> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel  (Okunma Sayısı 1024 defa)
18 Şubat 2011, 12:34:17
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 18 Şubat 2011, 12:34:17 »



DERTLERİMİZ DE İMKANLARIMIZ DA BİZE ÖZEL


Hayatı ruhumuzla, karakterimizle, bilgimizle, umut ve korkularımızla, beklentilerimizle kendimize özel yaşarız. Kimsenin yaşadıkları bir başkasınınkiyle aynı değildir. Anahtar-kilit uyumu gibi, Allah sıkıntıları ve imkanları kişiye özel gönderir. Hasılı dertlerimiz de imkanlarımız da bize özeldir; tıpkı parmak izlerimiz gibi. O nedenle başkalarının yaşadığı sıkıntı ve rahatlık hallerine bakıp kendimizce hükümler vermeden önce durup düşünmeliyiz.

ALLAH DAĞINA GÖRE KAR VERİR

Bazen birinin fakirliğine, bazen hastalığına, bazen güçsüzlüğüne, bazen garipliğine, bazen bir yuva kuramamasına üzülürüz. Fakat kimin neye muhtaç olduğunu ancak ezeli ve ebedi, açığı ve gizliyi bilen bilebilir. Kimi zenginlik, makam, şöhret, güzellik vesaire nimetlerle imtihan olur; kimi fakirlik, hastalık ve başka sıkıntılarla. Birinin imtihanı diğerine, diğerininki berikine verilseydi belki her iki taraf da sınıfta kalırdı. O yüzden her şeyin en doğrusunu bilen ve kullarını çok seven Allah bize en uygun hayatı, en uygun dert ve imkanlar ile birlikte veriyor. Yani hiçbirimiz haksızlığa uğramış değiliz haşa. Allah bizi düşünmüyor ya da sevmiyor da değil. Yaşadıklarımız bu dünyaya ait algımızla gözümüze kötü görünse de bizzat O’nun sevgi ve önemsemesinin bir eseri aslında.

İMTİHANLAR KARŞILAŞTIRILABİLİR Mİ?

Herkesin hayattan beklentisi ve amaçları farklıdır ve her şeyin bir bedeli vardır. O bedel Allah’ın lütfuna göre az ya da çok ödenmek durumunda. Yine Allah’a yakınlık derecesi talebine göre birinin yaşayacağı şeylerle bir başkasınınki örtüşmeyecektir. O nedenle herkes kendi durumuna göre bir hayat yaşar. Ve yaşadığı hayat duaları, beklentileri, kişilik ve ruhi özelliklerine göre şekillenir. O yüzdendir ki, kimse bir başkasının yaşadığını aynı şekilde ve yoğunlukta yaşayamaz.

“Fakirlik, hastalık gibi imtihanların yanında zenginlik ve güç gibi imkanlara sahip kişilerin imtihanı hiç karşılaştırılabilir mi?” diye bir soru geçebilir kimi zihinlerden. Ama gücün, paranın insanı nasıl değiştirdiğinin, onlarla başa çıkamayanların nasıl firavunlaşıp zalimleştiğinin örnekleri tarihte de çevremizde de mevcut. Herkes muhakkak bir sıkıntı yaşar. Fakat çekilebilecek en büyük sıkıntı cehennem sıkıntısıdır. “Onun sıkıntısı mı, yoksa benim sıkıntım mı büyük?” ya da “Benim sıkıntımın yanında onunki devede kulak” türü sözler, dünya ve ahireti bir bütün olarak ve perde arkasıyla düşündüğümüzde önemini yitiriyor.

BAŞKASININ HAYATLARIYLA KENDİNİZİNKİNİ KIYASLAMAYIN

Hiç kimse bir başkasının hayatıyla kendininkini kıyaslamamalı. Bu tarz bir kıyas, kişileri mutsuz eder. Bir başkasının hayatına imrenmemek ve onun yaşadıklarını garipsememek gerekir. Bu ancak insana sıkıntılarının yanına eklenecek bir başka sıkıntı olur. Yaşadığı hayatı daha da zorlaştırır, yaşam enerjisini emer.

İbret nazarına sahip olmayan birinin kendinden daha aşağılara bakması onu gurura, kibre sevk edebilir; şükürle kulluğunu artıracağına yersiz büyüklük duygularına düşebilir. Eğer kendinden daha üst versiyon müreffeh bir hayata bakışlarını çevirmişse, bu kez de hayıflanabilir. Sahip olmadıkları, belki hiç olamayacakları için kederlere düşebilir. Yanlış düşüncelere kapılabilir.

Ancak bu söylediklerimiz şu manaya da gelmemeli: kullar olarak biz hiçbir şey yapmayalım, her şey verildiği ilk andaki gibi kalsın. Kul “iki günü eşit olmama” tavsiyesine kulak verip kendi maddi manevi imkanlarıyla durumunu daha iyiye taşımak için uğraşmalıdır. Ancak bunu başkalarının sahip olduklarıyla kıyasa girişerek, rekabete girerek yapmak kişiyi fazlasıyla yıpratır. Sonunda sahip olduğu şeyler ise, onu memnun edemeyecektir. Çünkü dışımızda hep daha üstününe sahip bir başkası var olacak. Bu hayat boyu hayıflanma ve mutsuzluk demek. Ne kadar çok şey elde edersek edelim.

GÜZEL BİR ELBİSEYE KAVUŞUNCA

Rivayet olunur ki, fakir bir adam varmış. Öylesine fakirmiş ki, üzerine giyecek bir şey bulamadığı için insanların yanına gidemeyip, hep yalnız yaşarmış. Bir gün duası makbul olanlardan biri adamın durumuna acımış ve Allah’a yalvarmış. Allah bu dostun duasını kabul etmiş. O fakir şahsa bir elbise hediye edilmiş. Adam güzel bir elbiseye kavuşunca doğru insanların arasına karışmış. Ve başlamış fitne fesat çıkarmaya. İnsanlar birbirine düşmüş. O yüce zat bu hali görünce Allah’ın o kulunu, merhametinden öyle fakir bıraktığını anlamış ve duasını geri almış. Adam eski fakirliğine, insanlar da rahatına dönmüş.


Rabia SULUK

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel
« Posted on: 18 Nisan 2024, 18:21:46 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel rüya tabiri,Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel mekke canlı, Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel kabe canlı yayın, Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel Üç boyutlu kuran oku Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel kuran ı kerim, Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel peygamber kıssaları,Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özel ilitam ders soruları, Değerlerimiz de imkanlarımız da bize özelönlisans arapça,
Logged
19 Şubat 2011, 18:53:36
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« Yanıtla #1 : 19 Şubat 2011, 18:53:36 »



     . Kul “iki günü eşit olmama” tavsiyesine kulak verip kendi maddi manevi imkanlarıyla durumunu daha iyiye taşımak için uğraşmalıdır. Ancak bunu başkalarının sahip olduklarıyla kıyasa girişerek, rekabete girerek yapmak kişiyi fazlasıyla yıpratır. Sonunda sahip olduğu şeyler ise, onu memnun edemeyecektir. Çünkü dışımızda hep daha üstününe sahip bir başkası var olacak. Bu hayat boyu hayıflanma ve mutsuzluk demek. Ne kadar çok şey elde edersek edelim.

     İlginç bir tesbit..Rekabet hissi hasede kolayca dönüşebilir..bu da insanın bütün hayır ve hasenatını yok edebilecek manevi bir hastalık..Maalesef..Rabbim kısmetine razı olanlardan eylesin hepimizi inşaallah..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes