> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe!
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe!  (Okunma Sayısı 598 defa)
06 Eylül 2010, 22:47:55
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 06 Eylül 2010, 22:47:55 »



Solan Çiçek!.. Ahirzaman Enkazında Ezilen!, Menekşe!
Menekşe! Sen, hayatının sonuna kadar şerefle taşıman gereken şeyi daha on dört yaşındayken kaybetmiştin. Çaba harcıyordun umursamaz görünmek için ya, acılar içindeydin. Ah! İşte medeniyetin sana bal diye sunduğu kâse! İçinde birkaç damla kahkaha, biraz para ve zehir. Acıdan başka bir şey değildi aşkına verdiği mehir. Menekşe! Solan çiçek! Bu şehir yutmuştu seni. Şu kesif zaman seni de karartmıştı. Düşünseydin ya bir kere ah Yaban Çiçeği! Sana günahında hız veren şu şehri, ölüm kaç yüz kere mezara boşaltmıştı.


Yakın bir arkadaşım değildin. Sınıfta en arka sırada otururdun…
Okula ilk geldiğin günü hatırlıyorum. Yüzündeki o bariz çocuksu ifadeyi… Türkçe dersinde öğretmenin sana okuttuğu şiiri hiç unutmuyorum. Sanki altıncı sınıfta değildin, altı yaşındaki bir çocuğun ezber ettiği şiirini okuyor gibiydin. O anki masumiyetin gözümün önünden hiç gitmiyor.

Uzak bir köyden her sabah otobüsle gelirdin okula. Kim bilir, belki annendi şehirde okumanı isteyen! Babanı güçlükle ikna etmişti; “Kız iyi bir okulda okusun, ekmeğini eline alsın bey! Köy yerinde ziyan olmasın!” diye diye şişirmişti babanın başını da öyle tutmuştun yollarını kaderinin. Kim bilir, belki “Şehirde okuyacak da ne olacak? Gözümüzün önünde olsun çocuk!” diyen annene rağmen nüfuz edilemez bir temerrütle baban yollamıştı seni bu okula. Belki de her şeye rağmen büyük bir iştiyakla, bizzat sen gelmek istemiştin! İlmi-irfanı öğrenmek, bir meslek edinmek, kendine, ailene, vatanına faydalı olabilmek için...

Yakın bir arkadaşım değildin…
Yaşından büyük gösteren endamına rağmen gözlerin, sözlerin ve hâlin küçük bir kızınki gibiydi. Küçücük ve günahsız. Seni bu hâlinle çok sevmiştim, okuduğun şiirle… Sınıfta var olman güzeldi. Masumiyet taptaze bir çiçeğe benzerdi. Kim sevmezdi ki?

Ah Menekşe ah! Her yönüyle yaşamak istediğin bu şehir seni bitap düşürecekti. Düşürecek, düşürecek ve bir daha doğrulmana fırsat vermeyecekti. Ama sen habersizdin. Polattan bir halat bulup sımsıkı tutunman gerektiği bu fırtınalar diyarında pamuk ipliklerine sarıldın. Seçtiğin o arkadaşlarınla alev alev yanan ateşler içine atıldın. Gözlerin kavruldu ilk. Menekşe, o güzel gözlerin masumiyetinden oldu. Sonra sözlerin duman duman savruldu. Her hâlin günah kokar oldu!
Geldiğin köyün imamıydı baban. Ailenden habersiz aldığın, sana asla yakışmayan ve okul çıkışlarında giydiğin kıyafetlerle ne büyük yanılgılara sürüklendiğinin bilincinde değildin. Sen sadece, ilk defa yaşananların heyecanı içinde; yediğin balın lezzetiyle mütelezziz, zehrinden habersizdin. Ne kadar çok ve ne de çabuk değişmiştin!

Aradan iki sene geçmişti. Artık sana baktığımda masumiyeti göremiyordum. Bir gün yanıma gelip de “Senin yüzün ne kadar beyaz!” dediğini hatırlıyorum. “Çünkü sen namaz kılıyorsun. Allah’ın yasaklarından uzak duruyorsun.” diye eklemiştin. Konuşurken nefesin kesiliyordu. Biliyordum, bu sözlerin muhatabı ben değil; masum, temiz olan eski Menekşeydi. Bu sözler hasretten ağlayan bir kalbin iç çekişiydi, buram buram pişmanlık kokan. Çünkü o gün gözlerin yere bakarken kahredici itirafını yapmıştın.

Menekşe! Sen, hayatının sonuna kadar şerefle taşıman gereken şeyi daha on dört yaşındayken kaybetmiştin. Çaba harcıyordun umursamaz görünmek için ya, acılar içindeydin. Ah! İşte medeniyetin sana bal diye sunduğu kâse! İçinde birkaç damla kahkaha, biraz para ve zehir. Acıdan başka bir şey değildi aşkına verdiği mehir. Menekşe! Solan çiçek! Bu şehir yutmuştu seni. Şu kesif zaman seni de karartmıştı. Düşünseydin ya bir kere ah Yaban Çiçeği! Sana günahında hız veren şu şehri, ölüm kaç yüz kere mezara boşaltmıştı.

Çok geçmeden biz o şehirden taşındık. Yıllar geçti. Ben, evet, senin tahmin edebileceğin gibi bir hayat yaşıyordum. Kalbim ve lisanım bu azim nimetin şükründeyken her dem, her nasılsa yolum senin köyüne düştü. Vaktimiz kısıtlıydı. Ayrılmaya yakın nereden bilecekler ki diye düşünsem de seni sormak geldi içimden oradakilere. Hem küçük yerlerde insanlar birbirlerini tanıyor olmalılardı. Doğru, hem bir köyde kaç tane imam kızı vardı? “İmamın kızı Menekşe?” dedim. Evet, seni çok iyi tanıyorlardı.

Yakın bir arkadaşım değildin. Ama o gün artık gözümdeki yaşım, yüreğimdeki sızım olacaktın. Çünkü iki üç ay öncesinde o fücurda cüretkâr arkadaşlarınla birlikteyken bir otomobil kazasıyla ömür boyu yatağa mahkûm kalmıştın.

Hayal sayfalarımda hala o masum yüzünü, çocuk gözlerini görebiliyordum. Hafızamdan minik bir kız gibi okuduğun şiirini dinliyordum.;

Menekşe! Solan çiçek! Âhirzaman enkazında ezilen!
Seni o halde görmeyi göze alıp da gelebilseydim sana, şunları söylemek isterdim.
“Son vaktin çocuklarıyız biz. Bir savaş ortasında korumasız kalmışız. Şimdilerde, gençlik ve sağlık felaket ülkesinin biletleri hükmünde ne yazık. Şu yaşadığın son şey, hayatındaki yanlışlardan sıyrılmanı isteyen Allah’ın seni kendine çağırışı. O bizi seviyor arkadaşım. Geçmişimizi nedamet gözyaşları temizler. Gafûr’dur bizim Rabbimiz.

Bunda bir an tereddüt etme! İnsan her ne yaşarsa yaşasın, dünya meydanından iman beraatını alıp da çıkabilmendir saadet. Yaşadıkların buna mani değil solan çiçek. Şimdi an, hayat toprağını duâ, tevbe ve gözyaşıyla sulayıp tekrar yeşerme anıdır. Gözyaşlarının adı isyan olmamalı arkadaşım! Canım arkadaşım!”



Canan ARIKUŞU
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe!
« Posted on: 19 Nisan 2024, 21:47:24 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! rüya tabiri,Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! mekke canlı, Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! kabe canlı yayın, Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! Üç boyutlu kuran oku Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! kuran ı kerim, Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! peygamber kıssaları,Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe! ilitam ders soruları, Solan çiçek! ahirzaman enkazında ezilen Menekşe!önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes