๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 12 Haziran 2010, 14:31:11



Konu Başlığı: Meğerse Susmak İçinden Konuşmakmış
Gönderen: Sümeyye üzerinde 12 Haziran 2010, 14:31:11
Meğerse Susmak İçinden Konuşmakmış


Biliyor musun; umarsız bir yıkımdı gidişin Liman boyu uzanan iç kanamalı bir suskunluktu bizden geriye kalan

Oysa bilmeliydin; bütün bir hayatı ürpererek yaşama cesaretiydi aşk Ve yola çıkıldığında göze alınmalıydı aşkın adressizliği

Sen bir tepeden masal gibi geldiğinde gözlerime, ben kendi masalımı terk edip, gözlerine benzeyen bir deniz seçmiştim kendime Bana aşkı öğretmişsen yorgun, terli bir tepede; bırak isyanım tam olsun yüreğimin sessizliğindeki kıyamete bilirim sen kendince bir hayatı onarmaya düşkünsün Onarmak içinse gidişin; sen önce seni affet Adına mavi dediğin çoğul eksikliğinde


bazen seni affedebiliyor muydun, beni ağladığında?


Bilirsin; ben ki kabilesiz bir savaşçı Senden aldığım bütün anlamları sana geri verdim Bir "içim"; kaldı ben de, bir de aklımın aldanmışlığıHaklısın sende bensiz sularında elbet denizi aşmış bir okyanus telaşı yaşanacaktı Bağışla sözlerimi Bağışla gözlerimi Dahası yok, fazlası az

bazen terk edip gidebilmeli bu şehri kendi çaresizliğinde Bazen inceldiği yerden kopmalı hayat Neyse! Sen benden ötede, ben senden uzaktane kadar çok "vardık" oysa ne kadar çok kaybolurken bile karşımda yorgun bir adam var şimdi; özleyişlerini reddetmek uğruna yorgun düşmüş bir gemi bu gemi nereye gidiyor usta içim boş, gemiler boş Bu gemi nereye gidiyor usta


Bir romanı bitirmiş gibiydi sustuğunda Bende sustum onunla en iyi yaptığımdı susmak Uzun bir sessizliğin sonrasında "susuşlarımızda sen benim susuzluğumu dindirecek yağmurunu bulamadığını sandın, ben senin yağmurunu yağdıracak o bulutunu Oysaki yağmur bulutta saklıydı, bulutta yağmurda Susmasaydık bulacaktık" dedim


Neden geçmişin muhasebesini yapmaya başlamıştık bilmiyorum Son sözleri iyice içime oturdu

"Bana bir kere susma hakkı verseydin, sana neler söylemeyecektim! Oysa sen hep payına susmaları aldın, bana ise hep sessizliğin ezeceği vakitlerle savaşmalar kaldı Evet! susmak birilerini hep konuşmaya mahkum etmekti Ve en çok konuşan en fazla hata yapandı her zaman En çok susanın hep haklı kaldığı gibi Sessizlikten korkan birine sessizlik dayatmak (hem de bir lütuf, bir armağan gibi) işlenen en haklı suçtu Sen tüm suskunlukları kimseye bırakmayacak kadar bencil, herkesi suskunluğuna özendirecek kadar cömerttin Sana söylenenlerle, sana anlatılanlarla herkesin sırrını bildin ama kimseye bir şey söylemedin Oysa izin verseydin benimde sana söylemeyecek ne çok şeyim vardıinsanları sadece dinleyerek böyle çıplak, böyle savunmasız bırakmayı nerden öğrendin? Başkalarına ait bunca sırrı taşımak seni neden hiç yormadı?
Sen en çok bana sustun; ben en çok sana konuştum Sana benzemeye başladığımdaysa, bende içimi susarak döktüm Yoksa içim dökülecektiSusacak hiçbir şeyin kalmadığında ise içindeki sessiz diyaloglarla benden çekip gittin

Meğer susmak, insanın içiyle konuşmasıymış Geç fark ettim!"


KAHRAMAN TAZEOĞLU