๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 29 Haziran 2011, 13:20:21



Konu Başlığı: Sevgili'ye Visali Arzulayanlar
Gönderen: Ekvan üzerinde 29 Haziran 2011, 13:20:21
                        Sevgili'ye Visali Arzulayanlar

Mesnevi:

Beni kamışlıktan kopardıklarından beri,
Feryadımdan erkek, kadın hepsi ağlayıp inledi.

Ayrılıktan parça parça olmuş gönül isterim,
Ki bu sayede iştiyak derdimi açayım.

Gerçek aşık ve talip, dertli olur. Hicran ateşine yanmıştır ve onun kalbi, ney gibi ayrılık acısıyla yaralıdır. Mevlana bu sebeple dertsiz kişinin yanında aşktan bahis açmaz. Zira sözün manasından nasibi yoktur. Zira,

"Onlar sağırlar, dilsizler ve körler gibidir. Çünkü onlar (Hakk'a)geri dönemezler."(el-Bakara, 2,18)

Mevlana ve bütün arifler (k.s) muhabbet meclislerinin konuğudurlar. Dünyevi bağlardan, geçici üzüntülerden arınmışlardır. Alem-i lahuttan (1) alem-i nasuta (2); dört zulmani unsur ile bağlanmış oldukları bu kesif (3) ve mürekkeb (4) bedene gönderilmişlerdir. Ve daima visali, saflığı başka bir ifadeyle asıl vatanlarını (vatan-ı asli) arzulamaktadırlar.Bu manada şöyle söylenmiştir:

Kendi vatanından uzak herkes
Erişeceği vuslat anını beklesin.

İçinde bulunduğumuz alemde, ahiret hayatını isteyip salih amellerde bulunanlar, gerçek sevgilinin cemaliyle müşerref olurlar.

"Kim ahireti ister ve inanarak ona yaraşır biçimde çalışırsa, çalışmalarının karşılığı verilir."(İsra/19)

Ancak bu vuslatı, kavuşmayı arzulamayıp istek derdinden mahrum ve pis dünya ile meşgul olanlar, karar ve güven içinde bulunmadıkları gibi gerçek Sevgili'ye visali ve ebedi saflığı da istemezler. Onlar hakkında şu ayet indirilmiştir:

"Bizimle buluşmayı ummayan, dünya hayatına razı olup onunla rahat edenler ve bizim ayetlerimizden gaflet edenler..."(Yunus, 10/7)


1)Ruhlar alemi
2)İnsanlık alemi, dünya.
3)Yoğun.
4)Bileşik




Yakub-ı Çerhi (rha), Ney-Name'den