> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  >  Kalbimiz ne yana düser
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kalbimiz ne yana düser  (Okunma Sayısı 894 defa)
14 Temmuz 2010, 16:13:17
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 14 Temmuz 2010, 16:13:17 »



Kalbimiz Ne Yana DÜser...


Bismillah!

Evet, Bismillah der başlarız söze Muradımız söylemimizin ve yazdıklarımızın bizi Hakk'a götürmesidir Rabbimiz yolumuzu aydınlatsın

Tam 1327 yıl olmuş Acısı ne kadar taze, elemi ne kadar büyük, kederi ne derin ve ne kadar yakıcı ALLAH Resulü'nün sevgilisine ve onun sevdiklerine kıyışını kadere yüklemişti zalim Yezid

"ALLAH dilemeseydi ben Hüseyin'i öldürmezdim" demiş, kanlı katliamının, iktidar hırsının suçunu kadere yüklemiş, kaderin sahibine iftira atmıştı Ya, kalplerinin Hz Hüseyin'den yana olduğunu söylediği halde, kılıçlarını güçten yana kullananlar! Onlar tarihin neresinde? Ne çok hesap var görülecek Kıyamet ve hesap gününü unutanların günüydü 10 Muharrem Hesapların üstünde hesabı olanın huzuruna bir gün mutlaka varılacağını hesaba katmayanların günü Ya biz neresindeyiz bu yargının?
İşte tarihten günümüze gelen bu tarihi vesikayı tamda buradan günümüze taşımak gerekiyor Yoksa olayı her yıl aynı bugün yaşanmış gibi sonsuz hüzün ve acı içerisinde yaşamak değil Ya nasıl?

ALLAH'u Teala bize Kur'an da tarihi kıssalar anlatır Burda ki amaç; tarihi, hikâyemsi bir dilde gelecek kuşaklara aktarmaktan ziyade oradan alınması gereken dersi almaktır Ne var ki Müslümanlar bilinçli ya da bilinçsiz ve bir ölçüdede muğlâk bir tavırla olaylara, kişilere özelleştirerek bakmayı adet edinmişlerdir Oysa Kur'an tarihe ve kişilere bakış açısını tamamen farklı bir alana çeker Özelleştirmeden, hikâyemsi sadece bir rivayet olmaktan çıkarır Rahman der ki;
"Sana peygamberlerin haberlerine dair neyi anlatırsak, onunla kalbine sebat verelim diye anlatıyoruz Bunda da sana hak, mü'minlere de bir öğüt ve bir uyarı gelmiştir" (Hud:120)

Yine;

"Andolsun ki onların kıssalarında olgun, akıl sahipleri için bir ibret vardır" ( Yusuf:111)

Öyleyse mesele tarihi olaylara İslami perspektiften bakabilmek ALLAH'ın bak dediği yerden bakmak Gör dediği yerden görmek Yitirmiş bulunduğumuz böyle bir bakış açısını yeniden kazanmamız şarttır Çünkü Rahmani olan bir bakış açısı, Müslüman'ı Kuran'ın esas aldığı değerlendirme biçimine kavuşturacaktır Bu bakış açısını edindiğimiz zaman bu tarihi olayı bugün olduğu gibi tamamen yanlış bir algılamadan ve anmadan alıp doğru bir zemine taşımış oluruz Bu durumda kendimize sormamız gereken soru şudur: "Bizim bugün itibari ile bu elem verici tarih sahnesinden günümüze taşımamız gereken nedir?"

Aslında olayı tamda şu cümle ile günümüze taşımamız gerekiyor:

"Yüreğim Hüseyin'den yana ama kılıcım Yezid'den yana!"

Evet, yürekler Hüseyin'den ama kılıçlar Yezid'den yanaydı o gün Peki, bugün bizim yüreğimiz ve amelimiz ne yana düşer?

Bizimde yüreğimiz İslam'dan, ALLAH'dan, Resulün'den yana da amellerimiz kimden, neden yana!

Kalpler yeterlimiydi buğz için Öyle mi buyuruyordu ALLAH Resulü? Ve yine ne diyordu Rahman:

"Ey iman edenler, ALLAH için hakkı ayakta tutanlar, adaletle şahitlik eden kimseler olun Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe sürüklemesin Adil olun Çünkü o,takvaya daha yakın olandır ALLAH'tan korkun Şüphesiz ALLAH bütün yaptıklarınızdan haberdardır" (Maide:

Yine Rahman olan ALLAH şöyle buyuruyor:

"Onlar ki ALLAH'ın ahdini sağlamlaştırdıktan sonra bozarlar ve ALLAH'ın birleştirilmesini emrettiği şeyi keserler ve yeryüzünde bozgunculuk yaparlar İşte onlar zarar uğrayanların ta kendileridir" (Bakara:27)


Nedir bu? Hakikat ile hayatı birbirinden ayırmak değil mi? Yani kalp İslam diyor, hakikat bu Ama hayat tamamen farklı
Ne büyük yanlış Oysa hakikat ile hayatı birbirinden ayırmayanlara ne büyük müjdeler vardı Sadece biri:

