๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 27 Ekim 2009, 12:47:37



Konu Başlığı: Hüzün vakti'dir duaya teşfik eden kulu!...
Gönderen: Zehibe üzerinde 27 Ekim 2009, 12:47:37
(http://photos-c.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-snc1/hs041.snc3/12837_159304257637_89361212637_2915545_7511302_n.jpg)

Düş kaçkını uykularımı sarmalıyorum, dönüp bakıyorum dünya aynasına, hayatın faili bir sessizliğe bürünüyor uykularım..
Hayalini yaşamakmı kolaydı yârin?
Yanlızlığıma bırakılmayacak kadar yorgun bedenim, inzivalara gebe düşlerim, gecenin kollarından sıyırılıp, sabah ilk ışıklarını bırakıyor yüreğime..

Zamanın peşinde götürdüklerine takılıyor gönlüm, hayatıma girenler ve çıkanlar..
Unuttuklarım, unutulduklarım...
Kızgınlıklarım, hüzün ve mutluluklarım..
Toptan bir hesaba tutuldumu hayat elimde birşey kalmadığını, elimde olanlarıda hayat denilen dipsiz kuyu içine çektiğini anlıyorum..
Sadece inanılması ve sevilmesi gerekenin Rabb olduğundan başka ve bunu binlerce defa kavramama rağmen yinede bir kara bulut hüzmesi gönlüme sızıyor.
Düşünce ve kalp ikliminde gidip gelmekten yorgun düşen duygularımı taşımaktan yoruluyor özüm..

Kıştan bahara geçmeyi bilemediğim için hayatın çıkmaz sokaklarında tökezliyorum..
Kalkmak, geç ve güçte olsa Rabb'in inayeti ile doğruluyorum..
Kaç gecenin sırtında taşıdıklarını ödünç aldım ve gitmesi gerektiği yere bıraktım, saymakta zorlanıyorda olsam..
Bir yudum salat rehavetinin secdesine atılıyorum..
Her bir zerrem işgal oluyor, sebeb-i hâle meyyal ettirmesede sonbahar rüzgarı, baharın son olduğunu ama yazların hep varolacağını söylemiyormuydu bize?

Kafesi açılmış bir kuş gibi kalıyorum hayatın kollarında, uçmak mı iyiydi, yoksa kafesin en dip köşesine sinerek kapısına kilit vurulmasını izlemek mi?
"Aşka uçmazsan kanatlar neye yarar" demiyormuydu mevlana(k.s.)!
Ozaman uçmak gerekti, cesur bir atın sonsuza koşturması gibi kanatlarını açıp maviye doğru yüzmek...

Şimdi üşüyor olsada yüreğim mavinin soğuğunda, bir umud, bir inayet elbet yetişecekti darda kalmış kula!
Bir yakarış ettikmi gönülden semaya, cevap gelecekti en kısa zamanda ruhumuza!
Şimdi dua zamanı,
Hüzün vakti duaya teşfik eder kulu!
Elleri kaldırmak gerek isteklere cevap verene!
Sadece istemek sonsuz cennetinden, tek verenden istemek!