Kadir Öncesi

Kadir Öncesi

Dua dua elleri karıncalanmış
Gözyaşı bir tarla hep yoncalanmış
Beni kimseler anlamaz madem
Öp beni öp alnımdan seccadem

Kıymet-i zaman meçhul Aşireler sayılı Yaşanılan her an bir son, zira sonrası kul için büyük muamma Tüm bunlar bir ticaretin azaları Kazanç ve kayıplarımız hep bu anlarımızın hasılatları Bizi ebede taşıyacak olanlar da başka değil işte bu anların çocukları Esasında mahşer kul için hayrete gebe değil, olmayacak da, o Rabbin Rahmetinin tecellisiyle farklılık arz edecek sadece Geride kalanı ise kazanç hanesinden fersah fersah uzakta

Kulluk çetelemiz çiziklerle dolu Hata ve kusurlardan müteşekkil bir hayat kurmaktayız Her zaafımız yeni bir günahın emaresi Hakka adananın adağının salahiyeti kuddusiyetle doğrudan irtibatlı Kirli elle, temiz servis ne kadar mantıklı? O yüzden tövbe ve inabe için de tövbe gerekliUygun zaman dilimleri, işaret buyurulan gün ve geceler bu yolun dertlisi için kollanıp, gözlenmeli…

Gaflet bağında yetişen meyve sadece zakkum değil mi? Ölümle gelecek olan hasatta, devşirilecek olan yegane ise bu meyve Ölüm, randevu saati belirsiz büyük buluşmanın adı Vakti muallak, vukuu kat’i Kaybettiğimiz her nimet ona emare Hastalık da, yaşlılık da Aldanma boşunaBurada hiç kimse kalıcı değil tadında şarkılar da Ebede giden yollar şerha şerha Hayatın son anlarını istenilen gibi noktalama büyük kerem Oysa o son, hayatın bütünüyle de doğrudan alakalı değil mi? Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz, nasıl dirilirseniz de öylece haşrolunursunuz hakikati Nebevi öğreti

Bu fırsatın kazanımı bu bilince ve şuura bağlı Yoksa keşkeler dilinde bol olanların akıbeti, Rahmet kurnasına yakınlığa bağlı Pişmanlıklar sahibini pişirmiyorsa, rahmeti hafife alma kaçınılmaz olur Rahmetten mahrum olanın, varacağı menzilin adı ancak hüsran olur O yüzden, pişmanlığa setre gerek O ise, sabrın en güzeli olsa gerek

Tövbede ön şart ihlas Vicdanda yankılanan sese kulak vermek mühim Tövbe edilene karşı takınılan tavrı tayin, bu amelin akabinde ortaya konulan hayatla irtibatlı İçten ve samimi nedametin açamayacağı kapı var mı? Ona karşı süngülü kapı kalır mı?
Buradaki samimiyeti, rahmet kurnalarına dayamak, kurtuluş adına büyük dayanak Gelenin boş gönderilmediği zamanları kollamak, mü’mince bir hal Bu anları birer lütuf olarak bilmek gerek Kendi içinde edebine, haline uygun hareket edip, ebede kapı aralayabilme büyük devlet Bundan yararlanabilmek için bile terkinin boş olmaması elzem

En evveli teşkil edecek olan niyetin ta kendisi Kulun Rabbi ile olan hali O (cc) onun içini-dışını bilmekte, o da O’nun (cc) rahmet ve rahimiyetine itimat etmekte Kulum beni nasıl biliyorsa, ben ona öyleyim hakikati, bu ahitleşmede önemli bir yeri teşkil etmekte Niyette sapma olmadıktan sonra, korkma Çünkü O (cc) değil sözünden cayacak olan Yeter ki sen çizgiyi muhafaza etmekte atalete düşme

Çünkü ameller, niyetlerin çocukları Niyeti bulanık olanın, ameli berrak olur mu? Her adiyat, ibadet kotasına o potadan geçmekle ulaşmaktaNiyet sayesinde, tüm fiiliyat kulu Rabbe yakın kılmakta İşte ondaki ihlas, niyetin ayarını tayindeki büyük ayıraç İhlas, rengini verdiği her şeyi kendi tadına yakınlaştırmakta O, sağlam bir maya Onun arşı sadece ilahi rızaya endeksli İçinde o olmayan her fiilin, kulu hesapta zorlayacağı aşikar Çünkü insan başka değil ancak O’na (cc) kulluk için var edilmiş değil mi? Bu bilinçte olanlar için her dakika mühim

Yaklaştığımız kutlu günleri bu bilinçle karşılayabilme önemli Yoksa aradığımız gözümüzün içine baka baka önümüzden geçer de, elleri koynunda kalan bizler oluruz yine Azim, irade, ihlas, samimiyet ve benzeri teçhizatla onları karşılamak gerek Bu hazırlıkların verasında karşılaşılacak olan hakkında zanna kapılmaya ne gerek İkramı sonsuz, keremi engin, rahmeti gani olandan olacak olan belli değil mi? Yeter ki biz bize düşeni hakkını vererek yerine getirmiş olalım Mağfiret kurnasına dudağını dayayanların buldukları esenlikten başka ne ki…?

Birol Topuz

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın