๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 09 Temmuz 2010, 14:04:10



Konu Başlığı: Şimdi bir üçünçü kapı açıyorum sana
Gönderen: Sümeyye üzerinde 09 Temmuz 2010, 14:04:10
Şimdi bir üçünçü kapı açıyorum sana...


Gün'e
Bütün meleklere söyledim; ona göz kulak olun, yanından hiç ayrılmayın, dedim; hep yakınında bulunun, onu yalnız bırakmayın, dedim

Bütün meleklere söyledim; güvertede o, elleri halatlarda ve ufukta ağır ağır inen akşamın pembe çizgilerine çevirmişken gözlerini ve tatlı tatlı esen meltemin tuz kokan serinliği soğuk bir yağmur gibi geçerken kalbinden; ona rehberlik edin, dedim, ona doğru yolu gösterin

Bütün meleklere söyledim; onu size emanet ediyorum, dedim

Gül'e

Arz'ın uçlarına çekildim ve hiçliği gördüm
Herkesin çekip gittiği ve her şeyin bittiği yer burası

Sordum Vaize: Âlemlerin Rabbi görmez mi beni?
Sordum: Âlemlerin Rabbi hiç işitmez mi?
"Yok," dedi, "boşuna arama! Güneşin ardında yeni bir şey yok!"
"Yok," dedi Vaiz, "bu kentte ruhuna dokunabilecek hiçbir şey ve hiç kimse yok!"

Arz'ın uçlarına çekildim ve onu gördüm
Ve anladım:
Meğer gül içinmiş bunca telaş gül içinmiş, gülün küle yakınlığı gül içinmiş meğer, güle sebep ağrılar gül içinmiş, ruhumu çırılçıplak soyup Arz'ın uçlarından Arş'ın merkezine doğru yükselten zaman gül içinmiş bunca bekleyiş, bunca serzeniş

Anladım:
Gül içinmiş, gülün güle uzaklığı

Gece'ye
Seslerin ve kelimelerin arkadaşlığı bu
Kelimelerin sesleri etkilediği, seslerin kelimeleri heyecanlandırdığı bir arkadaşlık
Sesin kelimeye, "Çok yalnızım" dediği; kelimenin, "Uzaklığımız bir cümlenin içindeki kelimelerin birbirine uzaklığı kadar" diye yanıt verdiği bir arkadaşlık
Seslerin ve kelimelerin her karşılaşmasında önce kendilerinden başladıkları, ama hangisinin hangisi olduğunu bilmedikleri upuzun bir cümle gibi; hep incitilmiş ve incitilme ihtimalini sürekli kalbinde saklı tutan mutsuz insanlar gibi; tedirgin
Sesin kelimeye, "Masalın aslı budur" dediği
Kelimenin sese, "Hikâyenin aslı sensin" dediği

ve Kül'e
Şimdi sana bir üçüncü kapı açıyorum
çünkü bazılarının tutkuları hep yarım kalır ve bazılarının öyküleri hep yarımdır çünkü bazı insanlar endişelerinin kurbanı olur, bazılarının bütün bir yaşamı kuşkular üzerine kuruludur

Şimdi sana bir üçüncü kapı açıyorum
bilindik dünyaların durağanlığından uzak; tanımsız-devingen hayatlara açılıyor o kapı birbirine dokunmayan vakitlere, utanç ve pişmanlığı ağır bir zincir gibi sürüklemek zorunda kalmayacağın zamanlara açılıyor edinilmemiş, acemi rollere; ayarlanmamış, şaşkın saatlere

Şimdi bir üçüncü kapı açıyorum sana; ve hayata
mimiklerin ve jestlerin, bakışların ve gülüşlerin sahiciliğiyle örülmüş anları gölgeleyen sözcükler yok orada imaların, ironilerin ya da kinayelerin hükmü yok
O kapının ardında sen varsın senin yalnızlığın ve birbirinin yalnızlığına tutunmaya çalışan başkaları

Şimdi sen bu satırları birleştirdiğinde, ortaya edebi bir metin çıktığını sanacaksın; ve sana bir üçüncü kapı açtığımı belki hiç anlamayacaksın
Ama o kapıdan geçecek olan sensin; ardında seni bekleyen bir başka senle, kendinle buluşmak için kendine dokunmak için

Şimdi bir üçüncü kapı açıyorum sana Sadece sana ve hayata

-alıntıdır-