"Muhakkak, "Rabbimiz ALLAH'dır" deyip sonra dosdoğru olanların üzerine melekler: "Korkmayın, üzülmeyin ve size va'd olunan cennetle sevinin" diye inerler" (Fussilet:30)

Biz kabul edelim ya da etmeyelim hayatın temeli itikaddır Yine biz farkında olalım yada olmayalım sadece ibadet hayatımızda değil, kişiliğimizde, davranışlarımızda ve her türlü eylemimizde itikadi kabullerimizin derin etkileri vardırBu tarihi vakıanın ALLAH Resulü'nün hemen ardından, daha çok az bir zaman sonra yaşanmış olması da gösteriyor ki, ahitleri, imanları sürekli tazelemek gerekiyor Aksi takdirde dünyanın girdiği, makam hırsının girdiği bir kalp ölü bir kalp oluyor ki karşısında ki en sevgilinin sevgilisi olsa bile, bundan da öte Hakkı söyleyen olsa bile pek bir şey fark etmiyorRahman buyuruyor ki:

"Onlar ancak ilim kendilerine geldikten sonra, aralarında ki düşmanlık (veya: ihtiras) sebebi ile ayrılığa düştüler Eğer Rabbinden belirli bir süreye kadar bir söz geçmemiş olsaydı, elbette aralarında hüküm olunurdu Onlardan sonra kendilerine kitap miras verilenlerde muhakkak O'nun hakkında bir şüphe ve tereddüt içindedirler" (Şura:14)

Ve yine bilmek gerekir ki, Hz Adem'le başlayan ve kıyamete kadar sürecek olan insanlık kervanının uzun yürüyüşünde sadece iki yol vardır Hak ve batıl Başka bir yol yok Ve yine tercih ettiğimiz hak yolda yürüyüşümü yalpalamadan ve geri kalmadan devam ettirebilmemiz için bizi yaratanın desteğinin arkamızda olması şart Bu desteği alabilmemiz içinde duruşumuzu belirlemek zorundayız Hakikat ile hayat arasındaki bağı gözden geçirmek zorundayız Hangi tarafa ait olduğumuzu kesin bir tavırla ortaya koymak zorundayız Ancak o vakit değerli bir hayata sahip olabiliriz Hayatımızı değerli kılmak içinde bir direnç noktası oluşturmamız gerekiyor Bize süslü paketler içerisinde sunulan hayatlara karşı bir direnç noktası Ama maalesef biz Müslüman bireyler kendimize bir direnme noktası oluşturmak yerine kendimizi bu akışa teslim ettik Üstelik bu akışı alternatif hayat adı altında her şeyin "müslümanca" tüketildiği bir etiket haline getirdik Şurası bir gerçek ki, insan sosyal bir varlıktır Etkiler ve etkilenir Etkilenmek istemiyorsak duruşumuzun etkileyecek kadar kavi olması gerekir Çünkü biz çevreye rengimizi vermiyorsak günün birinde çevre bize rengini dayatacaktır Asıl yaşanılması gereken dışında, asıl sergilenmesi gereken tavır dışında bütün şekillere girmeye çalışıyoruz Hiçbir yere ait olamama hissi bizi daha da tedirgin ediyor ve bu telaşe içerisinde toparlanmaktan ziyade daha çok hata yapıyoruz Ama hatırlanması gereken bir diğer önemli nokta da şudur ki, toplumsal dönüşümün şartı bireysel dönüşümdür Eğer biz birey olarak dönüşümü başlatırsak ALLAH toplumsal dönüşümü gerçekleştirecektirÇünkü insanlık olarak ALLAH'ın bizi yarattığı fıtratın dışına çıkarak ve ona aykırı hareket ederek dünyada ki dengeyi bozduk Yeryüzüne şöyle bir bakınız Orada insanı aç, sefil ve perişan göreceksiniz Bundan kastım sadece maddi bir açlık, sefillik yada perişanlık değil Aynı zamanda manevi bir açlıktan ve sefillikten bahsediyorum ki, bence en önemlisi de budur Elbette bütün bunların sebebi bireyin çıkış noktası olması gereken vahiyden uzaklaşmasıyladır Çünkü çıkış noktanız ne kadar güçlü ve tutarlı ise, varış noktanız da o derece sağlam ve başarılı olur Ve asıl noktadan ne kadar uzaksa insan o kadar gaflettedir

Ne güzel diyor İkbal:

"Dostum gafletle geçirdiğin bir an,
Menzilden bin mil uzağa patlar"

Biz menzilden ne kadar uzaktayızdır? Umarım daha çok uzaklaşmadan toparlanırız Rahman yüreklerimizden tutsun ve kaldırsın bizi



Alinti
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kalbimiz ne yana düser
« Posted on: 28 Mart 2024, 21:19:20 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kalbimiz ne yana düser rüya tabiri, Kalbimiz ne yana düser mekke canlı, Kalbimiz ne yana düser kabe canlı yayın, Kalbimiz ne yana düser Üç boyutlu kuran oku Kalbimiz ne yana düser kuran ı kerim, Kalbimiz ne yana düser peygamber kıssaları, Kalbimiz ne yana düser ilitam ders soruları, Kalbimiz ne yana düserönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes