|
Konu Başlığı: Kalıcı Olandan Gafil Olma Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 26 Mayıs 2010, 15:33:51 Geçici Olana Talip Olurken Kalıcı Olandan Gafil Olma
İyi bir iş, iyi bir kariyer, iyi bir eş, iyi bir ev vs… Dünyalık arzu ve temennilere dair listeyi uzatmak mümkün. Hepsine amenna. Mutluluk ve huzur için mutlak manada gerekli olmasa da dünyanın tüm güzelliklerini temenni edelim. Onlara ulaşmak için çalışıp çabalayalım. Ama bir hususu unutmadan; şer’i sınırlar dâhilinde, gaflete düşmeden, dünyalık tüm güzelliklerin geçici olduğunu unutmadan. Yani geçici olana talip olurken, gerçek ve daha kalıcı olanı unutmadan. Allah Teala’nın; “Onlar, dünya hayatından (yalnızca) dışta olanı bilirler. Ahiretten ise gafil olanlardır.” (Rum Suresi, 7) ayetinde bildirildiği kişilik tiplemesine denk düşmeden. Ahirete işaret eden birçok ayetler ve deliller bulunmasına rağmen, insanlar yine de kendi dar görüşlülükleri nedeniyle kalıcı olandan yani ahiretten gafil kalabiliyorlar. Dünya hayatının sadece görünen ve yüzeyde olan kısmına talip olup, onun arkasındaki gerçeklerden ise tamamen gafil oluyorlar… Dünya-ahiret dengesini sağlıklı bir şekilde tutturup, hayata ona göre yön vermek insanoğlunun en çok zorlandığı meselelerin başında geliyor. Emellerimiz, hedeflerimiz, sanki hiç ölmeyecekmişiz gibi uzun mu uzun? Filozof Epiktetos, binlerce yıl önce, kendi penceresinden, hayatın gerçeğine dair oldukça çarpıcı bir misal veriyor; “Bir gemiyle yolculuk ettiğini ve o geminin geçici olarak bir limana demirlediğini düşün” diyor Epiktetos hayatı anlatırken... “Su almak için gemiden ayrıldığında istiridye ya da çiçek soğanı toplamaya koyulabilirsin. Ancak bir gözün daima gemide ve bir kulağın da kaptanın çağrısında olsun. Demir alındığı zaman, kendilerine bağlı olmadığın şeylerin hepsini bir kenara bırakmak ve kuzu kuzu gemiye binmek zorunda kalacaksın. İşte hayat da böyledir; istiridye ve çiçek soğanı yerine bir eş ve çocuk verir sana, giderken onları da yanında götürmek istersin. Ancak kaptan çağırdığı anda gemiye koşman ve onları ardına bile bakmadan bırakıp hepsinden ayrılman gerekir. Hele bir de yaşlıysan, hızlı davranamayacağını düşün, gemiden fazla uzaklaşmayı aklından bile geçirme. Çünkü bir ayağı çukurda olan kimselerin akıllanmak için fazla vakitleri yoktur.” La-Tahzen/Üzülme: Kur’an’ın tarif ettiği; “her çığlığı aleyhlerinde sananlar”dan olma. Çünkü bu tip korkak mizaçlı kimseler ölmeden ölürler. Daima felaket beklentisi içindedirler. Musibetlerin ardı karkası gelmeyecek sanırlar. En ufak ses, hayal ve kıpırtıdan endişe duyarlar. Kalpleri bomboştur. La-Tahzen/Üzülme: Her şeyin arzuladığın gibi olmasını bekleme, bunun yerine her şeyin gerektiği gibi olmasını arzula. Böylelikle, hayatın huzurlu bir akışa sahip olur. La-Tahzen/Üzülme: Hayat değerli bir hediyedir. Ama hediye onu hak eden birine ihtiyaç duyar. Niketim hayat bazılarına gülerken onlar ağlamaktadır. Hayat onlara tebessüm ederken onlar suratlarını asmaktadırlar. Alıntı |