๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 17 Ekim 2010, 14:56:42



Konu Başlığı: Namaz kılmaya vakit yok mu?
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 17 Ekim 2010, 14:56:42
Namaz Kılmaya Vakit Yok mu?




Annemız uyarır:

"Kızım akşam namazını kıldın mı?"

"Hayır, dersten fırsat bulamadım"

"Dizi filmin bitmesini bekledim."

"Arkadaşımla sohbete dalmışız."

Babamız hatırlatır:

"Oğlum yatsı namazını kıldın mı?"

"Hayır, çok yorgunum, kımıldayacak mecalim yok."

"Şu maç da bitmedi bir türlü?"

''Yarin o kadar önemli bir sınavım var ki..."

İşte sıradan birkaç bahane. Herkes kendine göre bol bol uydurur bu bahaneleri...

Babanın da ihmali hazırdır:

"Bir oraya koş, bir buraya koş, fırsat mı kalıyor Namaza?"

"Geçim derdi işte, didinip duruyoruz, benim yemek yemeğe bile vaktim yok/'

"Haberleri de kaçırmamak lâzım. Memlekette ne olup bitiyor, bilmek lâzım../'

Dert küpü olan babalar, dünyayı sırtlarında taşıyormuş gibi namazı hep geriye bırakırlar.

Anneler mi?

Onların zaten işleri bitmez hiçbir zaman...

"Akşama kadar çamaşır, bulaşık, temizlik, birini bitir öbürüne koş."

"Komşulardan başımı alamıyorum ki, sohbet gittikçe koyulaşıyor."

"Bu TV'lere de bu kadar çekici programları niye koyarlar ki..."

Her kesimin ve herkesin kendine göre sürü sepet sonu gelmez bahaneleri vardır.

İnsan bu dünyaya sadece çalışıp çabalamak için mi geldi dersiniz?

Gününü gün yapacak, anlık ve günlük yaşayacak, istediği gibi hareket edecek, ondan sonra da bu dünyadan göçüp gidecek?

Olur mu böyle şey?

Bütün bunları en iyi şekilde serçe kuşu da yapıyor. Serçenin tek işi vardır: uçar, konar, gezer, tozar, kursağını doyurur, akşam olunca da yuvasına döner.

İnsan öyle mi?

Günlük işlerini bitirince, karnım doyurunca görevi ni yapmış mı olur?

Tabiî ki hayır!

Onun sonsuz bir geleceği, Ölüm sonrası gibi bitmez tükenmez bir hayatı var. Orayı ihmal edemez.

Orası için hazırlık yapmalı. Dünyasını yaparken âhiretini   yıkmamalı. Beden sel ihtiyaçlarını karşılarken ruh sal ihtiyaçlarını göz ardı etme­meli. Yoksa ce bi dolarken, eli boş olarak gider öbür tara fa..

***

Acaba sade ce dünya için mi yaratılmış sın ki, bütün vaktini dünyaya veriyorsun?

Dünya meş guliyetleri de diğin şeyler ise, çoğu seni ilgilendirmeyen, boş yere karıştığın ve karıştırdığın anlamsız meşguliyet olmasın.

Sana en çok lâzım olanı bırakıp, güya binler sene ömrün varmış gibi en gereksiz şeylerle vaktini geçiriyorsun.

 Meselâ Satürn gezegeni etrafındaki halkalar nasıl I oluşmuş, Amerikan tavukları ne kadardır diye değer siz şeylerle değerli ömrünü geçiriyorsun. Güya gökbilimciliğinden ve istatistikten söz ediyorsun...





(Yirmi birinci Söz'den)

 Yazar: Mehmed Paksu