> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Halvet ve Uzlet
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Halvet ve Uzlet  (Okunma Sayısı 740 defa)
02 Temmuz 2010, 15:36:16
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 02 Temmuz 2010, 15:36:16 »



Halvet ve Uzlet
Yalnızlık ve tek başına yaşama mânâlarına gelen halvet ve uzlet, bir anlamda, herhangi bir rehber ve mürşidin nezâretinde inzivâya çekilip vaktini ibâdetle geçirmekten ibarettir

Diğer bir tefsire göre ise o, kalbi bâtıl itikadlardan, karanlık duygulardan, çirkin tasavvurlardan ve Hak'tan uzaklaştıran tahayyüllerden arındırarak, bütün mâsivâya (Hak'tan gayri her şey) karşı kapanıp letâifin dili ile Hak'la sohbetin değişik bir unvanıdır Uzlet halvetin bir buudu, riyâzât da diğer buududur

Halvetin ilk basamağı kırk günlük bir fasılla tamamlandığı için buna "Erbaîn çıkarma" da denmiştir Mürşid ve rehber, mürîd ve mürîd namzedini halvete sokacakları zaman onu alır, odasına kadar götürür; orada duâ eder ve ayrılırlar Mürid, yapayalnız kaldığı o hücrede âdeta bir îtikâf hayatı yaşar! Ölçülü yer, ölçülü içer ve gücü yettiğince, Allah'a kurbet kapısı sayılan bu halvethânede bedenî ihtiyaçlarını en aza indirir; hattâ cismânî arzularını büyük ölçüde unutmaya çalışır ve gece-gündüz durup dinlenmeden sürekli zikr u fikirle meşgul olur

Halvet; halktan uzlet ve riyâzât buuduyla menşei çok eskilere dayanır ve hemen hemen tasavvuf yollarının hepsinde de mevcuttur Hattâ bu hususu daha da ileriye götürüp enbiyâ-i izâm ile irtibatlandırmak da mümkündür
Evet; başta İnsanlığın İftihar Tablosu olmak üzere birçok nebî ve velînin uzlet ve halvetlerinden söz edilebilir Ne var ki, sistem aynıyla alınmadığı, alınamadığı gibi, alındığı kadarıyla da orijini tam korunamadığından, değişik kalıplara ifrağ edilerek, az dahi olsa başkalaştırılmıştır

Hz İbrahim'in "uzlet"i; Hz Musâ'nın "erbaîn"leri, Hz Mesih'in "riyâzât"ı, Sultan-ı Enbiyâ'nın "halvet"leri ve daha niceleri değişik şartlarda, değişik ortamlarda ve değişik karakterler üzerinde farklı tatbikatlarla farklılaşmış, mâhiyetleri kısmen değişmiş ve başkalaşmıştır Zaten başka türlü de olamazdı; zirâ halvet, şahısların ruh yapıları, mizaçları, mezakları, karakterleri ve ruhanîliğe istidatlarıyla çok alâkalıdır Bu itibarla, kime nasıl ve ne kadar halvet teklif edileceğini ancak kâmil mürşidler bilir

İlk dönemlerinde Hz Mevlânâ bir hayli "erbaîn" çıkarır Mürşidini bulunca, halveti terk ve celveti ihtiyar eder ki; ondan evvel ve ondan sonra da pek çok kimse aynı yolu takip etmişlerdir

Halvetin riyâzât buudu; nefsi, bedenî arzulara karşı gemlemek ve meâliye müştâk olan rûhu, kemâlât-ı insâniye semâlarına doğru şahlandırmaktır Evet, ancak, riyâzât ile nefse gem vurulabilir; riyâzât ile o, kötü duygu ve tutkulardan vazgeçirilebilir; riyâzât ile teslimiyet ve inkıyâda zorlanabilir ve riyâzât ile mahviyet ve tevâzua alıştırılarak ayaklar altındaki topraklar hâline getirilebilir ki; güllere saksılık yapmanın yolu ve erkânı da budur:

خَاكْ شَوْ خَاكْ بِرُويَدْ بَا تُو گُلْ
كِه بَجُزْ خَاكْنِيسْت كَسْ مَظْهَرِ گُلْ

"Toprak ol toprak ki, gül bitsin; zirâ topraktan başkası güle mazhar olamaz"
Riyâzat yoluyla, hemen herkes belli lütuflara mazhar olabilir; kimileri ilim ile ahlâkı, ihlâs ile ameli tehzib ederek hem Hak'la hem de halkla muamelelerinde edep şuuruna ulaşır kimileri, sürekli kendilerini Rabbileriyle olan muamelelerinin gel-gitlerinde bulur ve bir lâhza ara vermeden O'na daha da yakınlaşma yollarını araştırır kimileri de, sert kabuğundan sıyrılan yusufçuk gibi hayatlarını, yeni ulaştıkları semâvî âlemlerin kelebekleri sayılan ruhâniler arasında sürdürür

Halvette asıl olan, gönül gözünün aslâ ağyâra kaymaması ve gece-gündüz demeden Cenâb-ı Hakk'ın teveccühüne hazır olup beklemesidir Bu bekleyiş aynı zamanda pasif bir bekleyiş de değildir Bu bekleyiş kalbe akacak vâridâtı kaçırmama heyecanı içinde, gönül gözleri açık ve Hak'la halvet âdâbıyla geçirilen temkinli bir bekleyiştir Bu mânâyı soluklayan Lâmekânî Hüseyin Efendi'nin şu sözleri ne hoştur:

Pâk eyle gönül çeşmesini tâ durulunca,
Dek tut gözünü gönlüne gönlün göz olunca

İnkârı ko, dil destisini ol çeşmeye tuttur;
Ol âb-ı safâbahş ile bu desti dolunca
Sen çık aradan hânesini sâhibine ver;
Bî-şek gelir Allah evine sen savulunca
Evvel koma ki, sonra çıkarmak güç olur güç
Şeytan çerisi hâne-i kalbe koyulunca!

Vâkıa Allah zamandan, mekândan münezzehtir ama, O'nun insanlarla alış-verişi de yine hep kalb yamaçlarında cereyan eder Bu itibarla da kalbin zümrüt tepeleri, O'ndan gelecek tecelli dalgalarına her zaman açık ve hazır olmalıdır ki; Hazret-i Hakkı'nın ifâdesiyle:
"Kasrına nüzûl eyleye Sultan gecelerde"

Cenâb-ı Hak bir yerde Hazret-i Dâvud'a (as) şöyle buyurur: "O evi Benim için boşalt ki, Ben orada olayım" Bâzıları boşaltmayı, kalbin ağyâr düşüncesinden, yabancı mülâhazalardan ve O'nu nazara almadan, âlemle gereksiz münasebetlerden arındırma ve uzaklaştırma şeklinde anlamışlardır


قَعرْ چِـه بَگُُزِيد هَركِه عَاقِلَسْـت
زَانكِه دَر خَلْوَتْ صَفَاهَاي دِلَسـت
ظُلْمَت چِه بِهْ كِه زِ ظُلْمتهَايِ خَلق
سَر نَبَردْ آن كَس كِه گِيرَد پَاي خَلْق
خَلْوَت اَزْ اَغْيار بَـايَد نَـه زِيَـار
پُوسْـتِين بَهرِ دَيْ آمـد نَـه بَهَار


"Akıllı olan, kuyu dibini seçmiştir; zirâ halvette gönül safâsı vardır Kuyu dibinin zifiri karanlığı, halkın zulmetinden iyidir Halkın ayağını tutan kimse baş alıp getirememiştir; yâni nihâyete erip sırra muttali olamamıştır Halvet ağyâra karşı lâzımdır, yâr'a karşı değil; kürk kış için gereklidir, bahar için değil"

Halvetten murâd, kalb hânesini ağyârdan temizleyip yâr ile hemdem bulunmak olduğuna göre, halk içinde Hak'la beraber bulunan ruhlar ve kesretin en uç noktalarında dahi sürekli tevhidi kollayan gönüller hep halvette sayılırlar Buna mukabil, bütün ömrünü halvette geçirdiği halde, kalbini ağyârdan temizleyememiş ve içinden mâsivâyı söküp atamamış kimsenin halveti de bir aldanmışlıktır ve beyhûdedir

Aslında mâverâî bir halvette, halktan tecerrüd ve uzlet yoktur Böyle bir halvette insan, Mevlânâ'nın ifâdesiyle, bir pergel gibi, ayağının biri lâhût ufkunda, diğeri de nâsût kutbunda, her an ayrı bir nüzûl ve urûcu bir arada yaşar ki, enbiyâ ve asfiyâ kuşağında bilinen halvet de işte bu halvettir

Cenâb-ı Hak, Dâvud'a (as): "Yâ Dâvud nen var, böyle halktan ayrılıp yalnızlığı ihtiyâr ediyorsun?" buyurur Hazret-i Dâvud: "Yâ Rabbi halkı Senin için terk ediyorum" der Cenâb-ı Hak O'na: "Ey Dâvud, her zaman uyanık ol ve ihvânından ayrılmamaya bak ama, dostlukları sana yaraşmayan insanlardan uzak kalmayı da ihmâl etme!" ferman eder Yâni, mâdem ki hedefin Biziz ve mâdem ki, azmin köyümüzedir, sakın gönlünü Bizden gayrisine açma!

اَللَّهُمَّ اجْعَلْ سَرِيرَتَنَا خَيْرًا مِنْ عَلاَنِيَتِنَا وَأَحْسِنْ عَلاَنِيَتَنَا وَصَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى أَصْحَابِهِ ذَوِي الصِّدْقِ وَاْلإِحْسَانِ


 


SızıntI


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Halvet ve Uzlet
« Posted on: 25 Nisan 2024, 16:03:22 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Halvet ve Uzlet rüya tabiri,Halvet ve Uzlet mekke canlı, Halvet ve Uzlet kabe canlı yayın, Halvet ve Uzlet Üç boyutlu kuran oku Halvet ve Uzlet kuran ı kerim, Halvet ve Uzlet peygamber kıssaları,Halvet ve Uzlet ilitam ders soruları, Halvet ve Uzletönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes