> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > İnsanı Diri Tutan Vefa
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İnsanı Diri Tutan Vefa  (Okunma Sayısı 1218 defa)
02 Mayıs 2010, 14:51:43
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 02 Mayıs 2010, 14:51:43 »



İnsanı Diri Tutan Vefa



Ahde vefa, İslâm ahlâkının en önemliilkelerinden birisidir. Öyle ki insan vefası kadar Allah’a bağlanabilirve kul olabilir. Bu bakımdan insan için en büyük vefakârlık Yaratanınıtanımasıdır. İçten bir bağlılık ve derin bir haşyetle.

Vefanıntecellisidir insan. Ruhumuzun, kalbimizin diri kalmasıdır vefa. Varoluşun her zerresinde ahde vefanın izleri vardır. Kâinat, YüceYaratıcı’ya duyulan vefa ile varlığını devam ettirmektedir. Vefa, aynızamanda aşk ve sevginin de tezahürüdür. Vefakâr insanların hatıraları,kendisi vefat etse bile insanların gönüllerinde yaşamaya devametmektedir.

İnsan, vefası kadar Allah’a bağlanabilmekte ve kulolabilmektedir. İnsan için en büyük vefakârlık, yaratanını tanıması,kulluk görevlerini yapmaya çalışması, Allah’ın verdiği nimetlerinkıymetini bilmesidir.

Ahde vefanın aslı

Vefa,fıtrîdir. Çünkü bizlerin, Yüce Rabbimizle ‘ahd ü misak’ diye ifadeedilen ahitlerimiz vardır. Elest Bezmi’nde “Sen bizim Rabbimizsin”şeklindeki sözlerimiz kulaklarımızda yankılanmaktadır. Allah’ıninsanlardan aldığı ilk ahit, onların zürriyetlerini Hz. Adem’insulbünden alıp kendi ulûhiyetini tasdik ettirmesidir: “RabbinÂdemoğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini alıp devamettirmiş ve onları kendilerine şahit tutarak: ‘Ben Rabbiniz değilmiyim’ demiştir. ‘Evet (buna) şahidiz!’ dediler. Kıyamet günü, ‘Bizbundan habersizdik’ demeyesiniz.” (A’raf, 172)

Ahd, hem Allah’ıninsanlara teklif etmiş olduğu hükümler, hem de insanların Allah’a karşıveya Allah namına diğerlerine karşı yerine getirmeyi taahhüt etmişoldukları hususlardır. Kur’an-ı Kerim’de, “Allah’ın ahdini yerinegetiriniz” (En’am, 152) buyrulmaktadır. Tefsirlerimize göre Allah’ınahdi, Allah’ın bize teklif etmiş olduğu ahitler, emirler, nehiyler veaynı zamanda bizim Allah’a veya Allah adına başkalarına verdiğimizsözler, adaklar, yeminler, akitler demektir. Dolayısıyla Kur’an’ın buayetine göre dinimizde ahdi bozmak haramdır. “Ey İsrailoğulları! Sizinasıl bir nimet ile nimetlendirdiğimi hatırlayın. Ve bana verdiğinizsözü yerine getirin ki ben de size verdiğim sözü yerine getireyim. Sizbenden korkun.“ (Bakara, 40) ayeti de bu hükmü teyit etmektedir.

NecmSuresi’nin 37. ayetinde Allah Tealâ, İbrahim a.s.’ın çok vefalıolduğundan övgüyle bahsetmektedir. Ayrıca, Kur’an-ı Kerim’de kurtuluşaeren müminlerin sıfatları sayılırken, “Onlar emanetlerini ve ahitleriniyerine getirirler.” (Mü’minûn, 8 ) buyrulmaktadır. Allah Tealâ kendisiile yapılan ahde bağlılık gösterenlere büyük bir mükafat vereceğinivaat etmektedir: “Doğrusu sana sadakat yemini edenler (Ey Muhammed),bizatihi o yemin ile Allah’a bağlılık yemini etmektedirler. Allah’ıneli onların ellerinin üzerindedir. Bu yüzden her kim o yeminden sonrayeminini bozarsa, ancak kendi zararına bozmuş olur ve her kim Allah ileahdini yerine getirirse Allah ona büyük bir mükafat nasip edecektir.”(Feth, 10)

Allah’a verilmiş bir söz gibi


Vefagöstermenin temel belirtisi, insanın sözünü yerine getirmesi veya maddive manevi borçlarını ödemesidir. Verilen söz ve yapılan anlaşmalarımızgereği olan ahde vefa, İslâm ahlâkının en önemli ilkelerindenbirisidir. Yapılan sözleşmeye uymayı istemek kazanılmış bir hak, onuyerine getirmek de kabul edilmiş bir görevdir. Verdiği sözü tutmayankişi, karşı tarafın hakkını ödememiş ve kendi vazifesini yerinegetirmemiş olur. Bundan dolayıdır ki Peygamberimiz s.a.v., verilensözün tutulmamasını münafıklığın üç alametinden biri saymıştır.

Birmüslümanın sözü, Allah’a verilmiş bir söz gibidir. Müslüman, Allahkorkusu taşıdığından ahdini bozmayı düşündüğü an Allah’ın kendisinihesaba çekeceğini düşünür ve bundan vazgeçer. Çünkü ahdine bağlıkaldığında Allah katında kendisi için mükafatlar hazırlandığınınşuurundadır: “Allah’ın ahdini az bir pahaya satıp değişmeyin. Eğerbilirseniz Allah katında olan sizin için daha hayırlıdır.” (Nahl, 95)

Müslümanlarınverdikleri sözü tutmalarından dolayı tarihte birçok kavimlerin İslâm’agirdiği görülmüştür. Müslümanlardaki doğruluk ve sadakat,inançlarındaki samimiyet ve ihlâs, işlerindeki temizlik ve dürüstlükonları hayran bırakmıştır. Bu vesileyle İslâm’la tanışmalarına vehidayet bulmalarına sebep olmuştur. Böylece müslümanlar ahitlerinibozmamakla, kaybettikleri basit ve küçük çıkarlar yerine pek büyükkazançlar elde etmişlerdir.

Gerçek vefaya giden yol

FetihSuresi’nin 26. ayetine göre vefa, öncelikle Peygamber s.a.v.Efendimizin, sonra O’nu takip eden müminlerin temel özelliğidir. Buayeti kerimede, “Allah da Elçisine ve müminlere huzur ve güveniniindirdi; onları takva kelimesine bağladı.” buyrulmaktadır. Müfessirler,ayette geçen takva kelimesinin, sebat etmeyi ve ahde vefayı kapsadığınıifade etmişlerdir. Dolayısıyla gerçek vefaya ancak takva ile yaniAllah’a içten bağlılık ve O’ndan haşyetle ulaşılabilir.

Peygambers.a.v. Efendimiz Muaz bin Cebel’e işte bundan dolayı Allah’tankorkmanın davranışlarımızdaki tezahürleri arasında vefayı dazikretmiştir. Muaz bin Cebel r.a. şöyle rivayet etmiştir: “Rasul-iEkrem bana; ‘Ya Muaz! Allah’tan kork! Doğru konuşmayı, sözüne vefayı,emanete edayı, hıyaneti terki, komşuyu himaye etmeyi, öksüze acımayı,yumuşak konuşmayı, herkese selam vermeyi, kanatları alçaltmayı yanitevazuu sana tavsiye ederim.’ dedi.” (Mektûbât-ı Ma’sûmiyye)

Buhadisi şerifte vefanın Allah’tan gerçek anlamda korkmanın bir neticesiolduğu da anlaşılmaktadır. Ayrıca, sözünde durmayan yalancı kişi,emanete de hıyanet edebilir, komşusunu da unutabilir… demektir.

Sevginin gıdası, doğruluğun işareti

Vefanınyaratılışımız açısından bir başka belirtisi ise sevgi, dostluk vebağlılıkta sebat edebilmemizdir. Vefakârlık ile dostluklarımız gittikçederinleşebilir. Sevgi, sadakat, vefa ve bağlılık değil midir?Sorumluluk, özveri, şefkat sahibi iseniz yüreğinizle Sevgili’yegülümseyebilir ve böylece insan olmanın hazzına erebilirsiniz.

İnsandostuyla yaşadığı paylaşımları unutmamalı, sonradan ilişkilerizayıflamış olsa bile hatıralarına vefa göstermelidir. Şeyh Sadi’nin“Bostan”ında geçtiği gibi: Şeyh Sadi hamama gittiğinde yıkanması içinkendisine kil getirmişler. Hal diliyle kile, “Çok güzel kokuyorsun”demiş. Yıkanacağı kil de ona, “Bir müddet bir gül dibinde bulundum”demiş… Allah adına dostluk, Dost’un dostluğu insan için vefasızzamanların onarıcı bir tesellisidir.

Abdullah EnsarîHazretleri’ne göre sıdk ve muhabbetin alameti ahde vefadır. Hemdoğruluk, hem de muhabbet deryası… Muhabbet, mutlak olan hakikatin vebu hakikatin yansıdığı tezahürlerin kalpte hissedilmesidir. Hiç böylebir hissediş, eğriliği barındırabilir mi?

Bir gece semadaninen iki melek, Ebu Said-i Harraz’a gelerek, “Doğruluk nedir?” diyesordular. O da, “Ahde vefa etmektir.” dedi. “Doğru söyledin.” diyenmelekler yine semaya yükseldiler.
Hadis-i şerifte sıdkın insanıbirr’e ulaştıracağı ifade edilmekte ve dolayısıyla ideal bir hedefolarak gösterilen birr’e ulaşma vasıtası olarak sıdk gösterilmektedir.Öyleyse ‘birr’ nedir?

Birr, halis amel-i salih demektir. Yanibirr’le, Allah rızası için yapılan bütün salih ameller ve hayırlarifade edilir. İşte birr dediğimiz amel ve iyiliklerden oluşan üstünmeziyet, ahde vefanın olduğu bir zeminde ortaya çıkar. “İyilik” diyetercüme ettiğimiz birr, Kur’an-ı Kerim’in birçok ayetlerinde dikkatçekilen, tarifi yapılan bir mefhumdur:

“Birr, yüzlerinizidoğuya, batıya çevirmeniz değildir. Fakat birr, Allah’a, ahiret gününe,meleklere, kitaplara, peygamberlere inanmak, O’nun sevgisiyleyakınlarına, yetimlere, düşkünlere, yolculara, yoksullara ve köleleruğrunda mal vermek, namaz kılmak, zekât vermek ve ahidleştiklerindevefa göstermek, zorda, darda ve savaş alanında sabretmektir...”(Bakara, 177)

Milletin vefası

Birkelime millet uyandırır, bir kelime millet uyutur. O kelime insanahedef tayin eder. Kapımızı açacak bu anahtar kelimemiz vefa olmasın!İnsanın vefalı olması gerektiği gibi, milletin de vefası vardır.Tarihimize ve geleneğimize karşı yeterince vefalı olup olmadığımızısorguluyor muyuz? Dedelerimiz, anne ve babalarımızın dinî geleneğimizeduydukları vefa duygusu bizlerde yaşamaya devam ediyor mu? Yoksa hayatbiçimimiz değiştikçe kırılmalar arttı mı?

Merhum Mehmet Akif’inBursa’nın kuşatılması üzerine yazdığı “Bülbül” isimli hüzünlü şiirindegeçtiği gibi, Şark’ın vefasız, kansız evlatları olarak hâk-i ecdadımızıGarb’a mı çiğnettik? Eğer İslâm’ın haremgâhında nâmahrem dolaşıyorsa,vefasızlığımızdan dolayı matem bizim hakkımızdır.

Pek çokOsmanlı çınarını kurutmuş olsak da, Geyikli Baba’nın tohumunu ektiğiOsmanlı Çınarı, Bursa İnkaya Köyü’nde hâlâ yaşıyor. Osmanlı’nın manevimimarlarına ve kurucu sultanlarına karşı vefakârane torunlar olarakyapılan nice çalışmalar, millet olarak vefa duygumuzu artırmaktadır.
Şanlıecdadımıza olan vefa örnekleri, Anadolu’ya uzak coğrafyalarda belkidaha canlı olarak yaşanmaktadır. Yazımızı, geçen yıllarda Pakistan’dayaşanmış dikkat çekici bir vefa anekdotuyla bitirelim:

Türkiye’deTürk Dili ve Edebiyatı üzerine doktora yapmış genç Pakistanalimlerinden Muhammed Sabir, Pakistan’da bir cuma günü hutbede SultanAbülhamid Han’ın adının okunup ona “zeyyedallahu ömrahu”, yani “Allahonun ömrünü artırsın” diye dua edilmesine şahit olur. Camiden çıktıktansonra cemaate bu duanın manasız olduğunu, zira Sultan Abdülhamid’invefat etmiş olduğunu söyler. Bunun üzerine halk, “Seni gidi İngilizcasusu!” diyerek hışımla Sabir’in üzerine yürür.

    En Vefakâr İnsan

    Vefakârinsan, kendisine yapılan iyilikle...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İnsanı Diri Tutan Vefa
« Posted on: 28 Mart 2024, 19:06:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İnsanı Diri Tutan Vefa rüya tabiri,İnsanı Diri Tutan Vefa mekke canlı, İnsanı Diri Tutan Vefa kabe canlı yayın, İnsanı Diri Tutan Vefa Üç boyutlu kuran oku İnsanı Diri Tutan Vefa kuran ı kerim, İnsanı Diri Tutan Vefa peygamber kıssaları,İnsanı Diri Tutan Vefa ilitam ders soruları, İnsanı Diri Tutan Vefaönlisans arapça,
Logged
22 Kasım 2014, 23:42:21
Rüveyha
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.764


« Yanıtla #1 : 22 Kasım 2014, 23:42:21 »

Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah..Mevlam razı olsun kardeşim.Ahde vefa sahibi olmak Efendimizin en güzel sünnetlerinden.Unutulmaktan korkmuyorum da, unutmaktan çok korkuyorum..Rabbim bizleri korktuklarımızdan emin kılsın.Herkesin unutucağı gün Mevlamız bizleri unutmasın, rahmet etsin  inşaAllah..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Kasım 2014, 23:57:12
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 22 Kasım 2014, 23:57:12 »

Aleykümselam.Amin Rüveyha abla.Rabbimin her zaman hatırladığı kullardan oluruz inşallah.Rabbim bizleri İslam noktasında da ,hayatımızda da herkese karşı vefalı olmayı nasip etsin bizlere inşallah....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes