> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Kalb-i selim götürmek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kalb-i selim götürmek  (Okunma Sayısı 893 defa)
29 Mayıs 2010, 14:06:11
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 29 Mayıs 2010, 14:06:11 »



Kalb-i Selim Götürmek...

Hediye telâşı hepimizin hayatında vardır. Sevdiğimiz birisine armağan götürmek gerektiğinde elimiz ayağımıza dolaşır. Acaba ne götürürsek memnun ederiz? Acaba sevdikleri nelerdir?

Her armağanda, biraz, onu takdim edenin şahsiyet kıvamı okunur. Madeniniz kaç kırat geliyor, o sorgulanır hediyenizde.

Hepimizin yolculuğu bir büyük güne doğru. Rabbin huzurunda toplanılacak bir gün... Acaba Rabbimizin huzuruna ne ile çıkarsak O'nu razı ederiz? Hoşnutluğunu kazanırız?

Hele imtihan mahiyetinde bir armağan takdimi söz konusu ise, soru daha da hayati hale geliyor.

O, öyle merhametli ki, bizim bu büyük gün için nasıl bir perişanlık içine düşeceğimizi bilip, önümüze bir çerçeve koyuyor... "Selim bir kalbi buket yap, gel" diyor. Ayet aynen şöyle:

"O gün ne mal, ne evlâd fayda verir, selim bir kalble gelen müstesna..." (Şuarâ Suresi, 88-89)

Şifre bu: Selim bir kalb...

Peki nedir o?

İnsanoğlunun bütün bir ömrünü uğruna seferber ettiği malı ve evlâdı bir çırpıda silip, Rabbin iltifatına mazhar olan kalb-i selim nedir?

Şu küçük et parçası mı o, bünyemizdeki?

Ya da, şu bünyemizdeki küçük et parçasını hangi vasıflarla donatmak gerekiyor ki, kalb-i selim haline gelip, Rabbin huzuruna çıkacak kıvama ulaşsın?

Adeta, ebedi hayatın dönüm noktası bir vasıfla yükleniyor kalb-i selim...

Rabbin huzuruna ya, mal-mülk-evlâd gibi size dünyada güç veren şeyleri götüreceksiniz, ya da kalb-i selimi...

Dokusu ne olmalı kalb-i selimin, hücresi neden oluşmalı, kas gücü nasıl inşa edilmeli?

Kur'an âyeti, her şeyden önce bizden, "kalb-i selim" kavramının önemini idrak etmeyi bekliyor. Arapçada, böyle durumlar için "elâ!" sözcüğü kullanılır. "Dikkat edin" anlamına gelir bu sözcük.

Rasûlullah Efendimizin, adeta bu âyetin tefsiri mahiyetindeki çok bilinen ve "Vücudda bir et parçası vardır ki, o iyi olursa tüm vücud iyi olur. O hasta olursa, tüm vücud ateşli hastalığa yakalanır." diye başlayan hadisi şeriflerinde "Elâ!" diye yeni bir cümle başlar ve "O kalbdir" diye tamamlanır cümle.

"Kendine gel, dikkat et, gafil olma, farkına var, yarını, o günü düşün! Kalbini ihmal etme, unutma! " der âdeta Allah Rasûlü...

Evet, kalbin önemini idrak, ilk iş.

Allah Rasûlü, "Bir kötülük gördüğünde elinle düzeltmeye çalış, buyurur. Gücün yetmiyorsa, dilinle düzelt. Ona da gücün yetmiyorsa kalbinle buğz et. Karşı koy, kabul etmediğini hisset. Kalbî bir direniş geliştir." Bunun "imanın en zayıf noktası" olduğunu bildirir sonra... Yani son direnç noktası kalbdir... Orada da kaybedilmişse, nerede direnilecek? Sanki bir savaşta komutan çadırı çökmüş gibidir kalbin zaafa düşmesi...

Keçeleşmiş bir kalb... Hassasiyeti bitmiş... Çuvaldız batırsanız tepki vermiyor...

Bunun kademe kademe sıralanışı var Kur'an'da... "Hasta kalb"den "ölü kalb"e kadar...

Kalbi önemsemek, bu âyeti anlamada ilk adım.

Avucuna almak belki, dokularını sorgulamak...

Sadece maddi anlamda bile alsak, kalb bünyenin merkez organı... Vücudun en üç noktalarına kadar kan pompalıyor ve o uzvun hayatiyeti bu kana kavuşmakla mümkün oluyor... Kalbin kan dağıtımındaki zaaf, derhal uzvu devre dışı bırakıyor; ya uyuşma başlıyor, ya kangrenleşme... Uzuv kopuyor bünye bütünlüğünden... Beyne kan gitmediğinde beyin ölümü başlıyor, ayakların fonksiyonu bitiyor, ya da ellerin...

Kur'an ve Sünnet ıstılahında kalb, bir şahsiyet merkezi olarak tarif ediliyor. Bu anlamda, sanki kişiliği oluşturan damarlara verdiği değer yargılarıyla, tüm şahsiyeti besleyen bir merkezî varlıktan söz edilmiş oluyor.

Bir bakıma, yarın ne yaptıkları konusunda insan için tanıklık edecek olan ellerin, gözlerin, ayakların, kulakların, dilin eylem kıvamını belirleyen bir merkezi değerler üssü.

O büyük günün hazırlığında, bu kalbi avucumuza almak ve sorgulamaktan söz ediyoruz. "Hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekmek" çağrısı, kalbin bu anlamda sorgulanması olmalı... Bu kalb, o gün huzur-u ilâhiye sunulacak vasıfta mı?

Ayet, bu merkezî varlıkta aranan temel özelliği "selim" kelimesi ile ortaya koyuyor.

"Selim", "İslâm - teslimiyet - selâmet" arasına oturan bir kelime.

Hastalıksız bir kalb, diye tanımlamak belki... Güven içinde bir kalb... kaygılardan arınmış, tedirginliklerden kurtulmuş, durulmuş, doyuma ulaşmış.... Teslim olmuş...

Ne demek bunlar?

Kalb nasıl doyuma ulaşır? Nasıl tedirginliklerden kurtulur? Nasıl ve kime eslim olursa selâmete erer?

Kalbin sevgilerde, bağlılıklarda, korkularda, ümitlerde, duada, yakarışta, af dilemede, boyun eğmede hedefini belirlemesi ile belki... "Rabbin kim?" diye sorulduğunda, yani "seni yaratan, yaşatan, rızık veren, hayatına son tayin eden ve yarın huzuruna varacağın kim?" diye sorulduğunda cevapları karıştırmayan bir kalb? Sevgilerini paramparça etmeyen... her parçasına bir başka Rab yerleştirmeyen...

Bir âyet, eğer kalbin tüm bu özellikleri "itmi'nan - mutmain olma - doyuma ulaşma - sancıdan - açlıktan - kıvranmaktan- sorulardan - tedirginlikten kurtulma" kelimeleri ile ifade edilebilirse, kalbin itmi'nan halinin ancak, "Allah'ı zikir - Allah'la birlikteliği idrak" ile sağlanabileceğini bildiriyor.

Demek ki insan, dünyada, "doyuma ulaşmış - itmi'nana ermiş bir kalb" inşa etmeye çalışacak. İnsan onu götürecek Rabbin huzuruna...

Anlaşılıyor ki, kalb sağlığının özü, itmi'nana, o da Allah'la birlikteliği idrake bağlı...

Allah'la birlikteliğin idraki kalbi bürümüşse, artık, tüm uzuvların o eksende hayatiyet kazanması kaçınılmaz olur. Gözün görmesinde, kulağın işitmesinde, dilin konuşmasında, Rabbin tecellileri zuhur eder. Varoluş âlemine Rabbin rızasına uygun görüşler, duyuşlar, sözler gelir. "Şah damarından yakın" bilirse insan Rabbini kendisine, her davranışı, Rabbin hoşnudluğuna uygun düşer...

Bir bakıma "selim bir kalb" hazırlama kaygısı, bir "ilâhî rıza-hoşnudluk" arayışıdır bu âlemde...

Bir "Rabbin huzuruna çıkacağımız kesin" bilgisidir. Bir "Likaullah-Allah?la buluşma" şuurudur.

Allah insanın, ne ölçüde nisyan ile malül olduğunu bildiği için, Allah dünyayı bir "oyun ve eğlence merkezi" gibi yarattığı ve insanın bu eğlence dağınıklığı içinden kurtulmasını, bir dünya imtihanı gibi kurguladığı için... "kalb dâvâsı"nı, insanın en temel hedefleri arasına yerleştirmiş.

Bir bakıma, dünya hayatı bir kalb sınavından ibarettir. Bir emaneti hangi nisbette koruyabileceğinin sınavıdır hayat hikâyesi insanoğlunun... "Kulumun kalbi" diyor Allah Teâlâ... İfadedeki sıcaklığa bakınız.

Allah dostları "İyi müslüman, kalbini avucunun içine alıp, insanlar arasında utanmadan dolaşandır" buyururlar. Bu, içinde utanç verici bir nokta barındırmayan şeffaf bir kalb tanımıdır ve insanlarla ilişkide bir kalb sorgulanmasıdır. Gerçekte ise, insanın kıvamına not vermek için kalbi avucun içine alıp insanlar arasına çıkma zarureti yoktur. Çünkü kalbin bütün kıvrımları Allah'a ayandır. Hep şeffaftır kalbler Allah huzurunda... Onun için, hep duyarlı olmak zorunda insan, kalbi konusunda... Hep avucunda ve hep sorguda?

Rabbin huzuruna çıkmaya hazır mısın?

"Ey itmi'nana ermiş nefis, Rabbine dön, razı ve rızaya ermiş olarak... Kullarımın arasına gir, cennetime gir." Bu çağrıyı duymaya hazır mısın?

"Selim bir kalbe varan"a Rabbin çağrısıdır bu... Ne mutlu bu çağrıya lâyık olabileceklere...

Alıntı

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kalb-i selim götürmek
« Posted on: 19 Nisan 2024, 01:18:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kalb-i selim götürmek rüya tabiri,Kalb-i selim götürmek mekke canlı, Kalb-i selim götürmek kabe canlı yayın, Kalb-i selim götürmek Üç boyutlu kuran oku Kalb-i selim götürmek kuran ı kerim, Kalb-i selim götürmek peygamber kıssaları,Kalb-i selim götürmek ilitam ders soruları, Kalb-i selim götürmekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes