır denge yayınlarından Güldeste dizisinin üçüncü kitabını Mevla Şiirleri'ne ayırdı. Muhtevalı şiirlerinden tanıdığımız Kasır'ın güldeste olarak hazırladığı bu kitab kelam kitaplarında anlatılan Allah'ın varlığı ve birliği konularının yüzyıllar boyunca şairler tarafından anlaşılma biçimini göstermesi açısından hayli ilginç. Allah'ın sıfatları, güzel isimleri üzerine yazılan onlarca yazıdan bu güne gelenlere baktığımızda şairlerin ifadelerinin zamana daha dirençli olduğunu görüyoruz. Mesela Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın ehli sünnet itikadınında anlatıldığı Tefviz-nâme'sinin

Bir işi murad etme
Olduysa inad etme
Hak'tandır o reddetme
Mevlâ görelim neyler
Neylerse güzel eyler

Gel hayrete dal bir yol
Kendin unut anı bul
Koy gafleti hazır ol
Mevla görelim neyler
Neylerse güzel eyler

dizeleri herkesin dilinde. Yazar kitabını yazma gayesini "Mevla şiirleri, klasik şiirimizin temel konularından biridir. Bu şiir tevhid, münâcât ve dua türleriyle, özellikle divânların boş kısmında yerini almıştır. Yalnız klasik şiirimizde değil, Aşık, Tekke, Tanzimat, Servet-i Fünûn, Cumhuriyet ve modern şiirimizde de pek çok örneği yazılmıştır. Mevla şiirlerinde Allah'ın varlığı, birliği, isimleri, sıfatları anlatılmış; insanın zayıflığı, kulluk bilinci, Allah aşkı nimetlere şükrü, dertleri, ıstırapları, ihtiyaç ve istekleri dile getirilmiştir." biçiminde veriyor.

Kitabın daha başında açıklama türünde verilen bilgiler kitaptan yararlanmayı kolaylaştırıyor. Mevla Şiirleri kitabı özellikle bu günümüz insanının heyecanlı yüreğine diriliş muştuları saçacak boyutdadır. Yüzyılların kültürel dini birikimlerini toplayan bu kitabın inanç dünyamıza katacağı zenginlik hayli büyük olacaktır. Necip Fazıl Kısakürek'in ALLAH DİYENE şiirini dikkatlerinize sunuyorum

Her şey, her şey şu tek müjde de
Yoktur ölüm, Allah diyene
Canım kurban, başı seccadede
İki büklüm, Allah diyene

Akıl, kırık kanadı hiçin
Derdi gücü nasıl ve niçin
Bağlı, perçin üstüne perçin
Benim gönlüm Allah diyene

Mevlâ Şiirleri Dr. Hasan Ali Kasır Denge Yayınlar 1997, İstanbul

Nübüvvet Kavramı

Amentü esaslarını ezberlediğimiz günleri bu vakitlerde tatlı bir hâtıra olarak düşünüyorum. Yalnışsız, bir çırpıda inanç esaslarını söylemek ne güzeldi.
Peygamberlere iman, altı şartdan biri. İlk insan Hz. Adem'le başlayan peygamberlik sayılarını bilemiyeceğimiz nebilerle devam etti ve nihayetinde son peygamber Hz. Muhammed (s.a.)le bu kapı kapandı. Siyer kitaplarında Hz. Muhammed (s.a.)in yaşayışının ve İslâm'ı uygulayışının örneklerini buluruz. Kur'an-ı Kerim'de isimleri geçen peygamberlerle ilgili telif kitaplar da o güzel insanların hayatları anlatılır, bizlerin onlardan ders alması beklenir.

Çeşitli Yönleriyle NÜBÜVVET KAVRAMI kitabı sayın Doç. Dr. Ahmet Lütfi Kazancı tarafından yazılan güzel bir kitap. Milletimiz bu gün İslâm ilimlerine kattığı yeniliklerle ne kadar öğünse yeridir. Ülkemizde ilâhiyat konusunda yazılan kitaplarda ele alınan meseleleri incelediğimizde bunların hatırı sayılabilecek düzeyde olduğunu görüyor ve seviniyoruz. Kitab; nübüvet merâsimi-biset, nübüvvet ciddiyet ilişkisi, nübüvvetin ispatı ve önemi, Hz. Peygamberde sevgi, nübüvvet-cinnet ilişkisi, İslam tarihi açısından Melike Belkîs ve diğer meliklerle mukayese, İslam tarihi açısından sünnetin yazıyla tesbiti ve önemi bölümlerine ayrılmış her konu bir makale biçiminde ele alınmak suretiyle kitap ansiklopedi maddesi okunur gibi bir özelliğe de kavuşturularak kalıcı bir eser olmasına gayret edilmiş.

Çeşitli Yönleriyle NÜBÜVVET KAVRAMI, Doç. Dr. Ahmet Lütfi Kazancı, Marifet Yayınları, İstanbul

İnsan ve İnsan Ötesi

Çevremizde yer alan bütün varlıklar üzerinde düşündüğümüz, konuştuğumuz kadar kendi varlığımız üzerinde düşünüyor muyuz?

İnsan nedir? İnsanın biyolojik varlığının meydana getirdiği hayat süreci içinde kendi varlığını tanıma imkanı mevcut mu? Her nesnenin eğitim sürecinde öğrenildiği gerçeğini insana uyarladığımızda nasıl bir sonuç çıkacaktır. Rahmetli S. Ahmed Arvasi'nin İNSAN VE İNSAN ÖTESİ kitabını etrafımızın telâşesine son verebiliriz düşüncesiyle okumayı öneriyorum. Mevsimlerin, gece ile gündüzün birbirlerine ulaşmakta zorlandıkları bu günler, böylesi bir kitabın tam okunma vaktidir. Yaşadığımız anlamsız telâşelere son verelim. Bizleri sokmak istedikleri bu labirentte çıkış yoktur bunu bilelim. Rahmletli Arvasi kitabını yazma sebebi olarak "biz bu kitabımızla insanı, insana yeniden problem yapmaya çalışacağız. Kendini kendine problem yapan ve bu hali ile garip gözüken insanoğluna yeni bir sempati uyandırmak mümkün olacak mı bilmem?

İnsan kendini inkar ederek kendinden kurtulmaz. kendini inkâr eden insan, artık insan değil midir?

Kendini inkâr eden insan, belki eşyanın boyun duruğunda inleyen ve kendi varlığında "cehennemi" taşıyan bir ıstırap kumkumasıdır, ama, herşeye rağmen yine insandır"ı gösteriyor.

İki bölüme ayrılan kitap son devir düşünce dünyamızda ideal sayılabilecek özlemleri teori olarak sunma açısından başarılı. Etrafımızda yer alan insanların günlük problemlere çözüm önerileri üretememekten yakınmaları sanırım bu ve benzeri kitaplarla giderilecektir.

Rahmetli Arvasi'nin kültürel zenginlikten özgün eserler çıkartılabileceğini bizlere bir defa daha gösterdiği bu kitabın telif eserler listesinde önemli yerine dikkat çekmek istiyorum.

İNSAN VE İNSAN ÖTESİ, S.Ahmed Arvasi Burak yayınevi 4. Baskı İstanbul

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın