> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > İmdada Yetişin
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İmdada Yetişin  (Okunma Sayısı 583 defa)
20 Temmuz 2010, 14:05:07
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 20 Temmuz 2010, 14:05:07 »



İmdada Yetişin


İnsan mükerrem bir varlıktır ve kendisinden beklenen de mükerrem hasletler sergilemesidir Yalan söylememe, insanları aldatmama, başkalarının hakkına saygılı olma, elden geldikçe ihtiyaç sahibine yardım etme, vefalı olma, sadık olma, güzel şeyleri isteme ve gerçekleştirmeye çalışma gibi şeylerin “mükerrem”, yani insana yakışır tavırlar olduğunda bütün insanlar müttefiktir Zira bu tabiatının gereğidir Bütün milletlerde, her türlü kültürde, dünyanın her yerinde bunlar insani değerler olarak kabul edilegelmiştir
Tabiatı bozulmamış hiç bir insan yoktur ki, bu sayılan şeyleri yaptığında mesrur olmasın hiç bir tefessüh etmemiş vicdan yoktur ki, bunları yapana alkış tutmasın Hal böyle olunca insanlık dediğimiz şeyin başkalarına faide sağlamaktan, onların sıkıntılarını gidermekten geçtiğini söylemek yanlış olmaz Bu yüzden Efendiler Efendisi: “İnsanların en hayırlısı başkalarına faydalı olandır” buyurmuşlardır
Evet, bunu insan olarak yaratılan herkes yapmak durumunda Aksi taktirde, yalanı şiar edinmiş, insanları aldatmayı akıllılık kabul etmiş, kötülüğe yelken açmış, bencilliğin batağında etrafındaki ah u eninlere kulağını tıkamış birisinin “kendini yaşadığı” söylenemez İnsana yakışanı yaptığı da söylenemez, belki dense dense, bu kişi dünyayı paylaştığımız diğer canlılara daha çok benziyor denebilir Zira onun yaratılışı, mekanizması, karakteri, kabiliyetleri, hedefleri vs herşeyi farklıdır ve o bunu idrak etme mecburiyetindedir
Hele bu inanan bir mü’min ise, bütün bunları ekmel manada yapmak için herşeyini seferber etme durumundadır Bu sayede inancının gereğini ortaya koymuş, kendinden bekleneni gerçekleştirmiş ve hepsinden önemlisi Rabbinin rızasını kazanmış olacaktır Zira Kur’an da, Kainatın İftihar Tablosu da hep bu güzellikleri salık vermiş, bunu kulluğun bir parçası olarak lanse etmişlerdir İnandığı gibi yaşayınca da, iç-dış bütünlüğü sergilemiş ve kendiyle çatışmadan, stresten uzak, huzurlu bir kulluk hayatı ortaya koyacaktır

Evet, Bugün
İşin burasında noktalı virgülü koyup, yaşlanan dünyamızda insanlığı çepeçevre kuşatan tabii afetler sebebiyle inleyen insanlığın imdadına koşmanın da inananlar olarak bizlere en mühim bir vazife olduğunun altını çizelim Hele bu kendi dindarı, dindaşı, kardeşi ise…
Şimdilerde, Pakistan ve Hindistan’da onbinlerce müslüman vefat etti, yüzbinlercesi aç ve açık Milyonlar büyük bir imtihandan geçiyor Kimi bizzat bu afeti yaşayarak, kimi de bunun karşısında yapması gerekeni yapıp yapmama noktasında sergilediği tavrıyla
Bir dönemde aziz milletimizin başı sıkıştığında, “kardaşlarımız zorda imiş” deyip, herşeyleriyle dökülen bir millet yokluklar içinde iken bile neyi varsa onunla imdada yetişen bir millet kimisinin elbiselerini ortaya attığı, kimisinin kulağındaki küpesini, elindeki bileziğini, parmağındaki yüzüğünü ortaya attığı, kimisinin evindeki kabını kacağını, battaniyesini getirip ortaya attığı ve kimisinin hiçbir şeyi olmadığı için evladını pazara satlık çıkararak aldığı parayı yaralı kardeşine gönderme civanmertliğini gösteren aziz, mübeccel bir millet Her zaman bize “kardaş” diye hitap eden, derdimizle dertlenen, sevincimizle sevinen nadide bir millet
İşte bugün onlar inliyor ve “yok mu bir yardım eli” diyor Binlerce yavruyu kaybeden acılı analar, ana-babasını yitiren boynu bükük yetimler, eşini kaybeden çaresiz bacılar, sağlığını yitiren gözü ve gönlü kanlı yaşlarla dolu babayiğitler, malını mülkünü, evini barkını yitiren ızdıraplı çileli garipler hepsi kendilerine uzatılacak şefkatli elleri bekliyor Hele şimdilerde kara kış kapıda, salgın hastalıklar fırsat kolluyor ve perişaniyet her geçen gün artarak devam ediyor

Biz de Varız
Sevindiricidir, millet olarak belli ölçüde şuurlu davaranabildik bu elim hadise karşısında da Tıpkı tsunamide olduğu gibi Yediden yetmişe hemen herkes bu duruma sessiz kalmadı ve ellerindekileri Mevla’nın rızası istikametinde oradaki yaraları sarmak için gönderiyor Ancak, ne kadar yardım giderse gitsin mutlaka göreceği bir ihtiyaç, saracağı bir yara var Yapılanla yetinmek belki bir dûn himmetlik olabilir Zira ihtiyaç büyük, dert kavi, ızdırap ve çile gırtlakta Kimbilir bu hengamda gelen yardıma sevinen o insanların samimi yakarışları Arş-ı A’lâ’yı nasıl lerzeye getiriyor Cenab-ı Hakk’ın rahmeti coşuyor ve Erhamürrahimîn alana da verene de nasıl rahmet nazarları ile bakıyor
Bu manzara insanı o kadar duygulandırıyor ki, adeta istikbal adına cennetnümâ bir hayatın sinyallerini veriyor Kardeşliğin, dayanışmanın, birbirinin derdiyle dertlenmenin, başkaları için fedakarlıkta bulunmanın ve verebilmenin bizim toplumumuzda da her geçen gün arttığının sinyallerini İzzetle, şerefle, şahsiyetlice ve dayanışma içinde yaşamanın gelecek adına güzel emareleri bunlar
Oraya giden her Türk kafilesine büyük bir sevinç gösterisi var “Kardaşlarımız gelmişler” diye, o acılı hallerinde bile bağırlarını açıyor, sevgi gösterisinde bulunuyorlar Soğuk havada çadırlarda iftar etmeye, sabah dağıtılan bulgur veya undan bir çorba bir pilav yapıp gurubu beklemeye duruyorlar Biri çıkıyor ezan okuyor, herkes eline geçen ne varsa onunla iftar etmeye çalışıyor Hem o şartlarda oruçlarına devam ediyorlar, hem de yanlarına gelen misafirlere neleri varsa ikram ediyorlar
Devlet Başkanı Müşerref, afet yöresini gezerken bir Türk muhabire rastlıyor Hemen, “Türkçe konuşalım mı? Ben yedi sene Türkiye’de kaldım ama yavaş yavaş unutuyorum” diyor Kendisine, Türkiye’de kardeşleriniz çoluk-çocuk, genç-yaşlı, kadın-erkek yardım seferberliği başlattı, toplayıp gönderiyorlar” denince, “Biz hepsine teşekkür ederiz Türkler bizim kardeşlerimizdir” diyor
Bu büyük afetin hemen akabinde pek çok dünya ülkesi yardım çadırları kuruyor Dünya basını hadiseyi olduğu gibi bütün dünyaya yayın yapıyor Bu arada Devlet Başkanı Müşerref de bir basın açıklaması yapacak Hemen alıp onu büyük bir ülkenin çadırının önüne götürüyorlarÇadırın önünde büyükçe o ülkenin bayrakları var Orada çekim olacak ki, bütün dünya, bakınız nasıl da yardımsever ülke, hemen oralara gitmiş yardım çadırları kurmuş desinler Müşerref: “Hayır, beni Türkiye’nin yardım çadırlarının önüne götürünüz, açıklamamı o çadırların önünde yapacağım” diyor Hakiki dostu, hakiki kardeşi tanımış münevver bir millet

Murad-ı İhâhî
Elbette Murad-ı İlahi böyle imiş O, daha işin başında bizleri uyararak:“Biz mutlaka sizi biraz korku ile, biraz açlık ile, yahut mala, cana veya ürünlere gelecek noksanlıkla deneriz Sen sabredenleri müjdele!”(Bakara, 2/155) buyurmuştur Onun takdirleri tartışılmaz ve en ufak bir itirazda bulunulmaz Mülk O’nun, melekût de O’nundur dilediğini yapar ve kimse O’na hesap soramaz Ancak, bu yolla Cenab-ı Hak herkesi bir nevi imtihan ediyor Musibete maruz kalanı da, ona uzaktan seyirci olanı da Azamet ve kudretini gösteriyor ki, beşer aczini za’fını öğrensin, haddini bilsin ve Kudreti Sonsuz’un kapısına müracaat etsin Tıpkı, korkan, azarlanan bir çocuğun yine kendini azarlayan annesine veya babasına koşması gibi Elindeki nimetlerin kıymeti anlasın şükürle kanatlansın Hak kapısının sadık bendesi haline gelsin
Biz inanıyoruz ki, imanla bu musibette vefat edenler şehid sevabı, yaralananlar da bir nevi gazilik sevabı kazandılar Malları sadaka hükmüne geçti Eğer sabrederlerse, geride kalanlar da büyük bir ecre nâil olacaklar Bu böyle iken, ne gidenlere acıyıp perişan olmak, ne de bunun aksine kalanların sabredince kazanacakları mükâfaatı düşünüp onlara bigâne kalmak, halleriyle başbaşa bırakmak bizlere yakışmazOlanlardan bir nevi ders alıp halimize çok şükrederek hammâdûn kesilme ve ihtiyaç sahiplerine elden geldiğince yardımcı olma en basiretli hareket olacaktır
Hikmet sahibi Hakîm Rabbim, ne murad ederse bizim için hayırlısını murad buyursun


Ali Ünsal
 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İmdada Yetişin
« Posted on: 18 Nisan 2024, 21:03:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İmdada Yetişin rüya tabiri,İmdada Yetişin mekke canlı, İmdada Yetişin kabe canlı yayın, İmdada Yetişin Üç boyutlu kuran oku İmdada Yetişin kuran ı kerim, İmdada Yetişin peygamber kıssaları,İmdada Yetişin ilitam ders soruları, İmdada Yetişinönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes