> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Namazda Huşu
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Namazda Huşu  (Okunma Sayısı 900 defa)
03 Haziran 2010, 14:41:32
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 03 Haziran 2010, 14:41:32 »



Namazda Huşû

Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerimde Bakara Suresinin 45. ayetinde sabır ve namazla Allah’tan yardım istememiz emredilmekte, devamında namazın huşu içerisinde olanlardan başkasına ağır geleceği ifade edilerek: “Sabır ve namazla Allah’tan yardım dileyin. Şüphesiz namaz, huşu içerisinde bulunanlardan başkasına ağır gelir” buyrulmaktadır.

Müminûn suresinin ilk ayetlerinde ise kurtuluşa erecek olan müminlerin bir takım vasıfları sayılmakta, bunlardan ilkinin namazlarını huşu içerisinde kılanlar olduğu bildirilmektedir: “Müminler kurtuluşa ermişlerdir. Onlar namazlarını huşu içerisinde kılarlar.” (Müminûn, 1-2)

Namazın kıyam, kıraat, rüku ve sücut gibi dış organlarla yerine getirilmesi gerekli olan farzları bulunduğu gibi, huşu, huzû ve ihlas gibi kalbe ait bir takım özellikleri de bulunmaktadır. Nitekim yukarıdaki ayetler bunu ifade etmektedir.

Huşû, sözlükte insanın kendisini üstün görmemesi, alçak gönüllülük, tevazu, kalbin yumuşaklığı, inceliği, daima Allah’tan korkup ona karşı saygıyla dolması gibi manalara gelir. Namazda huşû demek; namaz kılarken insanın, kalbini dünya sevgisi ve meşgalelerinden uzak tutarak Allah’a bağlaması, kendisini tam manasıyla namaza vermesi, namazın dışındaki her şeyi unutması, zihni ve kalbi sadece namaza teksif etmesidir.

Namazlarını huşû içerisinde kılanlar Allah’ın huzurunda bulunmanın, bütün benlikleriyle O’na yönelmenin hazzını tadarlar, bundan büyük bir zevk alırlar, dünyanın gam ve kederinden, sıkıntı ve eleminden kurtularak sükuna ererler, büyük bir rahatlık ve ferahlık duyarlar. Kalplerinde hissettikleri bu ferahlık, huzur ve sükun bütün vücutlarını kaplar. İbadetlerinde ve namazlarında sadece Allah’ı düşünürler, zihinlerindeki bütün meşguliyetler silinir. Gönülleri sadece Rablerine bağlanır. İnsan canı sıkıldığı, bunaldığı zaman ibadete sarılır, namaza yönelirse ruhu açılır, sıkıntısı gider, içi rahatlar. Peygamber efendimiz namazla meşgul olduğu zaman dinlenir, içindeki gam, keder, tasa gider huzura kavuşurdu. Onun için içinde bir sıkıntı hissettiği zaman hemen namaza kalkarak Allah’a sığınır, “Gözümün aydınlığı namazdadır” derdi. Biz de öyle yapmalıyız. Şair Vehbi ne güzel söylemiş:

Yüzünü sür o ulu dergaha

Kıl huşû ile niyaz Allah’a.

Kalbin huşû içerisinde olması diğer organlara da tesir eder, bunun eseri diğer organlarda da görülür. Nitekim Peygamber efendimiz, namaz kılarken sakalıyla oynayan birini görünce: “Bunun kalbi huşû içerisinde olsa idi organları da huşû içerisinde olurdu” buyurmuştur. (Sübülü’s-selam, I, 147)

Huşû ibadetlerimizi anlamlı kılar, huşû namazın ruhudur. Huşûsuz kılınan namaz da sahih olur, fakat huşû ile kılınan namazın sevabı daha fazla olur. Kur’an-ı Kerimde Peygamber efendimize hitaben: “Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da usulüne uygun şekilde kıl. Çünkü bu şekilde kılınan namaz insanı her türlü fenalık ve kötülükten alıkoyar” (Ankebût, 45) buyrulmuştur. Ayetin sırrının tecelli etmesi, namazın zahirî farzlarından başka, huşû, huzû ve ihlas gibi kalbî hususların da yerine getirilmesine bağlıdır.

Namazı huşû içerisinde kılanlar denilince hiç şüphesiz ilk akla gelen Peygamber efendimiz olur. Peygamber efendimiz namazlarını son derece huşû ve huzû içerisinde kılar, her hususta olduğu gibi bu hususta da ümmetine örnek olurdu. Onun namazından bahseden sahabiler şöyle diyorlar: “Resulullah namaz kılarken (Allah’ın huzurunda bulunmaktan dolayı) göğsünden, dönmekte olan değirmen taşının veya kaynamakta olan tencerenin sesi gibi ses işitilirdi.” (Ebu Davud, Salat, 156)

Fiiliyle ümmetine örnek olan Peygamber efendimiz sözleriyle de onları namazlarını huşû içerisinde kılmaya teşvik ederdi. Hadis-i şeriflerinde şöyle buyururmuştur:

“Yüce Allah beş vakit namazı farz kıldı. Kim güzelce abdest alıp namazları vakitlerinde kılar, huşû ve rukûunu tam yaparsa, Allah’ın onu bağışlayacağına dair vaadi vardır. Böyle yapmayan kimse için ise Allah’ın bir vadi yoktur; dilerse onu bağışlar, isterse azap eder.” (Ebu Davud, Salat, 9)

“Bir müslüman namaz vakti girince güzelce abdest alır, huşû içerisinde rukuunu tam yaparak namazını kılarsa, büyük günah işlemediği müddetçe, geçmiş küçük günahlarına kefaret olur. Bu ömür boyunca böyle devam eder.” (Müslim, Taharet, 7).

Görüldüğü gibi adabına uygun bir şekilde huşû içerisinde kılınan beş vakit namaz, vakit aralarında işlenen küçük günahlara kefaret olmaktadır. Büyük günahlara gelince, onlar için ayrıca tevbe edilmesi gerekir.

İhlas ve huşû kalple ilgili özellikler olup namaz ve diğer ibadetlerde çok önemlidir. Namazda ihlas ve huşûdan uzak olan kimse, onun diğer şartlarına da riayet etmez, eksik yapar. Nitekim Peygamber efendimiz bir defa ashabına kötü davranışlardan ve hırsızlıktan bahsederken:

“- Hırsızlığın en kötüsü kişinin namazından çalmasıdır” buyurdu. Bunun üzerine onlar:

“- Ya Resûlellah, kişi namazından nasıl çalar?” diye sordular. Efendimiz şu cevabı verdi:

“- Rükûsunu ve secdelerini tamamlamaz, yani namazını adap ve erkanına riayet ederek kılmaz.” (Muvatta, Kasru’s-salât, 72)

İslam büyükleri de namazda huşûa büyük önem verirler, namazlarını tam bir huşû içerisinde kılarlar, böylece kendilerinden sonra gelenlere örnek olurlardı. “Bir defa ensardan biri harp esnasında namaz kılarken üç defa oklara hedef olmuş, fakat namazını bozmamıştı. Onun Kuran okurken duyduğu zevk, okların verdiği azaba galip gelmişti.”1

Hz. Ali’nin Namazı

Rivayet edildiğine göre Hz. Ali namaz vakti gelince yüzünün rengi sararır, titremeye başlardı. Kendisine:

“- Ey müminlerin emiri ne oluyor sana?” denilince:

“- Allah’ın yere, göklere ve dağlara arzedip kabul etmedikleri ve insanın kabullendiği emanetin ifası vakti geldi. Korkum bu emaneti gereği gibi yerine getirememektir.” derdi.2

Hz. Ali bu sözü ile Ahzab suresinin 72. ayetine işaret ediyordu. Ayetin anlamı şöyledir: “Şüphesiz ki biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, sorumluluğundan korktular. Onu insan yüklendi. Şüphesiz ki o çok zalim ve çok cahildir.”

Emanetin bir çok anlamı vardır. Burada söz konusu olan işlenmesinde sevap, terk edilmesinde azap olan ibadet ve benzeri sorumluluklardır. Sorumluluk insanlara mahsus bir meziyettir, diğer yaratıklar için söz konusu değildir.

İmam Azam’ın Namazı

Diğer İslam büyükleri gibi İmam Azam da ibadetlerini huşû ile ifa eder, namazını huşû içerisinde kılardı. Biri İmam-ı Azam’a gelerek:

“- Ya İmam, ben namazlarımı huşû içerisinde kılamıyorum. Namazda iken develerimi otlatıyor, onlarla ilgileniyorum. Oysa siz benden daha zenginsiniz. Peki siz ibadet zevkine nasıl erişiyor, ibadetlerinizi huşû içerinde nasıl yapıyorsunuz?” diye sormuş.

İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretleri şöyle cevap vermişler:

“- Ben develerimi kalbime bağlamam ki, ahıra bağlarım...”

Peki namazda huşûu nasıl elde edeceğiz? Hoca Bahaeddin Nakşibend Hazretleri (ö.791/1389) namazda huşû elde etmek için şu dört şartın yerine getirilmesi gerektiğini söyler:

1 - Helal lokma,

2 - Allah’ın huzuruna çıkacağı şuuruyla abdesti dikkatlice almak,

3 - İftitah tekbiri getirirken Allah’ın huzurunda olduğunu hissetmek,

4 - Namaz dışında  da namazdaymış gibi hareket etmeye çalışmak.

Diğer İbadetlerde Huşû

Kalbi huşû içerisinde olmayan insan ibadetlerinden zevk almaz. Huşû hem ibadetlerin değerini artırır, hem de insana ibadetlerinin zevkini tattırır. Onun için huşû sadece namaza mahsus değildir, diğer ibadetlerde de söz konusudur. Peygamber efendimiz ibadet ve bütün davranışlarında huşû içerisinde bulunur, dualarında huşûdan mahrum kalpten Allah’a sığınırdı. Efendimiz şöyle dua ederdi: “Allahım! Huşû içerisinde bulunmayan kalpten, kabul olmayan duadan, doymayan nefisten ve faydasız ilimden sana sığınırım.”3

Huşû ve ihlasla ibadet yapmak, hadisi şerifte belirtilen ihsan derecesine yükselmek demektir. Peygamber efendimize ihsanın ne olduğu sorulunca şöyle cevap vermiştir: “Allah’ı görüyormuş gibi ibadet etmendir, sen her ne kadar O’nu göremiyorsan da O seni görüyor.” Demek ki ihsan, dünyevi duygulardan sıyrılarak sanki Allah’ı görüyormuş gibi ibadet etmektir. Buna Kuran’da da işaretler vardı. Yüce Rabbimiz şöyle buyurur: “Çok güçlü ve çok merhametli olan Allah’a güven. O, namaza kalktığın zaman seni görüyor.” (Şuara, 217-218)

“Ey Muhammed! Ne işte bulunursan bulun, Kuran’dan ne okursan oku, ve siz ne iş yaparsanız yapın, ona daldığınız anda sizi mutlaka görürüz.” (Yunus, 61)

Huşû genellikle ihlas gibi kalple ilgili bir iştir. Nitekim Kuran-ı Kerimde: “İman edenlerin kalplerinin Allah’ı zikretmek için huşû içerisinde bulunmaları ve ondan inecek gerçeğe içten bağlanmaları zamanı hâlâ gelmedi mi?” (Hadid, 16) buyrulmuştur. Hazreti Ali de: “el-Huşû’u fil-kalb: Huşû kalptedir” demiştir.4

Ashaptan Huzeyfe, dininizden ilk kaybedeceğiniz şeyin huşû olduğunu, Sehl b. Abdullah da huşû sahibi olan kimseye şeytanın yanaşamayacağını, söylemiştir.5

Mutlu Bir Olay

Ferîdüddin Attar’ın “Tezkiretü’l-evliya” isimli eserinde naklettiğine göre bu âyet-i kerime Horasan’da yetişmiş olan meşhur sûfî Fudayl b. Iyaz’ın (ö.194/809) gaflet uykusundan kurtulup hak yola girmesine sebep olmuştur. Şöyle ki; Fudayl önceleri yollardan gelip geçen kervanları soyan haramilerin/haydutların, yol kesenlerin başı idi. Haramiler, gelip geçen kervanlardan soydukları malları Fudayl’e getirirlerdi, aralarında o taksim ederdi. Bir gün yine bir kervan geliyordu. Fuda...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Namazda Huşu
« Posted on: 25 Nisan 2024, 08:28:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Namazda Huşu rüya tabiri,Namazda Huşu mekke canlı, Namazda Huşu kabe canlı yayın, Namazda Huşu Üç boyutlu kuran oku Namazda Huşu kuran ı kerim, Namazda Huşu peygamber kıssaları,Namazda Huşu ilitam ders soruları, Namazda Huşuönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes