> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü  (Okunma Sayısı 663 defa)
18 Ekim 2010, 07:29:41
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 18 Ekim 2010, 07:29:41 »



Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü


Dr. Durak Pusmaz


Mekke müşrikleri aslında Allah’a inanıyorlardı, O’nun varlığını inkâr etmiyorlardı. Ama putlara da tapıyorlardı. Çünkü putları vasıtasıyla Allah’a yaklaşabileceklerine inanıyorlardı. Kur’an-ı Kerim’de de belirtildiği gibi: “Biz bu putlara başka gaye için değil, sadece bizi Allah’a yaklaştırmaları için tapıyoruz” (Zümer, 39/3) diyorlardı.

İslam dini Allah’tan başka hiçbir şeye kulluk edilemeyeceğini, Mekke halkının bu tutumunun Allah’a şirk/ortak koşmak olduğunu belirtiyordu. Zira İslam dini tevhid dini idi, tek ilah inancını getiriyordu: “Hepinizin ilahı tek ilahtır, O’ndan başka hiçbir ilah yoktur. O rahmândır/çok merhamet edendir, rahîmdir/çok bağışlayandır” (Bakara, 2/163) diyordu.

Peygamber Efendimiz’e inen ayetlerde müşriklere şöyle seslenmesi isteniyordu: “Allah ile beraber başka tanrılar bulunduğuna gerçekten siz mi şahitlik ediyorsunuz? Ben asla buna şehadet etmem!” de ve şu hakikati vurgula: “O, ancak tek İlâhtır, başka Tanrı yoktur. Sizin şirkinizle de, şeriklerinizle de benim hiç bir ilişiğim yoktur.” (En’am, 6/19)

Peygamber Efendimiz onlara ısrarla Allah’ın bir olduğunu, ortağı ve benzeri olmadığını bildiriyordu. İnsanların, ağaçtan, taştan, topraktan ve diğer madeni şeylerden kendi elleriyle yapmış oldukları putlara tapmalarının, yaratıkların en şereflisi olan insanın onurunu ve değerini düşüreceğini bildiriyordu.

Ama müşrikler bunu bir türlü kabul edemiyorlardı. Mekke müşrikleri çok saygı gösterdikleri ve büyük değer verdikleri İmran’ın babası Husayn’e gittiler. İmran kelime-i şehadeti getirerek İslam dinini seçenler kervanına katılmıştı, fakat babası Husayn henüz müslüman olmamıştı. Aslında Husayn iyiyi, kötüyü birbirinden ayıran, sözü sohbeti dinlenen, akıllı, zeki biri idi. Müşrikler onun Peygamber Efendimiz’i ikna edip davasından vazgeçirebileceğini düşünüyorlardı. Hz. Peygamber’i kastederek:

“- Sen bizim için şu adamla konuş. Zira O, tanrılarımızı diline doluyor, kötüleyip duruyor. Onunla bir konuş, yaptığının yanlış olduğunu ona anlat” dediler.

O da kendine güvenerek kalkıp Peygamber Efendimiz’in yanına gitti. Müşrikler de onunla beraber Peygamberimiz’in kapısına kadar gittiler, yakın bir yerde oturdular, merakla neticeyi beklemeye başladılar. Husayn içeri girdi. Peygamberimiz inancı ne olursa olsun, bütün insanlara değer verir, hele yaşlılara özel bir saygı gösterirdi. Sadece bu yüzden bile Peygamber Efendimiz’e inanıp müslüman olanlar olmuştu. Husayn’ı görünce orada bulunanlara:

“- Şu ihtiyara yer açın” dedi. Daha önce inanmış olan oğlu İmran da orada idi. İmran ile orada bulunanlar Husayn’e çok soğuk davrandılar. Husayn, Peygamberimiz’e:

“- Nedir, bu senden bana erişen haberler? Sen tanrılarımızı yeriyor, şöyle şöyle söylüyormuşsun” diyerek müşriklerden işittiklerini birer birer sayıp döktükten sonra: “Halbuki senin baban akıllı ve atalarının dinine ve inançlarına saygılıydı, hayırlı bir insandı” dedi.

Şimdi söz sırası Peygamberimiz’e gelmişti. Efendimiz muhatabının seviyesine göre hitabederdi. Hemen ona ilk sorusunu yöneltti:

“- Ey Husayn, sen kaç tanrıya taparsın?” dedi. Husayn:

“- Sekiz tanrıya taparım” dedi. Hz. Peygamber:

“- Onlar nerededir?” buyurdu. Huseyn:

“- Yedisi yerde biri göktedir” dedi.

Husayn akıllı, zeki ve dürüst biri idi. Peygamber Efendimiz, onun doğru cevap vereceğini anladı, hemen onun aklına ve mantığına hitabeden aşağıdaki sorularını yöneltti:

“- Ey Husayn! Sen bir felaket ve musibete uğradığın zaman onlardan hangisine başvurur, yalvarırsın?” dedi. Husayn, hiç tereddüt etmeden:

“- Göktekine” dedi. Peygamber Efendimiz ona ikinci bir soru yönetti:

“- Başına bir felaket gelip malın yok olduğu zaman hangisine yalvarır, yakarırsın?” buyurdu. Husayn yine tereddüt etmeden:

“- Göktekine” diye cevap verdi.

Bunun üzerine Peygamber Efendimiz onu, insafa, aklını kullanıp düşünmeye ve muhakemeye sevkeden şu can alıcı soruları yönelterek islama davet etti:

“- Bak gökte bulunduğuna inandığın o biricik ilah senin bütün dileklerini kabul ediyor da sen O’na taparken bir takım putları ortak koşuyorsun. O, senin kulluk vazifeni yaparken kendisine putları ortak koşmana razı mıdır? Sana hiç korku gelmiyor mu? Saydıklarından ancak birisi ma’buddur. Sen yedisini kaldır at, müslüman ol, selamet bul/kurtuluşa er” dedi.

İslama girmek; selamete bulmak, kurtuluşa ermek demekti. İslam kelimesinin bir anlamı da ‘kurtuluş’ demekti. İslam dinini kabul eden dünya ve ahirette kurtuluşa ererdi. Onun için sevgili Peygamberimiz, zamanındaki bir kısım hükümdar ve devlet başkanlarını İslam’a davet etmek üzere mektuplar göndermiş, onlara hitaben yazılan mektupların sonunda hep: “Eslim teslem: İslam dinine gir ki kurtuluşa eresin” ifadesini kullanmıştı.

Husayn de bu ikna edici, hakikati ortaya koyup şüpheleri izale edici, düşündürücü sorular karşısında iyice yumuşamış, gönlü islamiyete meyletmişti. Hz. Peygamber’e:

“- Kavmim ve aşiretim hakkında ne söyleyeyim?” diye sordu. Hz. Peygamber:

“- Allah’ım, işimi olgunlaştırmanı, doğru yola ulaştırmanı, bana faydası dokunacak bilgimi artırmanı senden dilerim, dersin” dedi.

Husayn daha kalkmadan olduğu yerde müslüman oluverince, oğlu çok sevindi, hemen fırlayıp babasının başını, ellerini ve ayaklarını öpmeye başladı.

İmran’ın hareketi Peygamberimiz’i rikkate getirdi, gözlerini yaşarttı. Biri hak dini seçip müslüman olduğu zaman Efendimiz tarifi imkânsız denecek şekilde çok sevinirdi, Allah’a hamdederdi: “elhamdü lillâhillezî enkazehû minennâr: Bunu ateşten kurtaran Allah’a hamdolsun” derdi. Bu da Efendimiz’in eşsiz şefkat ve merhametinden ileri geliyordu, kimsenin sapıklıkta kalıp ahirette azaba uğramasına gönlü razı değildi. Herkesin hidayete erip Allah’ın lütuf ve rahmetine mazhar olmasını istiyordu. Çünkü O, âlemlere rahmet olarak gönderilmişti. Bu sebeple gece gündüz insanları hak dine davet ediyordu. İnanmadıkları zaman da o engin şefkat ve merhametinden dolayı çok üzülüyor, inandıkları zaman ise çok seviniyordu.

Husayn evine gitmek isteyince Peygamberimiz sahabilerine:

“- Kalkın, onu evine kadar uğurlayın” buyurdu.

Müşrikler Husayn’ın ashab ile birlikte Peygamberimizin evinden çıkıp gittiğini görünce: “Husayn da dininden döndü, sapıttı” dediler,1 değer verdikleri, saygı gösterdikleri bir adamlarını daha kaybetmenin üzüntüsü ile yerlerinden ayrılıp gittiler.

Görüldüğü gibi putperestliğe karşı çıkıp insanları islama davet eden Peygamber Efendimiz’e karşı putları savunmaya giden Husayn, O’nun peşpeşe gelen ikna edici soruları karşısında hakka teslim olup kelime-i şehadeti getirerek islama giriyor, böylece kurtuluşa ermenin mutluluğunu yaşıyordu. Daha doğru bir ifade ile artık onun da Allah tarafından takdir edilen hidayete erme zamanı gelmişti. “Allah kime hidayet lütfeder, doğru yola iletirse o, doğru yolu bulmuştur; kimi de sapıklığı içerisinde bırakırsa, artık onun için yol gösteren bir dost bulamazsın.” (Kehf, 18/17)

Dipnot: 1) M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Mekke Devri, 286-287

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü
« Posted on: 29 Mart 2024, 10:45:37 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü rüya tabiri,Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü mekke canlı, Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü kabe canlı yayın, Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü Üç boyutlu kuran oku Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü kuran ı kerim, Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü peygamber kıssaları,Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndü ilitam ders soruları, Putları Savunmaya Gitti Müslüman Olarak Döndüönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes