> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Üzülme güzelce sabret
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Üzülme güzelce sabret  (Okunma Sayısı 2414 defa)
25 Kasım 2010, 14:53:44
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 25 Kasım 2010, 14:53:44 »



Üzülme - 8


De ki: "Yeryüzünde Gezip Dolaşın …" (Enam: 11)

 Ferahlık veren, gam ve keder bulutlarını gideren etkenlerden biri de uzak yerlere yolculuk yapmak, çölleri aşmak, yeryüzünde dolaşmak ve kudret kaleminin varlık sayfasına yazdığı güzellikleri görmek için evren kitabına bakmak, güzelim bağları ve bahçeleri görmektir. Evinden ayrıl, etrafındaki güzelliklere bak, dağlara çık, vadilere in, ağaçlara tırman, berrak suları geç, yaseminleri kokla. İşte o zaman ruhunun mutluluk semasında öten bir kuş gibi özgür olduğunu görürsün. Gözlerinin üstündeki kara perdeyi kaldır, sonra da şükrederek, tesbih getirerek yüce Allah'ın geniş yollarında yürü.

Dar bir odaya sıkışıp kalmak ve çalışmamak intihar etmek için bir yöntemdir. O dar odan dünya değil ve sen de tüm insanlık değilsin. Öyleyse hüzün bölüklerine teslim olmanın sebebi ne? “Bölük bölük yahut topyekûn çıkın” (Nisa: 71). Nefes al ve tüm varlığınla seslen. Derelerde ve tepelerde sevgi sözcüklerini terennüm eden kuşlar, dağlardan akıp buralara kavuşma hikâyesini anlatan sular arasında Kur'an oku.

Ey şikâyette bulunan kişi, esasen senin bir hastalığın yoktur.

Sen güzel ol, o zaman bütün varlığı güzel olarak görürsün.

Güldeki dikeni görüyorsun da, üzerindeki damlacıktan tacı niçin görmüyorsun?

Bunalıma giren ve daracık odası kendisine karanlık gelen kişinin seyahat etmesi, dolaşıp gezmesi tabiplerin tavsiye ettiği güzel bir eğlentidir. Mutlu olmak, sevinç duymak, düşünmek ve bir plan yapmak için gel seyahat edelim. “Onlar göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler: "Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın, Sen münezzehsin.” (Al-i İmran: 191)

GÜZELCE BİR SABIR

Sabır, zorlukları gönül rahatlığı, güçlü irade ve direnç ile karşılayan eşsiz insanların ahlakıdır. Sabretmesen ne yapabilirsin? Ondan başka bir çözümün var mı? Ondan başka bir azık bilir misin?

Büyük zatlardan birine, musibetler ve sıkıntılar adeta yağıyordu. Biri bitmeden diğeri geliyordu. O ise sabrı ve yüce Allah'a güveni kendine kalkan etmiş ve durumunu şöyle anlatmıştı:

Zaman beni tanımazlıktan geldi, bilmedi ki ben güçlüyüm, sıkıntılar ise basit ve kolaydır.

O, bana inadını ve şiddetini, ben ise ona nasıl sabredilebileceğini gösterdim.

Asil insanlar, böyle davranır, felaketlerle mücadele eder ve afetleri yenerler.

Hz. Ebubekir'i hastalığında ziyaret edenler kendisine: Size bir doktor çağıralım mı? dediler. O ise, doktor beni gördü dedi. Onlar: Peki ne dediğini sordu. O da: “Ben Rabbim, dilediğimi yaparım” dedi.

"Sabret, senin sabrın ancak Allah'ın yardımıyladır" (Nahl: 127). Sabret ve kurtuluşun kesin, varılacak yerin güzel olduğunu bil. Mükâfatı ve hataların bağışlanmasını bekle. Terslikler karanlık gibi çöktüğünde, yollar önünde karardığında sabret. Çünkü yardım sabırla gelir ve kurtuluş sıkıntıyla beraberdir. "Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık vardır" (İnşirâh: 6).

Bu dünyadan gelip geçen bazı büyük insanların hayatlarını okudum. Gösterdikleri büyük sabra ve güçlü tahammüle şaşırdım. Musibetler üzerlerine yağmur gibi yağardı da onlar dağlar gibi yerlerinde sapa sağlam dururlardı. Bir de bakarsın ki yüzleri, kurtuluş sabahı ve fetih sevinci ile güneş gibi parlamıştır. Bazıları sadece sabırla da yetinmemişler, bilakis felaketlere meydan okumuş, onlara karşı haykırarak şöyle demişlerdir:

Ey zaman! Eğer yanında değerli insanları güç durumda bırakacak başka zorluklar varsa onları da getir.

DÜNYAYI KAFANDA TAŞIMA

Bazı insanlar, yataklarında iken bile zihinlerinde dünya savaşı meydana gelir. Savaştan kendilerine mide ülseri, yüksek tansiyon ve şeker hastalığı kalır. Olaylardan olumsuz etkilenir; fiyatların artışına sinirlenir, yağışların gecikmesinin intikamını almak ister, paranın değer kaybetmesinden dolayı yaygara koparırlar. Sürekli bir tedirginlik ve endişe içindedirler. “Her çığlığı kendi aleyhlerine sayarlar.” (Munafikun: 4).

Sana nasihatim, dünyayı kafanın içinde taşımaman, her şeyi kendine dert edinmemendir. Olayları yere çal, zihnine doldurma. Bazılarının kalbi sünger gibidir. Her dedikoduyu, söylentiyi emer, bundan dolayı da sıkılır ve sarsılır. Böylesi kalpler, sahibini yok etmeye ve tez elden varlık âleminden göçmeye kefildir.

Vaaz ve ibretler, hak ehlinin imanını artırır. Sarsıntılar, zayıfların korkularına korku katar. Fırtınaların ve felaketlerin önünde cesaretli bir kalp ile durmaktan daha faydalı bir yol yoktur. Çünkü cesaretle ilerleyen kahramandır, soğukkanlıdır, imanı köklüdür, serinkanlı ve ferahtır. Korkak ise her gün kendisini beklentiler, söylentiler, vehim ve rüya kılıçlarıyla keser. Eğer oturaklı bir hayat yaşamak istiyorsan olayları cesaretle karşıla. İnanmayanlar seni hafif görmesinler. Onların hilelerine karşı daralma. Olaylardan daha sert, kriz rüzgârlarından daha inatçı, kasırgalardan daha güçlü ol. Zayıf kalpli insanların vay haline! Olaylar onları nasıl da sarsar! "Onların hayata daha düşkün olduklarını görürsün" (Bakara: 96). Güçlüler ise Allah'ın desteğinde ve kendilerine vaat edilene tam bir güven içindedirler. "Allah onlara güven duygusu vermiştir" (Fetih: 18).

ÖNEMSİZ ŞEYLER SENİ EZMESİN

Nice dertliler vardır ki dertlerinin sebebi anlatılmayacak kadar önemsiz ve küçüktür.

Küçüğün gözünde, basit şeyler büyür. Büyüğün gözünde ise büyük şeyler küçülür.

Münafıklara bir bak. Himmetleri ne kadar da düşüktür! Kararları ne kadar da soğuktur! Şöyle demişlerdi: "Sıcakta cihada çıkmayın", "Bana izin ver beni fitneye düşürme", "Evlerimiz açıktadır", "Bize bir felaket gelmesinden korkuyoruz", "Meğer Allah ve Resulü bize sadece kuru vaatlerde bulunmuşlar".

Dertleri ve en büyük arzuları yiyecek ve içecek, binek ve konak olmuştur. Bunlar, yücelere bakamamış, güzellikleri görememişlerdir. Bazıları da sabah akşam eşleri, çocukları veya yakınlarıyla tartışır, ya kötüyü söyler ya da dinlerler. Bu durum onların musibetidir. Onları meşgul edecek, vakitlerini geçirecek yüce amaçları yoktur. Ne güzel demişler: Bardaktan su boşalırsa yerine hava dolar. Öyleyse çalıştığın işe bir bak. Bu çabayı ve meşakkati hak ediyor mu? Ona aklını ve vaktini,  kanını ve rahatını veriyorsun. Buna değmezse büyük bir zarardasın demektir. Psikologlar şöyle derler: Her şeye, makul olan değerini ver. Bundan daha doğrusu şu ayeti kerimedir: "Allah her şey için bir ölçü koymuştur" (Talak: 3). Her olaya hacmi ve ölçüsü nispetinde değer ver.  Sakın haksızlık yapma ve aşırıya gitme.

O büyük sahabelerin, ağaç altındayken amaçları bey'atin gereklerini yerine getirmekti. Bundan dolayı da Allah'ın rızasına erdiler. Birinin derdi de devesiydi. Ona da bu rızadan mahrumiyet kaldı.

Basit şeylerle oyalanmayı bırak. O zaman görürsün ki bütün kederlerin gitmiş, sevinç ve neşen geri gelmiş.

Devam edecek…



A'id El-Karani

 Tercüme: Selahattin Yıldırım

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Üzülme güzelce sabret
« Posted on: 29 Mart 2024, 13:22:58 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Üzülme güzelce sabret rüya tabiri,Üzülme güzelce sabret mekke canlı, Üzülme güzelce sabret kabe canlı yayın, Üzülme güzelce sabret Üç boyutlu kuran oku Üzülme güzelce sabret kuran ı kerim, Üzülme güzelce sabret peygamber kıssaları,Üzülme güzelce sabret ilitam ders soruları, Üzülme güzelce sabretönlisans arapça,
Logged
17 Mart 2014, 13:37:21
Rüveyha
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.764


« Yanıtla #1 : 17 Mart 2014, 13:37:21 »

Paylaşımı okurken bir yandan da insan yaşantısını bir göz gezdiriyor..Herşeyi güzel gör diyor, bakıyorum, eksiklikler var, sabret diyor, dönüp bakıyorum, sabırda sınıfta kalırdım, dünyayı kafaya takma konusuna gelince , bazı insanları yürekleri sünger gibidir diyor ya, bazı insanların içine ben de giriyorum galiba..Eksiklik çok.Mevlam yardımcımız olsun..Ancak  ve ancak onun yardımıyla himmet bulur, kurtuluşa ereriz.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

17 Mart 2014, 14:55:56
Yazgül_8-A

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 468



« Yanıtla #2 : 17 Mart 2014, 14:55:56 »

SELAMUN ALEYKÜM;
Çok güzel bir paylaşım
''Sabır öyle bir ip ki sen kopacak sanırsın o gittikçe güçlenir,
Sen bitecek sanırsın o gittikçe çoğalır...''

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Hiç bir kömür ısıtamayacak babaları madende ölmüş çocukların yüreğini...
17 Mart 2014, 15:29:56
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #3 : 17 Mart 2014, 15:29:56 »



SELAMÜNALEYKÜM KARDEŞLERİM VE HOCALARIM;

Allah bizlere ne kadar güzel şeyler vermiş , verecektir de...

Rabbim in bu güzellikleri vermesi tabi kide bu nimetleriş vermesi uzun da sürebilir kısa da...

Önemli olan sabredip olacağını beklemektir.
Rabbim sağ olsun...

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

04 Mayıs 2014, 21:57:20
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #4 : 04 Mayıs 2014, 21:57:20 »

Ve aleykumusselam; 24.farz geldi aklıma."Kaçırdığına üzülme,kazandığına sevinme"
Hayat hep bu ikisi arasında gibi gelmiyor mu sarkaç gibi.Bir gün güzel bir şey oluyor seviniyosun,ertesi gün yaşadığın kötü bir olay ani bir şekilde üzüyor seni...Monoton aynı şeyler tekrarlıyor hayatımızda..
Bize düşen sevincimizi şükre,üzüntümüzü sabır ve rızaya dönüştürmektir...
Niye üzüleceksin ki hem en sevdiğin yanındayken,sana senden daha yakınken ne sebep var..Şöyle düşün.sıkıntıyı da üzüntüyü de veren Allah-u Zülcelal ise  Sevgilinin her işi sevgilidir o halde...

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes