> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > O Namazın Özlemi ile
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: O Namazın Özlemi ile  (Okunma Sayısı 696 defa)
02 Haziran 2010, 17:03:05
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 02 Haziran 2010, 17:03:05 »



O Namazın Özlemi ile

Namaz İslam'ın en temel ibadetlerinden biri. Bunu anlamak için Kur'an'la gelen “Namaz kıl - kılınız” çağrılarına - buyruklarına bakmak ve Rasulullah'ın namazı “dinin direği” olarak tavsif eden sözünü dikkate almak yeterli.

Neden bunca önemli namaz?

Çünkü “Müslüman şahsiyetin ana dokusu”nu inşa eden bir hüviyeti var namazın.

“Müslüman şahsiyetin ana dokusu” olarak da “Allah zikri ile mutmain olmuş bir kalb”i görmek gerekiyor.

Müslümanın bütün çabası, o kalbi kıvama ulaşmaktır.

Yaratılışın gayesi olan ubudiyyetin en diri hali, kalbin Allah zikri ile doymasıdır.

“Allah bes, baki heves! Allah var, gerisi boş!”

Şu söylenebilir: Bütün ibadetler, şekli nizamları bir yana, özde, kişinin kalbini Allah zikri ile doyurma gayesi taşır. İnsan şahsiyetini O'nunla birliktelik idraki istikametinde inşayı hedefler. Çünkü her şey o idrake bağlıdır. O idraki çekip alırsanız ibadetlerin içinden, geriye eğilip kalkmalar, aç kalmalar, etler, kanlar ya da seyahatler kalır... İçi boşalır ibadet diye yapılanların. Ancak “Durdum divanına” idraki içinde ve en diri ruh hali ile yapılabilirse, ibadet ibadet olur.

İş sonunda gelip, emanet olarak verilen ömrün içini doldurmaya dayanıyor. Bütün zamanların dokusunu, insana hem Sonsuz bir Kudret'e dayanıp güvenme ve hem de O'nun murakabesi altında bulunma hissi veren  “Allah'la birliktelik idraki” içinde yaşama disiplinine...

Bunu her yaşanan günü düzenleyen namazla yapmamızı istiyor Yaratan, haftalık Cuma muhasebeleriyle, Ramazan'ın bir aylık özel ibadet imbiği ile, Hacc'ın ömürlük hesaplaşmalarıyla...

Namaz günlük bir tarama insan hayatı için, Yaratıcı ile ilişkinin dozunu ölçen...

Öyle anlaşılacak ki, namaz namaz olsun, namazın içi dolsun.

Rasullulah Efendimiz, beş vakit namazı, evin önünden geçen ve günde beş kere içine girip arınılan bir ırmağa benzetiyor...

Günde beş kere Huzur'a durmak ama arınmamak!

Arınmıyorsan, namaz ırmağına gerçekten dalmıyorsun demektir. Irmakla bütünleşmeden arınılmaz ki... Irmağın serinliği taa yüreğine ulaşmadan serinlik duygusu yaşayamazsın ki...

Namazın rükünleri, taa hazırlık safhasından başlayarak idrak ile icra edilirse, elinden tutar insanı, ırmakla bütünleştirir.

Hadesten taharet... Yani manevi kirlerden arınma... Abdest, gusül bunu sağlıyor insana... Bu bir kalbi arınma iradesi öncelikle... Abdest, görünür bir kiri temizlemiyor üzerimizden... Kalbi bir hazırlık yapıyor: Oraya, Huzur'a kalbde bir kir var mı, ona bakılmadan gidilmez, demek bu. Kir, Rasulullah Efendimiz'in ifadeleriyle “kalbdeki günah kalıntısı” demek... Demek, Huzur'a çıkmadan önce, en azından kalbdeki günah kalıntılarından arınma (tevbe) iradesi oluşacak... “Rabbim, günde beş kere Huzuruna çıkıyorum ve yüreğim kapkara” diye diye kaç kere çıkabiliriz Rabbimizin Huzuruna? Abdest alırken sular, yüreğimize yüreğimize akmalı onun için... Ve manevi kirlerden arınmış olmak anlamına “abdestli olmak” zaman içinde bir hayat tarzına dönüşmeli.

Temizliğin ikinci merhalesi, üst – baş ve namaz kılınacak yer temizliği anlamına “necis olan şeylerden arınma” olarak belirlenmiş. Maddi bir kirin de farkında olacak insan Yüce Huzur'a çıkarken... İçten dışa, dıştan içe külli bir arınma duygusu yaşayacak.

Sonra bir giyim disiplini içine girecek.

Sonra kıblesini bulacak... Yöneldiği yönün farkında olacak... Evet, içinizdeki kıble gerçekten Rabbinize dönükse, nereye dönerseniz dönün Rabbinizin Zatı oradadır. İçinizle kıbleniz O'nun Zatında birleşecek. Bir kıble yoğunlaşması yaşayacaksınız. Akan zaman içinde oluşması muhtemel yön kaymalarından kurtulacaksınız. Çizgi kaymaları olmayacak... Kıble, bütün yönelişlerin içinden taa O'nu bulma, O'na yönelme çabası olarak rekzolacak içinize...  Divana durmak, ancak doğru, müstakar, zorlamalarla, savrulmalarla yalpalamayan kıble şuuru ile mümkün...

Sonra vakit hassasiyeti... Namaz, günü tarıyor insanı Rabbe kulluk kıvamında tutmak için... Sabah'la hergün yeniden dünyaya gelip “andı tazeleme” başlıyor, sonra günün öğle durağında, ikindi durağında, akşam durağında Huzur'a varıp “bana verdiğin ömrü yaşıyorum ve ahdimde duruyorum” diyorsunuz. Yatsı ile “Müslüman Saati” geceyle ve yarı hayata veda anlamına gelen uyku ile buluşurken, gene Huzur'da duruyor ve günün icmalini yapıyorsunuz. “Rabbim, bana sabahı verdin, akşama çıkardın ve ben Seninleyim. Kalbim Seninle.. Ahdimi bozmadım ve emaneti sunacak bir hazırlıkla geldim Huzuruna...”

Sonra niyet... Yapılan her işin özü, iliği, gaye temerküzü, teksifi... Her hazırlık tamam ve Huzur'a girmeye hazır bir insan... Dünyadan başını almış, kurtarmış ve gelmiş... Kendisi için “İnna lillahi ve inna ileyhi raciun” diyecek bir yürek kıvamında... Vaktini biliyor, kıblesini biliyor ve “Durdum divanına, uydum Kur'anına, cümle melekler şahit olsun, hem dinime, hem imanıma... Yönüm Kıble'ye, Kıblem Kabe'ye rniyet ettim... ” diyor... Senin için geldim diyor, Sen içimdesin diyor, Senin için daha böyle binlerce, onbinlerce vakit geleceğim diyor... Ne zaman çağırırsan geleceğim. Çünkü Ben Sana aitim ve Sana döneceğim diyor. Niyet bir dünya - ahiret sınırında durmak gibi bir şey. Her şeyi bir şey için terketmek... İbadet için, Yaradan'a arz-ı ubudiyyet için...

Sonra dünyanın en yüce bilgisi seslendiriliyor.

“Allahü ekber!”

Mutlak yüceliğin, en yüce yüceliğin Kainatın Yaratıcısına tahsisi bu...

Bir yeni iklimdesin bunu söylediğinde...

Allahüekber!

Günde beş vakit onlarca kere dillere vird olan bu söz yüreğini yoğuruyor bir yücelik terbiyesi ile... Günün kıvrımlarında sırf bu tekbiri yaşamak bile başka bir insan yapar insanı... Bunu dedikten sonra, bütün yüceliklerin izafi - göreceli kaldığı bir alan haline geliyor hayat... Her şey; her şey, bütün kudretler, O Kudret'in lütfuyla var olan, ondan can alan nisbi yücelikler haline geliyor. Yüreğine “Allahüekber” bilincini yükleyen inanç adamını alçaltmak mümkün müdür?

“Allahü ekber!” Bir can arzı bu, Rabbin Huzuruna... La havle vela kuvvete illa billah! Kudret Seninle Rabbim, Senin elinde... Dilediğini aziz eylersin, dilediği zelil... Kaç Fir'avn'ın burnu sürtüldü, kaç Nemrud'un gururu yerle bir oldu, kaç Ad, kaç Semud hak ile yeksan oldu Senin Yüceliğine meydan okuyup, başkaldırı belasının anaforunda savrulurken...

Kıyam!

Namazı ikame...

Namaz inanç adamını dimdik durduran bir ibadet... Her an adanışa hazır bir yürek var Huzurunda Rabbim. Buyruğuna muntazırım...

Senin için ayaktayım, Senin için eğilirim, Senin için başımı yere koyarım... Sana en yakın olmak secdelere baş koymakta ise eğer...

Tekbirler, tesbihler, tehliller Senin için.

Hamd Senin için...

Sensin alemlerin Rabbi...

Sen Rahman, sen Rahim...

 Mülk Senin. Din günü Senin.

Ancak Sana kulluk edilir, yardım Senden istenir ancak... Doğru yol Sana dualarla bulunur ancak...

Sana Senin kelamınla konuşuyorum, benim dilim yetmez Rabbim... Kur'an'dan bana öğrettiklerinle ulaşmak istiyorum Sana... Bana Sana hitab etmeyi de Sen öğrettin. Huzuruna durmayı Sen öğrettin, o daveti Sen yaptın...

Rabbin divanında günde beş kere... Son nefese kadar...

Her duruşta yoğruluş, yeniden inşa oluş...   

Nisyana, gaflete fırsat verilmemeli...

“Aradan çıkarma” duyguları yanaşmamalı namazın yanına... Her rükün, hakkı olan zamanı ve duruluğu almalı onu icra edenden... Kıyam kıyam gibi olmalı, rüku rüku gibi, secde secde gibi... Kıraat kıraat gibi... Doya doya yaşanmalı her rükün... Secdeye doymalı insan, kıyama, rükua, Kur'an'a...

Sakin, duru, deruni, ruhani, seçilmiş bir zaman, adanmış bir ömrün katresi gibi sunulmuş bir zaman olmalı namaz zamanı...

Ve sonunda, en küçük dokularına kadar Namaz ruhaniyeti sinmiş, yani “Hakkın Divanında” yaşanıyor bilinci yüklenmiş bir hayata ulaşmalı namazın öncülük ettiği tüm yollar...

Bunun için namaz alışkanlık haline gelmemeli... Her vakti, her rek'atı, her rüknü diri diri –  doya doya yaşanan bir namaz arayışı esas olmalı.

Namazlarını ihmaller, unutkanlıklar, dalışlar, şuurdan kopuşlar arasında  kılmış ve üzerlerine “yazıklar olsun” damgası vurulmuş “musalliler – namaz kılanlar”dan olmamak için canhıraş bir gayret esas olmalı.         

Kötülüklerle aramıza set oluşturacak namazlar kılmalıyız.

Yardım dileğine vesile olması için Allah tealaya sunulacak namazlar.

Gözlere nur olacak namazlar.

Huşu ve haşyet yüklü namazlar.

Ve kalbe zikrullahın itmi'nanını, huzurunu, doyumunu, kudretini taşıyacak namazlar...

Bütün çabası  “Namazdan mutmain bir gönülle ayrılabilmek” olacak mü'minin...

Namaza öyle girecek, namazı öyle yaşayacak ve namazın meyvesi “kalbi huzur” olacak...

Kalbi Yaratan “Kalbin huzuru ancak Allah'ın zikri ile olur” buyuruyorsa, ve namaz, her şeyiyle zikirden ibaretse, o zaman, namazları zikir haline getirme cehdi, mü'min için günlük hayatın en temel hassasiyeti olacak.

İçimizde böyle bir namazın hasreti varsa, iyi bir noktadayız demektir. Öyleyse o namazı aramaya, yüreğimize o namazın şavkını düşürmek için gayret göstermeye  ve bir gün bir namazdan o itmi'nan duygusu ile çıkıncaya kadar namazlarımıza emek vermeye devam etmeliyiz.

İçi boşalmış namazlarla Huzuruna gelmekten koru bizleri Rabbim.

Kıblelerimizi, niyetlerimizi, kıyamlarımızı, kıraatlerimizi, rüku ve secdelerimizi koru Rabbim...

Kalblerimizi koru...

Namazlarımızı hep Sana varan yollar eyle... ¸

 Bütün ibadetler, şekli nizamları bir yana, özde, kişinin kalbini Allah zikri ile doyurma gayesi taşır. İnsan şahsiyeti...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: O Namazın Özlemi ile
« Posted on: 26 Nisan 2024, 13:48:31 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: O Namazın Özlemi ile rüya tabiri,O Namazın Özlemi ile mekke canlı, O Namazın Özlemi ile kabe canlı yayın, O Namazın Özlemi ile Üç boyutlu kuran oku O Namazın Özlemi ile kuran ı kerim, O Namazın Özlemi ile peygamber kıssaları,O Namazın Özlemi ile ilitam ders soruları, O Namazın Özlemi ileönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes