> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek  (Okunma Sayısı 549 defa)
03 Aralık 2010, 14:54:10
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 03 Aralık 2010, 14:54:10 »



Kurtarıcılığa Soyunmak Ya da Haddini Bilmemek



“Kurtarmalıyız, kurtulmalıyız.” gibi teranelerle insanlık bugünlere kadar gelmiştir. Kendi bozduğu insanlığı düzeltmek için “kurtarıcılık” rolünü üstlenmiş bu konuda sınıflar oluşturmuştur. Vakıflar, sendikalar, dernekler, partiler kurmuştur. Kurtarıcılık rolü üzerinden daha çok ifsat edici ortamlar meydana getirmiştir. İşçi haklarını savunmak adı altında kurduğu sendikalarla parsadan payını çoğaltmanın çabasına girmiştir. Partilerle, derneklerle vs. türü oluşumların şemsiyesi altında bu tür psikolojik, sosyolojik sapmaların zeminini genişleterek insanlığı daha çok açmazların, çıkmazların içine sürüklemiştir. İkaz edilince hep “ıslah edici olduğunu” iddia ederek meşruiyetini korumaya çalışmıştır. Ve asırlardır kurtarıcı rolündeki bu tutarsız insanlardan ve yapılanmalardan çok çekti insanlık. Çekmeye de devam edeceğe benziyor. Kimileri kurtarılmayı beklemeye kimileri de kurtarıcılığa soyunmaya devam ettiği müddetçe…
Bu halin, Müslümanlara sirayet etmesi daha da büyük bir sorun oluşturuyor. Müslümanlar, in­san­lı­ğın so­run­la­rı­nın çö­zü­mü için ku­şa­tı­cı fi­kirler sunabilirler mi? İçkinliklerini tamamlamışlar mı ki aşkın çözümler üretebilsinler. Çözüm isteyenlerin ve çözüm üretmeye çalışanların bile taleplerinin sınırı muğlâk.
Eğer bugünün sorunlarına dair çözümler aranacaksa önce nerede ve nasıl durduğumuzu çok iyi bilmemiz gerekir.
Batılı kavramların ve yaşam tarzının hızla hayata egemen olduğu bir dönemde sağlıklı kararlar vermek oldukça zor görünüyor. Bu nok­ta­da akıllar ger­çek­ten çok ka­rı­şık. Çoğu Müslümanlar, davalarını ya öğrencilik gibi kısa dönemlere sıkıştırdılar ya  da o yıllardan kalan özenti yaşamların mukallitliğinde sancağı taşıdılar ya da dünyevileşmenin etkisi ve refah hırsıyla yozlaştılar. Savruk yaşamların etkisinde bireysel başarılar kazandılar belki ama toplumun sadrına şifa olacak çözümler üretemediler. Müslümanların siyasal anlayışlarının tıkanmasının nedeni toplumsal/kişisel zafiyetleriydi. Bunlar, enaniyeti yenememek, zaafların getirdiği mağlubiyetler, örnek olamama, dünya malıyla yaptıkları mücadelede yenik düşme gibi hastalıklarla boğuşmak zorunda kalmalarıydı. Hayata dair esas teşkil eden cihad, istişare, içtihat ve şahadet gibi kavramları günübirlik anlayışların kurbanı eylediler. Oysaki bizler Müslümanlar olarak işlevini yitirmiş, buhranını ve bunalımını hakikat diye empoze eden teorisyenlerin söylemlerine karşın yitirdiğimiz; hikmetin ve hakikatin peşine düşerek vasıfsal var oluşumuzu ortaya koyabilirdik.
       Yanlışlarla doldurulmuş bir sayfayı ne kadar iç açıcı uslupla okursanız okuyun insanların içini açamazsınız. Umut vadeden çözümler üretemezsiniz. O sayfayı kapatıp temiz bir sayfa açacaksınız.
Her şeyden evvel, sorunun çözümüne hizmet edeceği varsayılarak yapılan işlerin (mezhep farklılıkları, insanların kendi ülke sorunlarını görmezden gelerek diğer ülke sorunlarına yoğunlaşmaları, kendi ülkeleri, dilleri, insanlarına yatırım yapmaları gerekenlerin başka ülkelere yatırım yapmaları vs, vs.) hayrını görmemizi engelleyen duvar'ları kaldırmak lazım. Bu duvarlar neden örülmüştür bu savruklukla, bu kafa karışıklığı ile şekillenen mücadelenin zeminini hangi şartlar hazırlamıştır. Müslümanlar üzerinde etkili olacak, asıl siyasi sorunları ortadan kaldıracak olan nedir, hangi şey çözecektir. Sorunların çözümükonusunda ne söylenecektir. Güncel sorunları çözmeye çalışmayan ya da çözerken lokal çözümlerle şifa aramaya çalışanlar sorunları daha bir girift hale getiriyorlar. Çözüm odaklı düşünme yerine, gittikçe yerini daha fazla kaosa dönüştürüyorlar. Bu karmaşadan kurtulmak için ne hâlihazırdaki kavramlara teslim olmalı ne de onlara sırf karşı olmak için İslâm'da olmayan uygulamaları kabul etmeli.So­run­la­rı vak­tin­de çöz­me­ye ça­lış­malı, anlaşmazlıklarda hakemlik yaparak sorunlara çözümler bulmalı, yerli sorunlara yerli çözümler arayarak sonuçta kimlerle baş başa kalacak isek onlarla istişare etmeli, en başından da sorunlara onlarla çözüm aramalıyız.Nebevi olduğunu düşündüğüm bu yöntem, sorunlara daha gerçekçi ve kalıcı çözümlerüretmeyi sağlayacaktır.
Hikmet sahibi Müslümanlara en çok muhtaç olduğumuz bir dönemdeyiz. Sözü doğru zamanda doğru bir üslupla doğru adamlarla doğru şekilde doğru muhteva ile anlatmaktır aslolan. Bir toplum eğer yaptığı işleri istişare ile yapmazsa o işler çok sağlıklı olmaz. Olmadığı gibi taklidi de beraberinde getirebilir.
Taklit ise, yavaş yavaş ona uygun olan fikri meyli de kabullenmeye götürür ” Yıllardır problemin varlığına dair tespitler yerinde olmasına rağmen çözüm önerileri tatmin edici olamamıştır
Sonuç olarak bütün dünya asırlardır kurtarıcılığa soyunanların her alanda attıkları düğümleri çözmeye çalışıyorlar. İnsanlar için kurtarıcılığa soyunmak ham hayaller peşinde koşmak yerine hikmet sahibi bir Müslüman olmalıyız.

Yoksa kurtarıcılık rolünü üstlenmiş haddini aşanlardan daha çok ıstırap duyacak insanlık.



Ferda Kılınç
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek
« Posted on: 19 Nisan 2024, 05:23:43 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek rüya tabiri,Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek mekke canlı, Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek kabe canlı yayın, Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek Üç boyutlu kuran oku Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek kuran ı kerim, Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek peygamber kıssaları,Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemek ilitam ders soruları, Kurtarıcılığa soyunmak ya da haddini bilmemekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes