> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > İslam inancında şeytan 2
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İslam inancında şeytan 2  (Okunma Sayısı 820 defa)
04 Ekim 2010, 17:17:28
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 04 Ekim 2010, 17:17:28 »



İslam İnancında Şeytan 2

d. İsyanı ve İnadı

Şeytan için bitişin başlangıcı isyanı; bitişi geri dönülmez hale getiren de inadı olmuştur. O, Hz Âdem’e secde etmemiş, Allah’ın sözünü tutmamıştı. Rabbin emrine muhalefet etme manalarına gelen isyan, şeytanın birinci yanlışlığı oldu. O, emir geldiği zaman, diretip kibirlenmiş, küstahlaşarak emre karşı gelmişti. Allah: “Emrettiğim halde secde etmekten seni alıkoyan nedir?” diye sorgulayınca da Ben ondan daha hayırlıyım, beni ateşten yarattın onu çamurdan deme cüretini göstermişti. Secde etmediğine pişman olmamıştı ki Allah’a karşı böyle küstahça karşılık veriyordu. Bu da onun ikinci yanlışlığı oldu. İsyan etmiş, sonra da inat etmişti. Diretip inat etmeseydi belki de kurtulabilirdi. Nitekim Hz Âdem, hatasını anlayınca derhal Allah’a yönelmiş ve affa mazhar olmuştu. İblis bunu yapmamış, hatasını unutturacak bir hayır da işlememişti. Bu yüzden isyanı, onu başkalarından ayıran önemli bir özelliği oldu. Hakka muhalefet söz konusu olunca isyan; isyan söz konusu olunca şeytan akla gelir oldu. Hz İbrahim, putperest olan babasını tevhit dinine davet ederken: “Babacığım, şeytana tapma, çünkü şeytan Rahman’a isyan etmişti” diyerek şeytanın başka değil, sadece bu yanına dikkat çekmekteydi.
Allah’a asi olan şeytana itaat edip onu dost edinme, bir kafir sıfatıdır. İsyankar şeytana uyma, insanı Allah’a isyana götürür. Düşmanın dostu da düşmandır. İnsanın şeytanla olan irtibatı, imanı ölçüsündedir. İmandan hiç nasibi olmayanların dostları, amirleri başlarına tebelleş olmuş arkadaşları ise şeytanlardır: “Şeytanları, iman etmeyenlerin dostları yapmışızdır.” İmansızlık ile şeytanet arasında bir cazibe vardır. Korumasız bahçeye zararlı böcekler hücum eder. “Biz kafirlerin üzerine kendilerini iyice isyana sevk eden şeytanları gönderdik” ayetinde de ifade edildiği gibi, imansız kalblere şeytanlar sataşır. Kafirler şeytanları sever, şeytani hasletlere, hareketlere tutkundurlar. Hayırsız, hayırsızla düşer kalkar. İmansızların bütün temayülleri, şeytanette olduğundan önlerine şeytanlar düşer, başlarına şeytanlar geçer ve artık onları diledikleri yere sevk ederler.

Şeytan, insanı fakirlikle korkutur, sadaka vermekten alıkoymaya çalışır. Kötülük adına ne varsa hepsinin yapılmasını emreder. Bunları allayıp pullayarak insanlara çok cazip gösterir. Bunların yanında bir de insanları namazdan alıkoymaya çalışır. Zira namazlarını kılan kimse, şeytanın en çok rahatsızlık duyduğu bir işi yapıyor demektir. Onun kötülükleri emretmesine bedel “namaz, fuhşiyattan ve hoş olmayan her şeyden nehyeder.”

Şeytanın daha birçok özelliği vardır ve bunları hedefine ulaşabilmek için kullanır. O, vesvese verdiği yerde süsler . Kötülüğü emrettiği yerde korkutur. O, körelttiği iyi hasletlerine bedel, bütün kötü sıfatları kendinde toplamış ve onları inkişaf ettirmiştir. Tıpkı bir insanın iradesini şer ve kötülük adına kullanıp, zamanla tüm hayır ve iyiliklere kapanması gibi. Şeytanın kendi gayesine ulaşması adına kullandığı bu hususiyetlerinin yanında onun zatıyla alakalı iki özelliği daha vardır: O, mel’un ve racimdir: Allah’ın huzurundan kovulmuş, hakarete maruz kalmış, rezalet ve helakete uğramış, horlanmış, lanetlenmiş, derdest edilerek kapı dışarı edilmiştir.
Şeytan, Hz. Âdem yaratılmadan önce de bu özelliklere sahipti. Fakat, o vakte kadar bunları kullanacak zemin oluşmadığından dışa vurmamıştı..

KUR’ÂN’DA ŞEYTAN

Kur’ân-ı Kerim, insanlara hem rehberdir, hem de rahmet. Şeytan hakkında bilgi vermesi onun rehberliği, vartalarına karşı insanı uyarıp, alınması gereken önlemler üzerinde durması da onun rahmet yanıdır.

Kur’ân: “Ne zaman, şeytandan bir dürtü seni dürtüklerse hemen Allah’a sığın, çünkü O, işitendir, bilendir. Müttakiler, kendilerine şeytandan bir hayal iliştiğinde Allah’ı hatırlarlar ve hemen gözlerini açarlar. Şeytanların kardeşleri ise onları azgınlığa çeker, sonra da hiç mi hiç yakalarını bırakmazlar” buyurarak bu çok önemli korunmayı hatırlatır.

Hayatı gelişi güzel ve heves ağırlıklı yaşama, şeytanın insan üzerindeki tesirini artıracaktır: “Kim Rahmanın hikmetlerle dolu ders olarak gönderdiği Kur’ân’ı göz ardı ederse, ona bir şeytanı sardırırız. (Artık onun yanından ayrılmayan, sürekli kötülükleri pompalayan bir arkadaş olur.) O şeytanlar, onları doğru yoldan alıkoydukları halde onlar kendilerini hidayette sanırlar” ayetleri bu gerçeğe işaret eder.

Şeytan, kıskançlığı, ve kıskançlıktan doğan kini, nefreti ve öfkeyi kullanarak kardeşi kardeşe vurdurur. O, Hz Yusuf’un kardeşlerinde bu duyguları öylesine körüklemiştir ki, kalkıp Yusuf’u kuyuya atmışlardı.
Hz Eyyüb (aleyhisselâm): “Şeytan, bana zahmet ve acı ile dokundu” diye Cenab-ı Hakk’a dua etmiştir. Buradaki dokunma daha ziyade şeytanın vesveseye yol bulması şeklinde tefsir edilmiştir.

İsraf ve saçıp savurma yasağını Kur’ân ifade ederken: “Saçıp savuranlar, şeytanın kardeşleridirler. Şeytan ise Rabbine karşı pek nankördür” der.
Allah’tan başkasına perestij edip, şeytanlık yapıp duranlarla mücadele edilmesi istenirken, özellikleri söylenen bu insanlar, şeytanın dostları olarak nazara verilir. Ayetin devamında da şeytanın tuzak, hile ve aldatmalarının zayıf olduğu belirtilmiştir.

Şeytanın istilası altında kalarak Allah düşüncesini unutanlar da şeytanın takımına üye olmuşlar demektir.

HADİSLERDE ŞEYTAN

Peygamber Efendimiz, yeri geldiğinde şeytandan bahisler açarak onun hakkında bilgi vermiş, ona karşı alınacak tedbirler üzerinde durmuş, bazı fenalıkları ona nispet etmiş ve çok defa da ondan Allah’a sığınmanın lüzumuna değinmiştir.

a) Şeytan insanın damarlarında dolaşır:

Efendimizin eşi Hz Safiye anlatıyor: “Allah Rasûlü itikafa girmişti. Bir gece ziyaret maksadıyla yanına gittim. O’nunla konuştum, sonra eve dönmek üzere kalktım. O da beni kapıya kadar uğurladı. Tam kapının önündeyken iki kişi oradan geçiyorlardı. Hz Peygamberi görünce hızlandılar. Allah Rasûlü onlara: “Olduğunuz yerde kalın” dedi sonra da “Bu eşim Safiyye b. Huyey’dir” dedi. O iki zat “Sübhanallah Ya Rasûlallah” dediler. Allah Rasûlü: “Gerçekten de şeytan insanın damarlarında dolaşır. Ben, şeytanın içinize kötü bir zan atmasından korktum” buyurdu.”
Bu hadisi bazıları Allah şeytana insanın damarlarında dolaşma imkan ve kabiliyetini vermiştir şeklinde anlamışlardır. Bazılarına göre de bu üslup, şeytanın vesvese ve kandırmasının çokluğundan kinayedir. Yani şeytan insanın kanı gibidir, ondan hiç ayrılmaz.

b) Öfkeyi kullanarak insanı dengesizliğe iter:


Hz Peygamber (sas): “Öfke şeytandandır. Şeytan da ateşten yaratılmıştır. Ateş su ile söner. Sizden biriniz kızdığında abdest alsın” buyurmuştur.
Birgün Allah Rasûlü’nün yanında iki kişi birbirlerine sert sözler söylerler. Biri diğerine aşırı kızdığından kıpkırmızı kesilir. Hz Peygamber (sas) bir söz bildiğini, bu sözü kızgın birisinin söylediğinde o halinin ondan gideceğini ifade eder ve “Eûzu billahi mineş-şeytanir racim” der. O kızgın adama “Allah Rasûlü’nün dediğini duymadın mı!” diyenlere adam “Ben deli değilim” diye karşılık verir.

Öfkesini yenenin, hem öfkelendiği kimseye, hem o şahsın şeytanına hem de kendi şeytanına üstün geleceği haber verilmiştir.

c) Rüyalara tesir eder:

Arapça’da uykuda görülen güzel ve hayırlı şeylere rüya; çirkin ve şer şeylere de hulûm denir. Türkçe’de Arapça’dan alınan rüya kelimesi her iki durumda da kullanılır. Hz Peygamber iki kelime arasındaki nüansı da ifade ederek: “Rüya Allah’tan, hulûm ise şeytandandır. Sizden biriniz hoşlanmadığı bir düş görürse sol tarafına üç defa tükürsün ve onun şerrinden Allah’a sığınsın. Böyle yaparsa o düş kendisine zarar vermeyecektir” buyurur. Başka bir hadiste de “Sizden biriniz hulûm görürse şeytanın uykusunda kendisiyle oynamasını kimseye söylemesin” buyurur.

İnsanın uykusunda gördükleri de tabiiki Allah’ın yaratmasıyladır. Onların şeytana nispet edilmesi hayırsız ve çirkin olduklarından ötürü mecazidir.

d) Akşam vaktinde etrafa yayılırlar:

Peygamber Efendimiz(aleyhissalatu vesselam): “Çocuklarınızı ve suya giden hayvanlarınızı güneş battığında, yatsının karanlığı kayboluncaya kadar dışarıya çıkarmayın. Zira güneş batıp da yatsının karanlığı kayboluncaya dek şeytanlar etrafa yayılırlar” buyurur.

Konuyla alakalı bir başka hadiste: “Hava karardığında çocuklarınızı tutun, çünkü o vakitte şeytanlar etrafa yayılır. Geceden belli bir vakit geçtiğinde onları salıverin. Bismillah diyerek kapılarınızı kapatın. Çünkü şeytan kapalı kapıyı açamaz. Su testilerinizin ağzını besmele çekerek bağlayın. Kaplarınızın üzerine enlemesine birşey koymak suretiyle dahi olsa örtün ve besmele çekin, kandillerinizi de söndürün” buyurulur.

Bu hadislerde, dünya hayatını yaşarken, ona bir ukba buudu kazandırma dersi verilmektedir. Kapıları kapatma, testilerin ağızlarını bağlama, yemek kaplarının üzerlerini örtme gibi dünyaya ait işler yapılırken, Allah’ın adı anılmakta, böylece şeytanın vereceği rahatsızlıktan kurtuluşun yegane vesilesinin Allah’a sığınmak olduğu gösterilmektedir. Bu görüşü destekleyen bir hadiste Allah Rasûlü şöyle buyurur: “Kişi evine geldiğinde, içeri girerken ve yemek yerken besmele çekerse şeytan yardımcılarına “Size yatacak yer ve akşam yemeği yok” der. O kimse evine geldiğinde Allah’ı anmazsa, şeytan avanesine “Yatacak yere yetiştiniz” der. O zat yemek yerken besmele de çekmezse “Hem akşam yatacak yere hem de akşam yemeğine kavuştunuz” der.”
Şeytanlar ışı...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İslam inancında şeytan 2
« Posted on: 20 Nisan 2024, 01:54:13 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İslam inancında şeytan 2 rüya tabiri,İslam inancında şeytan 2 mekke canlı, İslam inancında şeytan 2 kabe canlı yayın, İslam inancında şeytan 2 Üç boyutlu kuran oku İslam inancında şeytan 2 kuran ı kerim, İslam inancında şeytan 2 peygamber kıssaları,İslam inancında şeytan 2 ilitam ders soruları, İslam inancında şeytan 2önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes