๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Sefil üzerinde 06 Eylül 2010, 23:30:23



Konu Başlığı: Sözler Hayat Değiştirir
Gönderen: Sefil üzerinde 06 Eylül 2010, 23:30:23
Sözler'ini Okudum, Hayatım Değişti

Selim Gündüzalp

Eserleri ve düşünceleriyle, milyonlarca

insanın hayatına anlam katan aziz Üstad’a…

Ziyaretine beklediğiniz

o bahar hediyelerinden birinin,

nacizâne armağanıdır bu yazı…

Binler fatihalarla…

GENÇLİĞE yeni adım attığım yıllardı. Sanırdım ki, liseyi, üniversiteyi bitirecek bir meslek sahibi olacak ve ardından sonsuz huzur ve mutluluğu yakalayacaktım. Öyle sanırdım. Çünkü hayallerim, ideâllerim buraya kadardı. Çok geçmeden bu düşünce ve bu plânda bir şeylerin eksik olduğunu fark ettim. Bir kere hayat çok kısaydı, arzu ve isteklerimin ise, sonu yoktu.

Çalışıp çabalamak, sonunda bir şeyler başarmak ve kendini ispatlamak önemliydi. Ama daha da önemli şeyler olduğunu gördüm hayatta… Hiç beklenmedik bir anda, peş peşe gelen vefatlar, kazalar, hastalıklar v.s. hayatımı alt üst etti. Uykularımı kaçırdı, ağız tadım bozuldu. İşler gönlümce yürümüyordu. Hayat istediğim gibi gitmiyordu ve gitmeyecekti de… Benim küçük plânımdan daha büyük ve ilâhi bir plân vardı. Bunu sezinleyebiliyordum.

Ne olacaktı, peki ne yapacaktım? Bu işin sonu neydi? Durup, düşünmem gerekiyordu. Öyle de yaptım. Bu durulma, bu kendimi yeniden tanıma dönemi ile, yeni fırsatlar doğdu.

Yaratılışımız gereği, her insan gibi benim de tutkularım, arzularım ve hayattan beklentilerim vardı. Herkes bir şeylerin peşindeydi. Bir şeyler arıyordu ve ona ulaşmak istiyordu. Ama gerçek aradığımız şey ve ortak noktamız ise, sürekli bir huzur, biteviye bir mutluluktu. Bu neredeydi, buna nasıl ulaşabilecektik? Sadece kendimize karşı değil, bütün insanlığa karşı da görevlerimiz vardı, bu da unutulmamalıydı.

Kendi imkân ve ölçülerimiz içinde kazandıkça seviniyorduk, sonra bu da bir tür alışkanlığımız oluyordu işin kötüsü. Bu defa da yenilerinin peşine düşüyorduk. İşte o zaman bir kısır döngüye dönüşüyordu hayat, ardından bir tatminsizlik başlıyordu. Şikâyetler çoğalıp, şükürler azaldığında, hayat yaşanmaz ve çekilmez bir hâl alıyordu.

Elimizde bulunan ve sahip olduğumuz onca nimetin farkına varmaktı aslolan. Bu kolay yolu, biri göstermeliydi bize.

Gözümüze çarpmayan nice küçük ve minik ayrıntılar, binbir sevincin ve mutluluğun kaynağı niye olmasındı ki? Bu perdeyi sıyıracak bir el gerekliydi bize.