> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Sohbeti Cânân
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sohbeti Cânân  (Okunma Sayısı 785 defa)
05 Temmuz 2010, 12:44:54
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 05 Temmuz 2010, 12:44:54 »



Sohbet-i Cânân


Mevlana ne güzel der: “Koyunun kurttan kaçmasına şaşılmaz Asıl şaşılacak şey şudur ki: Koyun kurda gönül vermiştir”
Ziya Paşa’nın meşhur sözünde olduğu gibi “Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer” günleri geride bıraktık O günler ki Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle çarşısında-pazarında sadece sıdk vardı, sadakat vardı Kizbe, yalana, yanlışa rüyalarda dahi yer yoktu Günümüze inad, oluklar çift olmasına rağmen her ikisinden de nur akıyordu Dolayısıyla insanın sireta insan olması, insanlık semasına doğru her gün ayrı bir yolculuk yapması kolaylardan kolaydı Ev, çarşı, pazar, okul, çevre her şey insana bu yolculuğunda katkıda bulunuyordu Beşeriyet icabı sürçtüğünde, düştüğünde, yalpaladığında, yolunu kaybettiğinde önüne çıkan her şey ona istikametini yeniden hatırlatıyordu

Günümüze gelelim; Necip Fazıl Merhum’un ifadesiyle: “Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir; Oluklar çift; birinden nur akar, birinden kir!” dönemini yaşıyoruz Bütün bütün nursuz, rehbersiz, pusulasız, istikametsiz değiliz ama nura bedel kir, her daim bizimle birlikte yaşıyor Evde yaşıyor, çarşıda yaşıyor, okulda, çevrede yaşıyor Garip bir teşbih olacak ama kiramen katibin melekleri gibi adeta bizi hiç yalnız bırakmıyor

Bu iki paragrafta resmedilen manzarayı olduğu gibi kabulleniyorsak bu bir; Müslüman olarak ahiret endişemiz, cennet ümidimiz, cehennem korkumuz varsa, bu da iki, öncekilerden çok daha dikkatli bir hayat yaşamak zorunda olduğumuz gerçeği kendiliğinden ortaya çıkıyor Zaten Mevlana’nın sözünü bunun için aktarmıştık; çünkü çevremizde bizi bizliğimizden alacak, yolumuzu, yönümüzü şaşırtacak, inanç değerlerimizden bizi uzaklaştıracak, amelî imana giden yolları hakkımızda kapatacak o kadar şey var ki hayatımızda, bunların hepsi kelimenin tam anlamıyla kurt Dünyamızı, ukbamızı, kalbimizi, ruhumuzu yiyen, yemek için pusu kuran kurt Bizler ise koyun O halde koyunların bu kurtlara karşı tedbir alması, kendilerini onlara yem etmemesi gerekmez mi?

Bu manzara karşısında ne yaparız sorusuna verilecek en cami cevap herhalde teksiri bırakıp tevhide yönelmek olsa gerektir Başka bir tabirle kesret deryalarında boğulmak yerine vahdet denizinde yüzmek Bunun için önce yüzmenin öğrenilmesi lazım Vahdet deryalarında yüzme ancak imanla olur İmanı kendine yâr eden, yârân eden, yoluna pusu kurmuş kurtlara karşı en büyük silahı elde etmiş demektir İmanını ameliyle derinleştiren, taklidden tahkik deryalarına yelken açanlar ise, kurtları avlamaya hazır koyunlar hükmündedir

Zaten taklidi bir kenara bırakıp tahkikte mesafe alanlar belli bir müddet sonra yüzdükleri tevhid deryasına dalmak isteyeceklerdir Tevhid/vahdet ne derseniz deyin, o deryalara dalmak ise başka donanımların olmasını gerektirir Zira mesele sadece suyun üzerinde durup imrar-ı hayat etmek değildir İçi boş kaplar da başarır suyun üzerinde durmayı Mühim olan derinlere dalıp oradan inciler mercanlar devşirmektir

Bu nasıl olacak diyorsanız; sohbet meclislerimizin Hocaefendinin isimlendirmesi ile sohbet-i Cânân haline getirilmesi ile Her sözün, her duruşun, her gülüşün, her bakışın, her oturuş ve kalkışın, O’nun emir ve yasakları istikametinde düzenlendiği sohbete denir sohbet-i Cânân Bize tahkiki iman noktasında mesafe kazandıran, bilgi dağarcığımıza bilmediğimiz yeni şeyleri katan ve bizi bunlarla amele sürükleyen sohbetlerdir, sohbet-i Cânân Vahdet deryasında yüzme değil, o deryaya dalmanın yollarını öğreten, seyr-i sülukta mesafeler kat ettiren ve bizi, bizden öncekilerde örneğini gördüğümüz şekliyle yollarda bırakmayıp hedefe ulaştıran sohbetlerdir, sohbet-i cânân Marifet, muhabbet, meveddet, aşk vadilerine bizleri sürükleyen, maddenin esiri olmaktan kurtarıp manaya kul-köle eden, yerde yaşarken göktekilerin soluklarına duymamızı sağlayan ve ona göre hayatımıza çeki-düzen vermemize bizi zorlayan sohbetlerdir, sohbet-i Cânân
Sohbetlerimizin sohbet-i Cânân olması dileğiyle Bilmem ki sohbet-i Cânân nedir sorusuna cevap oldu mu?


Ahmet Kurucan
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sohbeti Cânân
« Posted on: 26 Nisan 2024, 21:50:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sohbeti Cânân rüya tabiri,Sohbeti Cânân mekke canlı, Sohbeti Cânân kabe canlı yayın, Sohbeti Cânân Üç boyutlu kuran oku Sohbeti Cânân kuran ı kerim, Sohbeti Cânân peygamber kıssaları,Sohbeti Cânân ilitam ders soruları, Sohbeti Cânânönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes