> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Marangoz Yaşanmış Bir Öykü
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Marangoz Yaşanmış Bir Öykü  (Okunma Sayısı 1162 defa)
18 Kasım 2011, 15:57:42
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 18 Kasım 2011, 15:57:42 »



Marangoz Yaşanmış Bir Öykü

YILLARIN marangozuydu. Saçlarını o küçük atölyesinde ağartmıştı. Eskisi kadar işi yoktu artık. Fabrika mamulü eşyalar piyasayı istila etmişti. El işi özel imalat meraklıları dışında kimse gelmiyordu dükkânına. Hani neredeyse birer sanat eseri olan masalar, sehpalar, kitaplıklar yapar, geçimini bununla sağlardı. En iyi tahtaları kullanır, görülmedik bir özenle çalışırdı.

Tahta mı gerekiyor, keresteciye mutlaka kendisi gider; ceviz, gürgen, çam cinsinden en iyi tahtaları bizzat seçip alırdı. Üzerlerinden en az bir yıl geçmedikçe bu tahtaları asla kullanmaz, kurumalarını beklerdi. Bu yüzden de yaptığı eserlerinde en küçük bir ayrılma, eğilme, bükülme olmazdı. İmal ederken pek az çivi kullanırdı, ?Demir çivi eşyanın ömrünü kısaltır? derdi.

İşinde gayet titizdi. Az konuşur, sorulan sorulara kısa cevaplar verir, ücret konusunda hiç pazarlık etmezdi. Tanıyanlar bilirlerdi bu huyunu, tanımayan müşteri gelir de fiyata itiraz ederse, sözü uzatmaz, ?Ben hakkımdan fazlasını istemem? der, pahalı geliyorsa başka bir marangoza gitmesini söylerdi. Sinirliydi biraz, bu huyunu bilir, kimseyle tartışmamaya çalışırdı.

Sabah namazından beri çalışıyordu. Bir hayli yorulmuştu. Sipariş edilen bir masayı daha bitirdikten sonra, ?Bugünlük bu kadar yeter? deyip oturdu. Kurban bayramına üç gün kalmıştı, kurbanlık alması gerekiyordu. ?Bir bardak çay içeyim de ondan sonra giderim? dedi. Kendi kendine konuşurdu yalnız zamanlarında. Emektar aletleriyle sohbet ederdi bazen. Bunlar onun organları gibiydi.

İki dükkân ötedeki çay ocağına gitti, selam verip bir sandalyeye oturdu. Onun her zaman ?orta açık çay? içtiğini bilen garson, sormaya bile lüzum görmeden getirdi çayını. Şekeri karıştırırken, kendisi gibi emektar ustalardan biri olan arkadaşı kapıda belirdi. Sonra da gelip yanına oturdu. Tornacıydı adam. Son zamanlarda iyice yaşlanmış, işini göremez olmuştu. Dalgındı, hüznün resmi mürtesemdi yüzünde.

Söz kurbandan açıldı, konuştular bir iki satır.

?Biraz sonra gidip kurbanlık alacağım? dedi marangoz.

Tornacı dalgın gözlerle marangozun yüzüne bakıyordu. Söyleneni işitiyor ama anlamıyordu. Marangoz farkına vardı bunun:

?Canın sıkkın? dedi.

?Evet.?

?Sebep??

?Bir talebe var... Üniversitede okuyor.?

?Ne var bunda??

?Önüm sıra yürürken birden yere yıkıldı çocuk.?

?Niye??

?Kaldırdım hemen. Sebebini sordum. Önce söylemek istemedi. Israr ettim... Açlıktan başı dönmüş...?

?Kimi kimsesi yok mu peki??

?Gurbet hali, bilirsin. Arkadaşları var gerçi. Bizim binanın bodrum katında kirada oturuyorlar. Hepsi memleketlerine gitmişler.?

?Bu niye gitmemiş??

?Gidememiş. Para beklemiş ama gelmemiş parası. Ailesi fakirmiş anlaşılan, gönderememişler. Cebindeki üç beş kuruş da bitince aç kalmış. Kimselere söyleyememiş derdini.?

Marangoz şakaklarını ovdu bir süre. İri bir eli, nasırlı parmakları vardı. Âdetiydi, canı sıkıldı mı iyice bastırarak alnını, şakaklarını, göz çukurlarını ovardı. Tornacıyı ilk kez görüyormuş gibi bakarak sordu:

?Sen ne yaptın peki??

?Ne yapacağım? dedi Tornacı, ?aldım eve götürdüm. Allah ne verdiyse beraber yedik. Lakin fazlasını yapamadım. Benim de meteliksiz zamanıma rast geldi. Kalktım buraya geldim, belki bir iş çıkar diye.?

?Çıktı mı peki??

Tornacı ?Nerde o eski günler!? dercesine elini sallayıp sustu. Önüne konan çayı karıştırmaya başladı. Şeker atmayı unutmuştu.

Marangoz da susuyordu. Bir yanda evde kurban bekleyen hanımı vardı, öte yanda parasızlıktan yere yıkılan bir garip talebe. Elini cebine attı, bütün parasını çıkarıp tornacıya uzattı:

?Götür ver!? dedi, ?Söyle ona, memleketine gitsin.?

Tornacı hayretle baktı:

?Hepsini mi??

?Hepsini.?

?Kurban alacaktın hani??

?Allah kerim!? dedi Marangoz, başka da bir şey söylemedi.

Uzunca sustular. Tornacı parayı cebine koyup gitti. Marangoz da atölyeyi kapatıp evin yolunu tuttu. Yürüyerek gitmek zorundaydı, son parasını da çaycıya vermişti çünkü.

Evde, ?Kurbanlık almadın mı Bey?? diyen hanımına da Tornacıya verdiği cevabı verdi:

?Allah kerim!?

Kadın başka soru sormadı. Tanırdı kocasını. Sessizce sofra hazırlamaya başladı.

İkinci gün tekrar atölyesine gitti Marangoz. İş elbisesini giyip tezgâhının başına geçti. Çam ve tutkal kokuyordu atölye. Yıllardır bu kokuyla yaşamıştı. Bu koku elbisesine de siner, her nereye gitse onunla gelirdi. Eline planyayı aldı, işe başlayacaktı ki kapıda bir adam belirdi:

?Merhaba usta!?

?Merhaba!?

Adam eşikte duruyordu, arkası güneşe dönük olduğu için yüzü iyi seçilmiyordu. Marangoz tanıyamamıştı. Adam anladı durumu, bir iki adımda içeriye girdi.

?Beni tanıyamadın galiba.?

?Evet.?

?Üç ay kadar önce sana bir iş yaptırmıştım. Çalışma odam için masa, sehpa, kitaplık falan... Paranın bir kısmını vermiş bir kısmını sonraya bırakmıştım. Şimdi hatırladın mı??

?Hatırlar gibi oldum. Gebzeliydin galiba.?

?Evet... Ya usta, kusura bakma, parayı geciktirdim. Bir türlü yolum düşmedi buralara. Sen de arayıp sormadın.?

Cebinden bir deste para çıkartıp uzattı Marangoza:

?Buyur. Bayram yaklaştı, lazım olur. Hakkını helal et.?

Marangoz parayı alıp tezgâhın üstüne koydu.

?Buyur bir çay iç? dedi.

?Sağ ol usta, başka zaman. Arabayı çalışır vaziyette bıraktım. Bana müsaade.?

Ustanın elini sıkıp gitti adam.

Marangoz parayı saydı.

Kurban bayramı için ayırıp da sonra Tornacıya verdiği paranın tam iki katıydı!

En küçük bir hayret ifadesi belirmedi yüzünde. Hafifçe gülümsedi ve ?Allah kerim!? dedi.



Ömer Sevinçgül

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Marangoz Yaşanmış Bir Öykü
« Posted on: 29 Nisan 2024, 14:47:28 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Marangoz Yaşanmış Bir Öykü rüya tabiri,Marangoz Yaşanmış Bir Öykü mekke canlı, Marangoz Yaşanmış Bir Öykü kabe canlı yayın, Marangoz Yaşanmış Bir Öykü Üç boyutlu kuran oku Marangoz Yaşanmış Bir Öykü kuran ı kerim, Marangoz Yaşanmış Bir Öykü peygamber kıssaları,Marangoz Yaşanmış Bir Öykü ilitam ders soruları, Marangoz Yaşanmış Bir Öyküönlisans arapça,
Logged
02 Şubat 2012, 17:41:15
laçin

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 18


« Yanıtla #1 : 02 Şubat 2012, 17:41:15 »

Allah Kerim... Rabbim bizide böyle infak edenlerden eylesin inşallah paylaşım için Allah razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Yolumuz olsada tüm bayır..
Vardır bundada bir hayır..
15 Mayıs 2012, 14:11:36
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« Yanıtla #2 : 15 Mayıs 2012, 14:11:36 »



     Tam zamanında karşıma çıktı bu hikaye..Tam zamanında..Allah razı olsun..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes