> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Merhamet ölümüne karşı koymaktır
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Merhamet ölümüne karşı koymaktır  (Okunma Sayısı 965 defa)
14 Temmuz 2010, 15:59:20
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 14 Temmuz 2010, 15:59:20 »



Merhamet ölümüne karşı koymaktır.


Aslında anlatılamaz hiçbir şekilde, ama merhamet deyince “annelerin” yüreklerindeki o sımsıcak, o yerine hiçbir şey konulamaz, değiştirilemez duygu beliriverir birden Yavrusunu içinde ilk hissettiği andan itibaren, niteliği henüz “varlıkla yokluk” arasında gidip gelen bir canlıya karşı hissedilen bir duygudur
Kalbini ve bedenindeki tüm hücreleri güneş gibi kaplayan bir sıcaklığın adıdır bu
Merhamettir adı, en değerli varlığı olan “varlığını,” yani canını feda ettirecek kadar keskin bir histir
Merhamet, canlı farkı gözetmez Çünkü hayattır merhamet ve bu yüzden Hayy isminin tecelli ettiği bütün varlıklarda görmek mümkündür ve tüm varlıklara sarf edilesi bir duygudur
Dişi kuşlar bir düşman yaklaştığı zaman yaralı taklidi yaparak düşmanı kendilerine çeker, yavrularını korumaya alırlar Bütün varlıklarını tehlikeye atarak Canına can olan o minik yavrularını korumak için iradesinin ve gücünün asla yetemeyeceği canlılara, belki de yem ederler kendilerini
Merhamet işte, ölümüne karşı koymaktır
***
Hani iki kadın çıkmış huzurlarına bir zat-ı âlinin, küçük bir çocuk yüzünden Biri demiş ki, “Benimdir o çocuk,” diğeri demiş “Hayır yalan söylüyor, asıl benimdir” diye…
Şöyle buyurmuş huzurlarına çıktığı zat, “Madem öyle, bölelim ortadan ikiye, yarısı senin olsun, yarısı senin…”
“Hayır!” diye haykırmış kadınlardan biri, kapanmış zatın ayaklarına, “Hayır hayır! Sakın yapma! Peki, kabul ediyorum, onun olsun bu çocuk” diye yalvarmış âli himmet zata ağlaya ağlaya… Zat anlamış hakikati, “Senindir bu çocuk, doğru söylersin” diye vermiş evlâdını kadının kucağına
Hani merhametmiş ya adı, yavrusunun canı için, yavrusundan bile vazgeçirecek bir duygunun içteki yangınıymış

Fedakârlıkmış merhamet
***
Yoldan geçerken gördüğü, kaldırımın bir köşesinde sessizce ve “kimsesizce” oturan yaşlı amcayı yol boyunca unutamayan küçük bir çocuğun, ailesiyle birlikte girdiği o şâşâalı alışveriş merkezinde, kendini suçlu ve sorumlu hissetmesi de merhametin bir yansıması olsa gerektir Dev raflardan zihnine kazınan o yaşlı amca için bir şeyler seçip sepete koyması, merhametin küçücük ellerinde şekillenmiş halidir Tüm samimiyetiyle ve tüm içtenliğiyle yaptığı için huzurla yapar ki, bu samimiyet, küçük diye sanılan o çocukların pek çok “büyük insana” bedel gelen büyük bir ruha sahip olduğunu gösterir bizlere

Birine merhamet etmek, sizi yolunuza gitmekten alıkoyar, o kişiyi “esirgemeniz” gerektiğini size hatırlatır, sorumluluğunuzu yerine getirmeye çağırır “Haydi” der içinizdeki o ses; “Bir şeyler yapmayacak mısın? İnsan olduğunu unutma sakın, haydi uzat kalbini…” Eğer bunu yapmıyorsanız, o kişiye sadece acımış, ona üzülmüş olursunuz, ama merhamet etmiş sayılmazsınız
Başkalarının iyiliğini isteme arzusudur merhamet Sorumluluğun olduğunu hissetmektir Bu telaşla kıvranmaktır biraz, kalbin ve beynin arasındaki koşuşturmacadır…
Merhamet, empati demektir
***
Acımak değildir merhamet Acımak ifadesi sabit bir duygunun adıdır sadece Bu iki kelime arasındaki farklılığının ve kapsadığı anlam genişliğinin şuurunda olmak gerektir
Birine acıyabilir, onun haline üzülebilir, “vah vah” diyerek hayatınıza devam edebilirsiniz Ancak o kişiye karşı esirgeme, yardım etme ve koruma gibi vazifelerinizin olduğu hakikatini atlarsanız, kalbinizdeki o acıma duygusu, bencilce bir iç huzurundan öteye gidemez
Merhamet, esirgenmesi gerekene hakkını teslim etme sorumluluğunu hatırlatır

***
Zıddı egoizmdir merhametin Merhamet arttıkça bencillik, bencillik arttıkça merhamet azalır İnsan iç dünyasında bunlardan hangisini beslerse o yöndeki hisleri gelişir Bencil insan sadece kendisini düşünür; kendi rahatını, kendi iyiliğini, kendi güvenliğini, kendi tokluğunu; kendisinin her şeyini! Bencil insan sadece kendine hizmet eder Kendinden başkalarının iyiliğini düşünmek şöyle dursun, öyle bir kavram bile yoktur belki hayatında Çünkü başka canlıların haklarını gasp ederek beslenir “ruhu” Acizdir ve acizliğini en derinlerinde hissediyordur, güçlü olmadığı halde güçlü görünmeye çalışır bencilliğiyle Mutsuzdur bencil insan, yalnızdır, huzurun en ufak bir yansımasını bile hissedemez yüreğinde
İnsana huzur veren şey, doğru ve güzel işler yapmaktır Kalbin ve aklın tasdikinden geçen davranışlardır bunlar Vicdan dediğimiz o iç sesin yumuşak ve okşayıcı bir tonla ruhu okşamasıdır Merhamet empati demekti ya hani, empati de huzur verir işte insana Karşındakini anlayabilmek, onu hissedebilmek, onun için kayda değer bir şeyler yapmayı istemek Niyet etmiş olmak bile tatlıdır aslında Merhametli insan mutlu insandır o nedenle Şen kahkahalı olmak değil elbette ki kast ettiğim, kalbin sürurlu ve ferah olması Ruhun kendisini hür hissetmesi Diyor ki bu işin uzmanları, “Merhamet, beynin mutluluk hormonu salgılamasını sağlaması yönüyle insanın lehine olan bir duygudur Merhamet, mutluluğu düzenleyen beyin alanlarının aktif hale geçmesini kolaylaştırır Duygudaşlık başkalarını anlamayı sağladığı gibi, yaptığı iyilikten ötürü kişinin kendisinin de mutlu olmasına yardım eder

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Merhamet ölümüne karşı koymaktır
« Posted on: 24 Nisan 2024, 01:02:54 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Merhamet ölümüne karşı koymaktır rüya tabiri,Merhamet ölümüne karşı koymaktır mekke canlı, Merhamet ölümüne karşı koymaktır kabe canlı yayın, Merhamet ölümüne karşı koymaktır Üç boyutlu kuran oku Merhamet ölümüne karşı koymaktır kuran ı kerim, Merhamet ölümüne karşı koymaktır peygamber kıssaları,Merhamet ölümüne karşı koymaktır ilitam ders soruları, Merhamet ölümüne karşı koymaktırönlisans arapça,
Logged
14 Temmuz 2010, 15:59:46
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« Yanıtla #1 : 14 Temmuz 2010, 15:59:46 »

Merhamet duygusu, hiçbir ayrım barındırmaz içinde Kişi ve kimlik gözetmeden herkese karşı ortaya koyduğumuz bir duygudur
Hani “Rahman ve Rahim” olanın yaptığı gibi…
Merhamet, kökende Arapça olup, “esirgemek, korumak” anlamındaki “rahm” kelimesinden türetilmiş “Rahim” kelimesi esirgeme fiilinin kendisini, “Rahman” ise bu esirgeme fiilinin ayrım gözetilmeden bütün varlıklara hakkıyla uygulanmasını ifade eder O Rahman ki, ister mü'min, ister kâfir; ister iyi isterse kötü olsun; rahmeti bütün herkese yayılan ve bütün yaratılmışların rızıklarını ve geçim şekillerini içine alan Allah’ın adıdır Yani kocaman bir okyanusun içindeki kaya parçasının kıvrımlarında yaşayan minicik kurdu, yosunla hediyelendiren Yaratıcı’nın
Allah’ın sıfatları insanda tecelli eder İnsan Allah’ın sıfatlarını taşımakla yükümlü kılınmıştır İnsanın da, yaşadığı sürece başka insanlara ve canlılara merhamet etme sorumluluğu, ayrım gözetmeden bunu yerine getirme vazifesi vardır

***
Kur’ân-ı Kerim’de yer alan her sûre niye bu anlama vurgu yaparak başlar?
“Rahman ve Rahim olan adınla!”
Her şeyin başında neden rahman ve rahim zikredilmesi gerektir?
Şöyle desek;
“Ne yaptığımın bilincindeyim
Yaptığım işi “ne adına” yaptığımın bilincindeyim
Geldiğim noktaya “kimin sayesinde” geldiğimin bilincindeyim
Onun sayesinde başladığım bu işi başarıyla tamamlamam için “Onun
yardımına muhtaç” olduğumun da bilincindeyim
Herşey için tüm şükredişlerim Onadır
Hayatımda Onsuz bir alan ve Onsuz ve Ona rağmen bir başarı hayal edemiyorum
O, merhametlilerin en merhametlisidir
Beni yarattı, hiçlik kuyularından, varlık bahçelerine çıkardı
Beni besledi, beni esirgedi, beni korudu; beni sahip olduğum her şeyle inceden inceye lütuflandırdı
Beni muhatap aldı Benimle konuştu!
Öyleyse ben de, Onun muhatabı olarak, Onun adıyla tüm yaratılmışları muhatap alarak yaratılmışlarla tatlı bir yardımlaşma içerisine giriyorum Her şey bana hizmetkârken, ben de her şeye hizmet ediyorum”

***
Ve şimdi
Onun adıyla başlama vakti her şeye yeniden:
Bismillahirrahmanirrahim…


ALINTI
 
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes