> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Öteler mülahazası 2
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Öteler mülahazası 2  (Okunma Sayısı 636 defa)
17 Eylül 2010, 13:04:44
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 17 Eylül 2010, 13:04:44 »



Öteler Mülahazası 2

Kıyas-ı temsili Kur'an'ın bir İstidlal metodudur. Bu , içinde yaşadığımız âlemi nazara vererek, Allah'ın hallakiyetini göstermek suretiyle, yeniden böyle bir âlemi yaratacağına zihinleri kabule hazırlamaktır. Bu metod sayesinde insanın haşre olan inancı kat kat pekişir.

"Gökleri ve yeri yaratan, onların benzerlerini yaratmağa kadir değil midir? Elbette kadirdir! O, çok bilen yaratıcıdır."(10)
"Sizi yaratmak mı zor, göğü yaratmak mı? Ki onu Allah, bina edip yükseltmiştir."
(11)

Sizin yaratılmanız mı, yoksa cin ve insi hâvi bütün sistemlerin yaratılması mı zor? Kâinat sarayını kuran Allah, cennette sizin için daha küçük saraylar inşâ ve icâd edemez mî?

Gökleri ve yeri yaratıp bir sistem İçinde vaz'eden ve bundan asla yorulup usanmayan bir Allah, ölüleri tekrar diriltmeye kadir değil mi? Nazarı ibretle baksanız, her hadisenin verâsında "Allah!" diyeceksiniz. O Allah ki asla yorulmaz ve dinlenme ihtiyacı duymaz. Başka bir ayette bu husus:
"Onun âyetlerinden biri de (şudur): Sen, toprağı, boynu bükük (kupkuru) görürsün. Onun üzerine suyu döktüğümüz zaman titreşir ve kabanr. Onu dirilten (Allah), elbette ölüleri de diriltir. O, her şeye kadirdir."(12)

Siz yeri; haşyet içinde, bitmiş tükenmiş; saygıyla Allah'a boyun bükmüş bir insan gibi, O'ndan meded ister gördüğünüz bir anda, semâdan yağmur indirdik. Sonra bir ihtizaz ve hareket başladı. Yerin altındaki tohumcuklar, rüşeymler başlannı çıkardı. Yeryüzü bir yeşillik ve çemen-zâr haline geldi. İşte her baharda yeri
böyle dirilten Allah, ölüleri de ayni şekilde diriltecektir. Şu kadar nebatatın haşrini her baharda size gösteren Allah Ölüleri ihya edip diriltecektir.

Evet, Allah ölüm uykusuna yatan bir sürü hevam ve haşaratı, ölmüş kupkuru ağaçlan bahar mevsiminde yeniden dirilttiği gibi sizi de, hazan mevsiminiz olan ölümle toprağa düştükten sonra bir gün gelecek tekrar diriltecektir.

"Ey insanlar eğer öldükten sonra dirilmekten kuşkuda iseniz (bilin ki) biz sizi (önce) topraktan, sonra nutfe (sperma) dan, sonra alaka (embrio)dan, sonra yaratılışı belli belirsiz bir çiğnem et parçasından yarattık ki, size (kudretimizi) açıkça gösterelim. Dilediğimizi belirtilmiş bir süreye kadar rahimlerde tutuyoruz, sonra sizi bir bebek olarak çıkarıyoruz. Sonra güç (ve kaabiliyet)inize ermeniz için (sizi büyütüyoruz), içinizden kimi (henüz çocukken öldürülüyor, kimi de ömrün en kötü çağına (ihtiyarlığa) İtiliyor ki, bilirken bir şey bilmez hâle gelsin (çocukluğundaki gibi vücutça ve akılca güçsüz bir duruma düşsün) . Yeri de kurumuş ölmüş görürsün. Fakat biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her güzel çiftten bitirir." (13)

Ayetin son kısmında da belirtildiği üzere.siz yeryüzünü hiçbirşey bitirmesi mümkün olmayan, yanmış kül gibi görürsünüz. Semâdan yağmuru sağnak sağnak indirdiğimizde bir ihtizaz, bir hareket başlar. Ve derken bitkiler boy atar. Allah, içinizi açacak manzaraları, herşeyden çift çift yaratmak suretiyle nazarınıza takdim buyurur.

"Bu böyledir. Çünkü Allah, tek gerçektir. (Her şey O'nunla varlık kazanır) ve O, ölüleri diriltir ve O, her şeyi yapabilir."(14)

Bütün bu gördüğünüz şeyler doğrudur. Çünkü1 Allah'tandır, işte ölüleri diriltecek olan da O'dur. Ve O, herşeye kadirdir. Başınızın üzerinde dönüp duran binlerce hâdiseyi tedbir ve idare eden Allah (c. c) tecellileriyle size, herşeye kadir olduğunu göstermiş oluyor.

"Ve (çünkü) o (kıyamet) saat(i) mutlaka gelecektir, onda şüphe yoktur. Ve Allah, kabirlerde olanları diriltecektir."(15)

Görüldüğü gibi kıyamet mutlaka gelecek, bunda şüphe yoktur. Ve Allah, bütün ölüleri diriltecektir.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi Cenab-ı Hak bütün bu âyetlerde haşrin nazirini evvela yeryüzünde gösterdi. Bütün bu bahar hâk ile yeksan olduktan ve toprağa gömülen tohumlar çürüdükten sonra, Cenab-ı Hak onları ikinci bir baharda yeniden nasıl diriltiyor; aynen öyle de kabirlerde çürüyen insanı da ikinci bir bahar olan haşir günü tekrar diriltecektir.

Bu açıdan mesele ister bir filozof isterse bir çoban zaviyesinden ele alınsın; Kur'ân'ın bu ikna metodundan daha üstünü gösterilemez. Efendimizin (a. s) mevzu ile alâkalı hadisleri de dahil, bütün söylenenler sadece Kur'ân-ı Kerim'in anlattıklarının tafsil ve tefsirinden ibarettir.

Kur'ân-ı Kerim haşr-i âzami enfüsi delillerle isbat ederken nazarlarımızı normo âleme çevirerek meseleye şu misallerle açıklık kazandırmaktadır: "İlkin sizi yarattığı gibi yine O'na döneceksiniz."116'

Başta sizi topraktan , nutfeden , kan pıhtısından ve bir çiğnem etten yarattığı gibi, tekrar sizin asli atomlarınızı bir araya getirip terkip yapacak ve sizi yeniden yaratacaktır.


"İnsan, bizim kendisini bir nutfe (sperma)'dan yarattığımızı görmedi mi ki, şimdi apaçık bir hasım kesildi?
Kendi yaratılışını unutarak bize bir mesel verdi: "
Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" dedi.

De ki: "Onları ilk defa yaratan diriltecek. O, her yaratmayı bilir."(17)
İlk devrin kâfiri de yirminci asrın müntehi kafiri de aynı şeyi söylüyor: Kül haline gelmiş bu kemikleri kim diriltecek?
Kur'ân onlara cevap veriyor: "Hayatı bidayette kim vermişse, yine o diri itecektir."

"O ki size yeşil ağaçtan ateş yaptı da siz ondan yakıyorsunuz."(18)

O Allah ki (c. c) damla damla içinden su damlayan ağaçtan ateş çıkarıyor. Halbuki "iki zıt yan yana gelmez, bir arada toplanmaz" prensibi muhkem bir kaidedir. Kudreti sonsuz İki zıddı bir arada cem ediyor. Arabın bildiği Merh ve Afar ağaçlarından damla damla su damlarken sürtüldüğünde ateş çıkıverir. İşte böylece kudretini gösteren Allah (c. c) hayata zıt gibi görünen çürümüş kemiklerle hayati cem eder ve insanı ikinci bir hayatla diriltir, ihya eder.

Kur'ân-ı Kerim aynı usulle en küçük atom parça ve parçacıklarından müteşekkil mikro alemi de nazarımıza verip haşri isbat eder:

"Ey insanlar , eğer Öldükten sonra dirilmekten kuşkuda iseniz (bilin ki) biz sizi (önce) topraktan, sonra nutfe (sperma) dan, sonra alaka (embrio)dan, sonra yaratılışı belli belirsiz bîr çiğnem et parçasından yarattık ki, size (kudretimizi) açıkça gösterelim. Dilediğimizi belirtilmiş bir süreye kadar rahimlerde tutuyoruz, sonra sizi bir bebek olarak çıkarıyoruz. Sonra güç (ve kaabiliyetlerinize ermeniz için (sîzi büyütüyoruz.) İçinizden kirni (henüz çocukken) öldürülüyor, kimi de ömrün en kötü çağına (ihtiyarlığa) itiliyor ki, bilirken bir şey bilmez hâle gelsin (çocukluğundaki gibi vücutça ve akılca güçsüz bir duruma düşsün). Yeri de kurumuş, Ölmüş görürsün. Fakat biz onun üzerine suyu İndirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her güzel çiftten bitirir."(19)

Eğer haşirden şüphe varsa, mahiyetinizde cereyan eden hadiseye bakıp, şu enfüsi delili tetkik edin:

Allah (c.c) başlangıçta sizi topraktan yarattı. Mâhiyet-i asliniz yer yüzünden alınan bir takım elementlerden ibarettir. Sonra karıştırılarak bir protein çorbası yapılmıştır. Bir kademe sonra yani canlılık seviyesine gelince mahiyetiniz bir damla su oldu. Hem de hor ve hakir bir su... Daha sonra bir kan pıhtısı ve derken şekilli veya şekilsiz bir çiğnem et... Bu hale geldikten sonra artık ya yaratılır veya yaratılmazsınız. Ya bir düşük olarak düşer gider ya da ahsen-İ takvim sırrına mazhar bir insan olmanız İçin mahiyetinizde bulunan tohumunuza göre bir hüviyete irca olunursunuz. Sonra onları dilediğimiz kadar ana rahminde tutarız. Bazen çocuk 3-4 aylıkken düşer; bazen altı, bazen dokuz aylıkken dünyaya gelir.

Ter ü taze bir çocuk haline getirdiğimiz sizler, daha sonra da tam kıvamına, işe yarar hale gelebilmeniz için belli bir noktaya varmaya çalışırsınız. Kiminiz vefat eder müntehaya ulaşamaz. Kiminiz de erzel-i ömre gider dayanırsınız. Belinizin , ayaklarınızın ağrıyıp başınızın büküleceği; ihtiyarlığın sizleri mağlup edip saçlarınızın ağaracağı erzel bir hayata maruz bırakılırsınız. O hale getirilirsiniz ki; herşey olduktan sonra hiçbir şey olmadığınızı anlayasınız. Çocukluktan başlar ve nihayet sakallı bir çocuk olarak göçüp gidersiniz.


DİPNOTLAR

1)Buhari. SehSaâl. 37i Müslim. AkOiye, 4;EDu Davud. Edep. B7; Tlrmlzl, Ahkâm, 11,18; Nesal, Kaîs.lS -33; lBn-i Mace, Ahkâm. 5. 2)Buharl» Enbiya, 8-84; Müslim, Cennet. 56 ; Timizi, Kıyame 3: Nesal, Cenalz, 118-119; Ahmea Bin Hanbel. 1/223, 229, 235. 253; 3 -495. 3) Ahmet Bin Hanbel 3/154. a) Buharı, Rluak.45: Müslim, Cennet 59; Nesal. Cenalz. 118. 5) Tlrmızı, Tefsir. Sure! 113-114, li Ahmea o. Hanbel, 6/61. 206, 215, 237, 252. 6) Ha'd, 2, 7)Enbiyâ, 104. B)Ahkâf. 33. 9)Kâf. 38. 10)Vâsın, 81.11}Nâziyat. 27. 12) Fussilet, 39. 13) Hâcc, 5. 14) HâcC. 6. 15) HâCC, 1. 16) AVaf, 29. 17) Yasin, 77-79,80.18) Yasin, 80, 81. 19) Hâcc, 5.


A. Nâsih
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Öteler mülahazası 2
« Posted on: 26 Nisan 2024, 08:07:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Öteler mülahazası 2 rüya tabiri,Öteler mülahazası 2 mekke canlı, Öteler mülahazası 2 kabe canlı yayın, Öteler mülahazası 2 Üç boyutlu kuran oku Öteler mülahazası 2 kuran ı kerim, Öteler mülahazası 2 peygamber kıssaları,Öteler mülahazası 2 ilitam ders soruları, Öteler mülahazası 2önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes