> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Tevhidi duruşta sebat
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Tevhidi duruşta sebat  (Okunma Sayısı 777 defa)
24 Kasım 2010, 17:49:26
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 24 Kasım 2010, 17:49:26 »



Tevhidi Duruşta Sebat


Gelenekselliğin çağından İslamı yeniden anlama noktasına gelmiş olan müminlerin sahip oldukları yığınla problemin “din” anlaşıldıkça aşılacağı muhakkaktır. Problemin özüne inildikçe asıl sorunun “tevhid” anlayışı etrafında şekillenen kavrayış/bakış açısıyla alakalı olduğu görülecektir.

 “Tevhid” kavram olarak birlemek manasına geldiği gibi eylemsel olarak uluhiyet vasıflarını ve hüküm gücünü tek bir makama atfetmektir. Hükmetme gücünü, zihinsel bazda emir makamı olan Allah’a bir bilinç üzere teslim etmektir. Bu, İslam’ın emirlerinin ve sistematiğinin bütünselliğiyle alakalıdır. Bir hükme teslim olduğunuzda bütün emirleri, yasakları ya da yaşam tarzınızın sosyal ve siyasal taleplerini bir hükümler manzumesi olan Kur’an’a bırakmanızdır. Bütünü bozmaya yönelik herhangi bir eylem ya da eğilim aslolan mesajın mantığını kavrayamama gibi bir problemi ortaya çıkaracaktır. Hükmün bütüncül duruşunu inkarınız ise tevhidi anlayışa leke getirecektir. Kur’an’ın nitelendirmesiyle böyleleri dünyada da ahirette de en ağır cezaya çarptırılacaktır. (2/85)

 “Lailaheillallah”ın maslahatı, hükümleri tek bir noktaya atfetmek olduğu gibi hüküm koyanı da bir olarak algılamaktır. Bu algılayış İlah, Rab, Mabud gibi tevhidi kavramların hem zihinsel hem duygusal hem de eylemsel olarak O’na atfedilmesiyle olur. Kavramsal olarak dünya üzerindeki 1.5 milyar Müslüman arasında herhangi bir ihtilaf yoktur ama uygulamada farklılıklar gözlenmektedir. Düşünce tembelliğinden dolayı Allahtan başka birçok otoriteye boyun eğmiş, bu teslimiyetini haklı göstermeye çalışan ve eylemsel olarak hayatını “mabud”larla dolduran kitlelerin, muvahhidlerle aynı safta yer almaması yine bu yanlış algılamanın sonucudur.

‘Tevhidi duruş’; bir kişinin tutum ve tercihlerinin sosyal ve siyasal talepleri kapsamasıdır. İnancınız dış dünyaya açılan kapınızdır, hayat algınızdır, hayat tarzınızdır. Kendini temsil edecek siyasi bir simgesi niteleyici bir kimliği olmayan bir bireyin bir bitkiden farkı nedir?

Peygamber ve ashabının mücadelesi söylemeye çalıştıklarımızın bize açık örnekleridir. Bu bağlamda “tevhid” müminin değişmez akidesidir. Şirkin her türlü baskısına / zulmüne karşı mümini ayakta tutan güçtür. Aynı zamanda ötekilerin sapkınlığına karşı bir kaledir. Böylesi bir iman asla ve asla dışarıdan gelecek saldırılarla yara almaz. Allah, Rasulüne bunu “bana vekil olarak Allah yeter”  gibi ayetlerle bildirir. İnsanın kendi âleminden dışarıya taviz vermesiyle bu tevhit anlayışı zedelenir. İslâm, insanlara şirin gözükmek için gelmediği gibi Müslümanların da “ötekilere” yaranmak için dininden taviz vermesi yanlış olur. Her türlü taviz vermeler Kur’anda “şeytanın sağdan yaklaşması” olarak nitelendiriliyor. Tevhid egemenliğiyle kurulmuş hayat kolay kolay bu doğrultudan çıkmaz.

 

Taviz zilleti getirir. İnsanların nerde, ne uğruna, kime taviz verdiği hep tartışılagelmiş bir konudur. Kullanılan araçların, üretilen anlayışla özdeşleştiği düşünülebilir. Oysa araçlar zamanın ve mekanın belirlediği değişkenlerdir. Örneğin dün Mekkelilerin hem soyut (kendi dilleriyle ruhani) hem de somut olarak putlaştırdığı heykeller tevhide muhalefet iken, bugün bu tasavvur bir mezar, bir şahıs da olabilir. Yeni putlar üreten günümüz cahiliyesi, yenilgisini sürekli galibiyete çevirmek için sürekli çalışacaktır. Peygamber, zihinlerde devrim ideali ile yola çıktığı için mesajı ve mücadele tarzı her çağda örnek olmuştur. Bugün de tevhidi duruşa sahip Müslümanların yapması gereken şey; düşünce inkılâbı yapacak tevhidi söyleme sahip olmaktır.

 

Tevhidi söylemde sebat ve kararlılık önemlidir. Tevhidi düşüncenin her an uyanık, zinde ve müteyakkız kalmasının temel şartı devinimidir.

Müslümanların muvahhit olmaları ve bu özelliği emek harcayarak, zihin yorarak kazanmaları sebatı açısından ehemmiyete sahiptir. Bu tevhidi duruş bütünlük devamlılık ve kararlılık ile sağlanabilir.


 Mücahid Sağman
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Tevhidi duruşta sebat
« Posted on: 29 Mart 2024, 08:04:19 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Tevhidi duruşta sebat rüya tabiri,Tevhidi duruşta sebat mekke canlı, Tevhidi duruşta sebat kabe canlı yayın, Tevhidi duruşta sebat Üç boyutlu kuran oku Tevhidi duruşta sebat kuran ı kerim, Tevhidi duruşta sebat peygamber kıssaları,Tevhidi duruşta sebat ilitam ders soruları, Tevhidi duruşta sebatönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes