> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Hafız Fatma
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hafız Fatma  (Okunma Sayısı 2657 defa)
14 Eylül 2009, 16:18:13
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 14 Eylül 2009, 16:18:13 »





İlkokulu bitirip kursa gelmişti. Ailesi kendi isteğiyle geldiğini söylemişti. Kayıt için adını sorduğumda, "Fatma",

dedi. Hiç de çekinmeyen bir tavırla... Ve ekledi:

"Eğer hafız yaptırmazsanız kayıt yaptırmak istemiyorum". Böyle tehdit edercesine konuşması onu yaşından

daha olgun gösteriyordu. Tebessümle: "Korkmayın küçük hanım siz isteyin hafız da yaparız, hoca da..." O küçük

gözlerinin içi parıldadı birden. Annesi:

"Hoca hanım kusuruna bakma hele sen, ille de hafız olcam der de başka bir şey demez. Bizim köyün

hocasından duymuş. Peygamberimiz hafız olanlara Cennette taç giydirilecek demiş herhalde. Siz daha iyi bilirsiniz

ya köylü kafası, biz de bu kadar duyduk anladık. Bu da çocuk işte."

"Tabi teyze ne demek, keşke herkes sizin gibi duyduklarından etkilense de teslim olsa... Siz hiç merak etmeyin

kızınız önce Allah'a sonra bize emanet."

Kadıncağız elime yapıştı, öpecekken geri çektim, utandım. Tuttum, ben onun elini öptüm. Gözleri yaşardı:

"Hoca hanim bu eller, gözler hep günahlı asil sizinkiler öpülmeye layık."

"Estağfurullah teyze", dedim. "O ahirette beli olur".

Bu konuşmadan sonra kaydını yaptığımda Fatma'nın Erzurumlu olduğunu öğrendim. Bir an düşündüm. 'Küçük

nasıl kalacak bu kadar buralarda'... Zaman ilerledikçe Fatma'nın edepli tavırları daha da çok etkiledi beni.

Azimliydi. Geceleri uykusunun arasında ayetleri sayıklarken görüyordum çoğu kez. Böyle devam ederken arada

bir bana gelip soru soruyordu. Bir gün:

"Hocam hafız olmak içi Kur'ân'ı bitirmek mi lazım" diye sordu.

Bende:

"Tabi ki hepsini ezberleyeceksin ki hafız adını alacaksın."

Bu cevabıma çok üzülmüş gibiydi. Bir şey demek istiyordu sanki... Teşekkür etti ve döndü arkasına gitti.

Derslerim arasında onlara sürekli Kur'ân ezberlemekle işin bitmeyeceğini mutlaka içindekileri uygulamanın

gerektiğini hatırlatıyordum. Talebelerden biri:

"Hocam" dedi. "Fatma'nın annesi ona abdestle olmayanın hafızları dokunamayacağını söylemiş doğru mu?"

diye sordu.

Çok ilginç doğrusu. Maşallah dedim.

"Osmanlı zamanında atalarımız Kur'ân'a ve hafıza kıymet verdiklerinden öyle yaparmış" dedim. Çok hoşlarına

gitmişti bu iş. Hepsi âdeta kendilerini ulaşılması zor, kasa içindeki altın gibi görüyorlardı. 'Görsünler' dedim içimden,

bu yaşta buralara gelmişler. Allah'ın kelâmını ezberliyorlar, onlara fazla görmem bunu. Bu arada Fatma ara sıra

rahatsızlanıyor ve revirde yatıyordu. Zaman geçtikce Fatma'nın morali ve sağlığı daha da çok bozuluyordu. Bir gün

dersini 2 kez aksatınca sordum:

"Ne oldu yoksa anneni mi özledin?"

"Hayır", dedi.

"Neden moralin bozuk? Sık sıkta hasta oluyorsun" dedim.

"Yanlış anlamayın, inan ki annemi özleyip de gitmek istediğim yok. Burayı çok seviyorum. Allah'ımdan çok

korkuyorum. Buraları terk edersem bana âhirette hesabını sormaz mı?"

Bir şey diyemedim. Suçlu bile hissettim kendimi. O küçük kalpte bu ne imandı Ya Rabbi! Onu hayranlıkla

izliyordum. Bir gün çok rahatsızlandı. Doktora götürmek zorunda kaldık. Bir çok tahlillerden sonra arkadaşım olan

doktor hanim:

"Hoca hanım derhal bu talebeyi ailesinin yanına gönder" dedi.

Şaşkınlıkla:"Neden?" diye sordum. Bana:

"Belki üzülecek hatta inanmayacaksın ama bu talebe "KANSER".

Âdeta basımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü. Sanki her tarafıma Rabbimin Rahmet sıfatı tecelli etmiş, şefkat

sarmıştı. Hastaneden ayrılırken Fatma'ya hiç bir şey diyemedim. Oysa anlamış gibi bana sorular sorup dikkatimi

dağıtmaya çalışıyordu. Kulağıma eğilerek:

"Hocam" dedi. "Azrail insanların canını alırken nasıldır?"

Ağlamamak içi zor tutum kendimi:

"Güzel bir sûrettedir, mümin kullara", dedim.

Sevindi, sanki mırıldandı:

"Belki hafız olamam ama Elhamdülillah müminim" diye.

Şimdi anlamıştım bana önceden sormuş olduğu soruyu. Demek ki hastalığını biliyordu. Hafız olmak içi Kur'ân'ı

bitirmek gerektiğini söylediğimde neden üzüldüğünü şimdi anlamıştım. Bir kaç gün sonra eşyalarını hazırlamaya

başladık. Çünkü dayanılmaz acılar içinde olduğunu görüyorduk. Evine gitmesi gerekiyordu. Ailesi geldi. Fatma

yanıma gelerek:

"Bana kızmadınız değil mi? Eğer söyleseydim belki kursa almazdınız."

"Ne demek nasıl kızarım sana", dedim "Hem sonra sakın üzülme hafızlığımı bitiremedim diye. Bu yola girdin ya,

Rabbim seni hafızlar zümresinden yazmıştır inşallah", dedim. Öyle sevindi ki sarıldı boynuma:

"Gerçekten ben simdi hafız sayılır mıyım? Anne bak duydun değil mi?"

Ya Rabbi bu ne aşktı. Rabbimin hikmeti tecelli etse de iyi olsaydı su Fatma ne güzel bir kul olurdu.
Böylece

Fatma'yı Erzurum'a uğurladık. Çok geçmedi. Bir iki hafta sonra ailesi ağırlaştığı haberini verdi. Bu bir iki hafta

içinde ondan iki mektup almıştım. Bana hep hafızlık tacını merak ettiğini, rüyalarına bile girdiğini yazıyordu. Bir gün

sabah namazından sonra telefon çaldı. Fatma'nın annesiydi karşımdaki ses. Ağlamaklı bir sesle:

"Hoca hanim Fatma'yı uğurladık. Rica etsem bir hatim okur musunuz" deyince bende dayanamadım ağlamaya

başladım. Annesi beni teselli edercesine telefonu kapatmadan:

"Size ölmeden önce sunu söylememi istedi", dedi. Hıçkırarak: "Anneciğim hocama söyle Azrail söylediğinden de güzelmiş"

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hafız Fatma
« Posted on: 29 Mart 2024, 00:08:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hafız Fatma rüya tabiri,Hafız Fatma mekke canlı, Hafız Fatma kabe canlı yayın, Hafız Fatma Üç boyutlu kuran oku Hafız Fatma kuran ı kerim, Hafız Fatma peygamber kıssaları,Hafız Fatma ilitam ders soruları, Hafız Fatmaönlisans arapça,
Logged
15 Eylül 2009, 00:34:01
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #1 : 15 Eylül 2009, 00:34:01 »

Evet melek kardeşim bende okuduğumda çok duygulandım ve kendimi sorguladım
Gerçek mi Allah bilir ama buna benzer bir anı daha okumuştum o gerçekti
Beğendiğine sevindim ben teşekkür ederim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes