๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 20 Haziran 2010, 14:13:22



Konu Başlığı: Hüzün ve gözyasi
Gönderen: Sümeyye üzerinde 20 Haziran 2010, 14:13:22
Hüzün ve Gözyasi



"(Cennete girmeyi hakeden mü´minler) dediler ki: ´Bizden hüznü gideren Allah´a hamdolsun´(35/34)"

Allah´i razi etmeye koyulmus mü´minin hüznü cennette bitecek Bu gercegi güclendiren bir sözü de Allah Rasulü vefati sirasinda basucunda aglamakta olan Fatima´sina söylüyordu:

"Aglama kizim, baban bir daha aci cekmeyecek"

Evet o güne dek hep aci cekmisti Cünkü o, cok sey biliyordu Onun bildigini bilen her kim olsa öyle yapardi O da öyle demiyor muydu: "Benim bildigimi bilseydiniz az güler cok aglardiniz"

Onun bildikleri bir yana, ya onun yasadiklari? Hem yetim, hem öksüz Ardindan bir bir kaybedilen dayanaklar: Abdulmuttalib, Ebu Talib, HzHatice ve pespese gleen evlat acilari, ölümleri Tabi bütün bunlari bastiran da nubuvvetin agir yüküydü Bu nedenle o, cok aglamis az gülmüstü

Kan, ter, gözyasi

Bu üc damla azizdir; bu üc damlanin karistigi sey de azizdir Neyin ugruna olursa olsun, samimi olarak bir dava ugruna dökülen kanlarin karsiliksiz kaldigi görülmemis

Ter de öyle Kim calisarak ter dökmüs de karsiligini almamis? Bu ister mü´min ister kafir olsun, herkes icin gecerli "Insan icin" diyor Kur´an; "Insan icin yalniz calistiginin karsiligi vardir" (53/39)

Gözyasi da öyle Zulme ugramis birinden dökülüyorsa o damla, düstügü yeri yakacaktir Bu üc damla bedeldir; bu bedel ödendigi zaman elde edilen sey mesrulasir Kan, topragin; ter, ekmegin; gözyasi, yüregin bereketidir

"Ve gülüyorsunuz da aglamiyorsunuz" (53/60)

Sahi, nasil beceriyorsunuz bunu, diyor Kur´an; "Imaninizin, Kur´an´inizin, cografyanizin esir edildigi, insaninizin manevi bir soykirima ugradigi, tüm degerlerinizin yagmalandigi, sayisiz civanin yüreginden vuruldugu bir ortamda hala nasil gülebiliyorsunuz?" diye soruyor

Gercekten nasil becerebiliyorsunuz bunu?

Biliyorum, buna becermek demezler; gaflet derler, vurdumduymazlik derler, hamakat derler

Eger bilseydik, Önderimiz Efendimiz´in bildigini, cok aglayip az gülecektik O, yakin derecesinde biliyordu gazabi, kahri, cehennemi Bu gerceklerin arifiydi O Biz bunlari "irfan" derecesinde bilseydik onun gibi yakacak, cok aglayacak ve az gülecektik

Evet bilseydik gögsümüzde nükleer bir güc merkezi tasidigimizi ve bunun her gün üzerine yagan günahlarla paslandigini, bu pasi cözecek tek kimya olan gözyasini bir umamn gibi salacaktik gecelerin koynuna

Eger bilseydik günah hedeflerini onikiden vuran istigfar silahinin mermileri gözyasidir; gönlümüze gözümüzden bir irmak baglayacaktik

Eger bilseydik dualarimizi yüce makama tez ulastirmanin en emin yolu onlara gözyasindan kanatlar takmaktir, Yunus gibi "Agla gözüm agla gülmezem ayruk" diyecektik Ya da Fuzuli´nin iniltisine eslik edecektik:

"Arizin yadiyla nem-nak olsa müjganim n´ola
Zayi olmaz gül temennasiyla vermek hare su"

Eger erseydik sirrina "Yevme la yenfau malun ve la benun"un; bir "kalbi selim" e sahip olmak icin degil bir kac damla yasi, bir cift gözü bile feda edecektik

Eger bilseydik her gün en cok kullandigimiz organlarin basinda elimiz, zihnimiz ve kalbimiz gelir; bu ücü icerisinden en cok kullandigimiz ve kirlettigimiz kalbimizdir Onun pislik icerisinde koydugumuz icin, Allah korkusundan dökülen yaslarla yikamadigimiz icin hayiflanacaktik

Eger imanin neler cektigini onun yerinde olup anlayabilseydik, aglayabilirdik

Ihsan düzeyinde inansaydik Allah´a, azaba, ikaba, mizana, hesaba; gözümüzden yas degil kan akitirdik Öyle buyurmustu ya Yesribli delikanli icin Rasulullah - aleyhissalatü vesselam - efendimiz: "Allah korkusu kardesinizin yüregini dagladi"

Evet bütün bunlari anlayabilseydik, aglayabilecektik

"Melali bilmeyen nesle asina degiliz" diyordu Hasim Biz asina olduk ey sair, hem de öylesine asina olduk ki, bu Islam irfaninin nebevi yöntemlerini "romantizm" sayanlar bile cikti icimizden

Hissizligin, duygusuzlugun bir tek mazereti var: kalb katiligi O da mesru degil

"Sarki görmez, garbi bilmez, edebten yok payesi
Bir utanmaz yüz, yasarmaz göz bütün sermayesi"

Anlamayanlar, aglayamazlar; hatta aglanacak hallerine gülerler Iste biz, böyle olduk

(Mustafa Islamoglu - Yürek Devleti - Denge Yayinlari)


Asra yemin olsun ki, insanoglu hüsrandadir (kayiptadir)
Bundan ancak iman edip salih (iyi) ameller isyleyenler, birbirlerine
hakki tavsiye edenler ve sabredenler müstesnadir" (1-3/103)

 

ALINTI