> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı  (Okunma Sayısı 545 defa)
26 Eylül 2010, 11:29:26
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 26 Eylül 2010, 11:29:26 »



Ne kalırdı ki senden geriye, duan olmasaydı?


İncinin ışıktan uzaklığın beşiğinde belenmesi gibi, dua da Rabbinden uzak kalışının gurbetinde bestelenir. O’na sonsuz uzaklığının kuytusunda O’nun sana sonsuz yakınlığını fısıldaması, dua incisine rahimlik eder.

Bir şahdamarı yakınlığından emzirilir dua.
Öyle yakındır ki Rabbin sana, rahmetinin sana yakınlığını senin kendine yakınlığınla anlatır.
Şahdamarı sende senden içeri olan, teninden de beri olan değil midir?
Öyle bir yakınlıktır ki bu insanın kendisini çağırmasına benzer yahut kendisinden bir şey istemesine.

Kendisini çağıran kendisine kendi çağrısından önce cevap verir.

Kendisinden bir şey isteyen de kendisinden istediğini baştan kabul etmiştir ki öyle ister.

İşte o sonsuz uzaklık sadefinde, o uçsuz bucaksız gurbet denizinin dibinde,
Rabbini çağırmayı kendi kendine seslenmek kadar elle dokunulur hissetmelisin parmak uçlarında. Rabbinden istemeyi kendinden istekte bulunmak kadar gözle görülür bir inci eylemelisin dudaklarının sıcağında.

Garip değil mi?
İnci karanlıkta büyüdüğü halde, ışığa eşsiz bir pırıltı katmaya hazırdır.
Seni de şaşırtmaz mı,
incinin ıssızlıkta ve sessizlikte boy attığı halde birden varlığın merkezine oturması?
Öylesine bir incidir işte dua.
Sakin ve sarsıcı.
Suskun ve konuşkan. Nazlı ve sokulgan.
Uzaklığın çocuğu ve yakınlıkların anası.

Öyle önceliklidir ki dua, teninde açık yaralar bırakır Rabbin ki, o sancılardan dua gülleri büyütesin. Aczinle sonsuz kudretine susamanı ister.
Fakrınla nihayetsiz rahmetine acıkmanı diler.
Kendini kendine yeter sanman, önce duayı elinden alıyor ve sonsuz fakirleştirir seni.

Kendini susuz ve tok sanman, O’na yakarma iştahını giderir, O’na kulluk hevesinden yoksun bırakır seni. Öyle hatırlıdır ki yakarışın, seni rahmetinin eşiğine gözü yaşlı, boynu bükük halde getirecek günah ve pişmanlıklarını, rahmetinin eşiğine başvurmaktan geri durduracak sevap ve hatasızlığından daha çok el üstünde tutar Rabbin.
Öyle tatlıdır ki yalvarışın, seni aff ve mağfiretinin dergâhında ağlatıp sızlatan unutuşlarını ve sürçmelerini, lütuf ve bağışına muhtaç olmayacakmışsın gibi müstağni kılan susturan itaatlerinden daha çok sever Rabbin.

Yeter ki bu toprak kabın içinden yakarış türküleri yükselsin.
Yeter ki suskun ve soğuk dudaklar dua dua söze gelip ısınsın. Yeter ki bu küskün ve dargın yüze ümitten çiçekler dokunsun.
Yeter ki çamurdan bedene sahici bir nefes s/insin.
Yeter ki bu boş avuçlarda dua dua kelebekler kanatlansın. Yeter ki bu varlık sadefinden dua incileri dökülsün.

Bu varlık sadefini o inciyi içinde taşımak için giyindin.
Bu dünya seferine o inciyi içinden taşırmak için soyundun.
Dudağının her kıpırtısında, dilinin damağına her dokunuşunda nice incileri kıymetsiz kılan bir kıymet kazanır bu toprak bedenin.

Göğsünün her daralışında, tereddütlerinin her kımıldanışında, incecik sızılarının nefes nefes söylenmesinde, yanında, yakınında, kendine olan yakınlıktan da beride bir yakınlıkla Rabbinin rahmetinin eşiğinde bulursun kendini.
Nefesine bürüdüğün her sızlayışta seni hemen işiten Semi’ ismiyle tanırsın O’nu.

Kalbinin kimselere söylenmez, söylense de önemsenmez her hüznüyle seni her daim önemseyen Hakîm ismiyle varırsın huzuruna O’nun.
Hata ve kusurların seni ezip mahcubiyet ateşinde yaktıkça, en sessiz iç çekişlerini ciddiye alan, ayıplamadan bağışlayan, sonra hiç yüze vurmayan, asla başa kakmayan, severek affeden, affettiği için adeta sevinen Afuvv isminin serinliğinde bulursun O’nu.

En mahrem sırlarını paylaşan, en utanç verici ayıplarını şefkatiyle örtüp saklayan, en yüz kızartıcı suçlarını sonsuz anlayışının kucağında eriten Rahîm isminin eşiğine dökersin eteğindeki taşları.

Nasılsa bir gün bu sadefin, bu toprak bedenin elleri çözülecek, hücreleri dağılacak, dudakları eriyecek değil mi? Öyleyse, hiç durmadan içindeki dua incisini büyütüp O’nun rahmetinin deryasına savur.

Elsin sen, el; varlığın sadece bir avuç içi.
Ellerin var sadece, bir de elindekiler;
elindekiler bir bir elinden kaydığı gibi, elin de elinde kalmayacak ki…

Semaya doğru açılan, varlığını duanın ayâsında toplayıp söz söz yakaran Sensin.
Başka bir şey değilsin; başkaca önemli değilsin ki.

Başkalarının sen yokken, sen kendi yokluğunu bilmezken, varlığın hasretini bile çekmezken ettiği “evlat duası”nın kabul edilmişliğisin.
Bir duanın ete kemiğe bürünmüş halisin.

Baştan ayağa, tepeden tırnağa, hece hece, hücre hücre duasın.
Duasın sadece, sadece duasın..
Annen duadır.
Beşiğin duadır.
Ninnin duadır.
Servetin duadır.
Mirasın da dua..

Ne kalırdı ki senden geriye, duan olmasaydı?


Senai Demirci
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı
« Posted on: 29 Mart 2024, 16:43:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı rüya tabiri,Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı mekke canlı, Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı kabe canlı yayın, Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı Üç boyutlu kuran oku Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı kuran ı kerim, Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı peygamber kıssaları,Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydı ilitam ders soruları, Ne kalırdı ki senden geriye duan olmasaydıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes