๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 22 Kasım 2010, 15:01:52



Konu Başlığı: Güzel iş ve işin güzeli
Gönderen: Sümeyye üzerinde 22 Kasım 2010, 15:01:52
Güzel İş Ve İşin Güzeli


Şu yeryüzünde yaşayan bir çok insanın hayalidir, umududur güzel bir hayat yaşamak. Doğum ve ölüm arasındaki şu ömrü güzel bir şekilde tamamlamak. Ancak herkesin ‘ güzel’ kavramına yüklediği manalar birbirinden farklıdır.

Hatta felsefede güzelin ne olduğuna dair çokça tartışmalar  yapılmıştır.

Güzellik zahirde midir, batında mıdır? Yoksa yaratılmış olan her şeyin içine katılmış mıdır?

Bir ölçüsü olmayanlar, sözü bir noktada buluşturmaya çalışmayanlar ve öylesi bir esastan yoksun kalanlar kelimelerle, kavramlarla uğraşır dururlar. Kimi zaman doğruya isabet etseler de fikirlerinin sağlamasını yapamadıklarından neyin doğru, neyin yanlış olduğundan habersizdirler.

Ancak müslümanın bir ölçüsü vardır ve lügati de, tanımları da onlarınkinden farklıdır.

Dolayısıyla işi daha kolay ve daha güzeldir.

Dilimize ‘güzel, iyilik’ olarak çevrilen ‘hasene’ kelimesi Kuran-ı Kerimde sıkça zikredilmiştir.

Hatta yaratılış amacı ‘kimin daha güzel işler, ameller’ yapacağının belirlenmesine dairdir.

Çünkü onu, en güzel şekilde yaratmıştır Rabbi ve güzel işler yapmasını emretmektedir. Ve güzel işler yapanlara da güzel vaatlerde bulunmaktadır.

Dolayısıyla görmekteyiz ki esas olan güzelliktir, güzel davranışlardır. Çirkinlik, kötülük insanın fıtratını bozmakta ve yanlış yollara sapmasına neden olmaktadır. İnsan, kötü bir iş yapsa dahi hemen arkasından iyi ameller ortaya koyarak güzelliğin üstün gelmesine çalışmalıdır.

 ‘Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir.’ (11/ 114)

Ve yine görmekteyiz ki güzel ve iyi olan ne varsa Rabbin katından insanın hizmetine sunulmaktadır.

‘Sana iyilikten her ne gelirse Allah’tandır, kötülükten de sana ne gelirse o da kendindendir.’ (4/79)

Böylece güzelliğin, iyiliğin merkezi de belirlenmekte ve nelerin güzel kapsamına girdiği şekillenmektedir.

Ancak mükellefiyetler sadece güzel iş yapmakla bitmemektedir. Bir de işin güzel yapılması kısmı vardır.

Ve insan nasıl ki güzel iş yapmakla emrolunduysa, işi güzel yapmakla da sorumlu tutulmaktadır.

 Artık yarış güzel ve çirkin, iyi ve kötü arasında değil, güzel ve en güzel, iyi ve en iyi arasında olmaktadır.

Yukarıdaki ayeti kerime ‘iyiliklerin,  kötülükleri giderdiğini’ ifade ediyordu. Fakat Müslüman bununla yetinmemeli bir adım daha öteye giderek çirkinliğin, kötülüğün yayılmasına dahi fırsat vermemelidir:

‘İyilikle kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle.’ (41/34)

Ve bir başka ayeti kerime davet hususunda: ‘Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel bir biçimde mücadele et.’ diye buyurarak işin ‘en güzel şekilde’ yapılması gerektiğini vurgulamaktadır.

Dolayısıyla mümin, yaptığı işleri hiçbir vakit yeterli görmemeli bilakis daha iyisini, en güzellini yapma azmi içerisinde bulunmalı ve bu inancını hep dinamik tutmalıdır.

Sadece bir şeyler yapmış olmak için iş yapmak ve gelişi güzel hareket etmek müslümanın karı değildir. ‘Nasılsa bu yaptıklarım beni kurtarır’ mantığıysa müslümanın zihniyetine yakışmamaktadır.

O, her ne yapıyorsa onu en güzel şekilde yerine getirme gayretindedir.

Onun gözü, bir dağcı gibi hep zirvede olmalıdır. Pekâlâ, dağın eteklerinden de bir yerler görülebilir. Lakin bilir ki en güzel manzaralar, zirveden seyredilir.

Nasıl ki dünyevi isteklerde en güzeline kavuşmak arzulanıyorsa, katlar halinde olan cennetlerinde en güzeli istenmeli, bunun da ötesinde Rabbin rızasını en güzel şekilde kazananlardan olmak için çalışılmalıdır.

Ki O, en güzeldir. (23/14)

Ki O’nun indirdiği Kuran en güzeldir. (39/55)

Ki O’nun yarattığı insan en güzeldir. (95/4)

Ve O, en güzel yarattığının, En Güzele iman etmesini ve indirilenin en güzeline tabi olmasını ve en güzel ameller işlemesini emretmektedir. Ve bunların karşılığında o kullarını en güzel mekânlarda ağırlayacağını müjdelemektedir.

Güzel iş yapanlardan ve işlerini en güzel şekilde tamamlayanlardan olmak duasıyla…

 

 
Besime Özgür…