> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Güçlü kim
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Güçlü kim  (Okunma Sayısı 961 defa)
23 Kasım 2010, 18:11:20
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 23 Kasım 2010, 18:11:20 »



Güçlü Kim


Değerli komutan Halid bin Velid, Hz. Ebubekir döneminde zaferden zafere koşmuş, haklı olarak Müslümanların takdirini kazanmıştı... Herkes, Onun zaferlerinden ve kahramanlığından bahsediyordu. Onun böyle efsaneleşmesindeki (efsaneleşmesini sakıncalı bulan) tehlikeyi sezen Hz. Ömer, zaferlerin yalnız Halid bin Velid'in şahsi yetenek ve gücünden kaynaklanmadığını insanlara anlatmak istedi. Endişesinde haklıydı Ömer (r.a.)... Buna tahammül edemezdi.

 O biliyordu ki; Allah’ın bilgisi olmadan; bir ağacın dalındaki yaprak bile kıpırda­mazdı.

İşte bu düşünceyle, Halid bin Velid'i başkomutanlık görevinden aldı. Yerine Ebu Ubeyde bin Cerrahı atadı.

Hz. Halid, görevden alınma sebebini öğrenmek ve varsa hata­sını bilip düzeltmek için başkente Halifenin yanına gitti.

Hz. Ömer (r.a.): "Halid, sen benim yanımda çok değerlisin. Ve seni çok seviyorum" cevabını verdi.

Sonra valilere şu talimatı gönderdi: "Ben, Haild’i bir hatasından veya ihanetinden dolayı görevinden almadım. Fakat insanlar, Onu o kadar büyüttüler ki; Allah'ı bırakıp O'na tevekkül edeceklerinden korktum. Ben, insanlara bütün bu başarıların Allah'tan geldiğini bilmelerini hatırlatmak için böyle hareket ettim."1

Hz. Halid bin Velid, Müminlerin Emiri Hz. Ömer'in endişesini haklı buldu. Hemen cepheye koştu. Ebu Ubeyde bin Cerrah’ın emrinde bir er olarak ciha­da devam etti...2 Tevhid bayrağı, yine zaferlerin muştusuyla dalgalanıp durdu…

Gücü ve kuvveti yalnız Allah’ta görmek; gerçek güç ve kuvvet sahibi olarak Allah’ı bilmek;  İslam’ın temel esaslarındandır.

Yarattıklarına güç ve kuvvet veren de yine Allah’tır (c.c.). İnsanlar da, hayvanlar da, araç gereç ve diğer varlıklar da ancak Allah’ın verdiği kadar güç ve kuvvet sahibidirler.

Allah dilerse; bir insanın, kalbinden atılan bir pıhtıyla, beyindeki kılcal damar denilen ve ancak mikroskopla görülebilen bir damarı tıkar da; aslanlar gibi güçlü kuvvetli olan o insan, felç olur; yerinden kıpırdayamaz. Eli ayağı tutmaz. Yüzüne konan bir sineği bile kovmaktan aciz kalır.

O isterse; istediği yeri bir yer sarsıntısıyla altüst eder… 

Güçlü, kuvvetli (kavi) olan Allah’tır.3 “Kavi”lik, Allah’ın sıfatıdır. Yaratan, can veren, yaşatan, hareket ettiren, güç veren Ondan başkası değildir.4

“Allah, sizi güçsüz olarak yaratır. Sonra güçsüzlüğün arkasından kuvvet verir. Sonra kuvvetin arkasından ihtiyarlığa ve yine güçsüzlüğe getirir. O, dilediğini yaratır. O, her şeyi bilir, her şeye gücü yeter.5

Allah’ın verdiği bir iyiliği, engellemeye kimse güç yetiremez. Vermediğini de kimse veremez. O dilemezse, kimse kimseye zarar da veremez…6

Söylemek istediğimizi, Müslümanların, dillerinden düşürmedikleri; “Lâ havle ve lâ kuvvete illa billâh” cümlesiyle özetleyebiliriz.

Güçlü ve kuvvetli sanılan; kötülüğü def etmesi ve iyilikte bulunması için Allah’tan gayrı yönelinen her şey puttur, tağuttur, ilahtır… 

 Kehf Suresinde iki bahçe sahibi bir adamdan bahsediliyor. O adam, bahçesinin kendi gücü kuvveti sayesinde güzelleştiğini söylüyor. Bu davranışının doğru olmadığı kendisine hatırlatılıyor:

“Kendi bağına girdiğin zaman; ‘bu Allah’tandır. Benim kuvvetimle değil; Allah’ın kuvveti ile olmuştur’ deseydin ya”7 diyorlar. Bahçesi, çerçöp haline gelince; adam, pişman oluyor ve “keşke Allah’a şirk koşmasaydım”8 diyor. Adam, Allah’a inanıyor. Yani bu ayetlerde, insanın Allah’ın gücünü görmezlikten gelip; yarattıklarında bilmesinin şirk ve küfür9 olduğu vurgulanıyor.

“Karun da: ‘o servet bana ancak kendi bilgim sayesinde verildi’ demişti. Bilmiyor muydu ki; Allah, kendinden önceki nesillerden, ondan daha güçlü, ondan daha çok taraftarı olan kimseleri helak etmişti.”10

“Ad Kavmine gelince; onlar da, yeryüzünde büyüklük tasladılar ve: ‘Bizden daha kuvvetli kim var’ dediler. Onlar, kendilerini yaratan Allah’ın daha kuvvetli olduğunu görmediler mi?”11

“Sizin en yüce Rabbiniz benim” diyen Firavun da aynı hatayı yapmıştı.

“Bir sabah kalktığınızda, suyunuzun çekildiğini görürseniz; size kim bir akarsu getirebilir?»12

 “Sizin, Allah’ı bırakıp taptıklarınız, bir araya gelseler; bir sinek bile yaratamazlar. Sinek, onlardan bir şey kapsa; onu kurtaramazlar. İsteyen de, istenen de acizdir.”13

Rabbimizin uyarısı ne denli önemli:

“Hiçbir şey için – Allah’ın dilemesi dışında- ‘ben yarın onu yapacağım deme. / ‘Ancak, Allah dilerse yapacağım’ de…”14

Dönemin en büyük (süper) devleti Bizans İmparatorluğu, Müslümanların karşısında daha fazla dayanamıyor. Şam'dan, Urfa’ya (Ruh’a) kaçan Bizans Kralı Heraklius, Urfa'dan Şimşat'a, oradan da Kostantiniyye'ye (İstanbul'a) doğru yola koyuluyor.

Maddi açıdan Müslümanlara karşı çok büyük bir güce ve üstünlüğe sahip bulu­nan o çağın en büyük süper devleti Bizans'ın, Müslümanlar karşısında yenik düşmesi, bazılarına göre anlaşıl­maz bir hadiseydi.15

Döneminde dünyanın ikinci büyük (süper) devleti ateş­perest İran,  Müslümanlar karşısında Kadisiye'de perişan oldu. 

İran Kisrası, Ermeni asıllı Rüstem bin Ferahzad komutasında 33 fil ve 80 bin kişilik bir ordu gönderi­yor. (Filler, bugünün tankları etkinliğindeydi.) İran­lılar, sayısız ölü verdiler, dağıldılar. Kuvveti dillere destan olan komutanları Rüstem, Hilal adlı bir Müslüman tarafından yakala­narak öldürüldü. (Bazı Müslümanlar, Rüstem’in efsaneleşmiş kahramanlığını anlatır dururlar. Çocuklarına rüstem adını korlar da; onu yakalayarak öldüren Hilal adlı yiğit Müslüman’ı tanımazlar bile...)

Kadisiye yenilgisinden sonra İranlılar, bir da­ha bellerini doğrultamayıp İslam’a teslim oldular. 

Güç ve kuvveti, sadece materyalist bir mantıkla kaba kuvvette görenler, gerçek gücü tanımamışlardır.

Batılı bir yazar, Humeyni’nin İran’daki başarısı için; “elinde Kur’an’dan başka bir şey bulunmayan yaşlı bir adamın, dünyanın beşinci büyük ordusuna sahip bulunan Şah’a galip gelmesi, anlaşılır şey değil” diyordu.

Onlar, Müslüman Türk’ün, İstiklal Harbinde “yedi düvel”in Haçlı ordusu karşısındaki zaferini de anlamakta güçlük çekiyorlardı.

Kur’an’da, Talut ve Calut hadisesi anlatılırken şöyle deniyor: “Nice az topluluklar, Allah’ın izniyle nice çok topluluklara galip gelmişlerdir.”16

Kuşkusuz, güçlü ve kuvvetli olmaya çalışmak; ayet ve hadislerde övülmüş ve teşvik edilmiştir. Bunu yadsımıyoruz. Dikkat çekmek istediğimiz husus: Bütün gücün ve kuvvetin Allah’a mahsus olduğu ve gücü, kuvveti verenin de yine Ondan başkası olmadığıdır.

Nasreddin Hoca, bir gün; “ya Rabbi, çok büyüksün… Ya Rabbi, çok büyüksün…” deyip duruyor. Yanına yaklaşıp niçin böyle dediğini soranlara: “Düşünüyorum da; hep Onun dediği oluyor” diyor.

“Şüphesiz Allah, çok güçlüdür, çok izzetlidir, her şeye galiptir.”17

Her şeyi yaratan, yaşatan, öldüren Odur. Havasıyla, suyuyla, bitkileriyle ve sayısız yıldızlarıyla kâinatı yoktan var eden ve yöneten Odur. En ince hesaplarla; canlı cansız bütün yarattıkları arasında akıl ermez bir denge kurmuştur. Yerin ve göklerin sahibidir. Kıyametin kopuşu da, O’nun emriyle olacaktır.

Ve yarattıklarının en şereflisi kıldığı insanı, verdiği nimetlerden dolayı hesaba çekecek olan da yine O’ndan başkası değildir.18

“O zulmedenler, azabı görecekleri zaman; bütün gücün kuvvetin Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın azabının gerçekten çok şiddetli olduğunu keşke bilselerdi.”19

Keşke bilselerdi de; kendilerine ve insanlara yazık etmeselerdi…

 

1 Prof. Dr. İ. Süreyya Sırma –Örnek Halifeler: s. 95

2 Adil Akkoyunlu – Hz. Ömer s. 58,59

3  Bakınız: Enfal: 10/52; Ahzab: 33/25;Mümin: 40/22; Şura: 42/19; Zariyat: 51/58; Mücadele: 58/21

4  Bakınız: Hud: 11/52

5  Rum: 30/54

6  Enam:6/17; Yunus: 10/107; Ra’d: 13/11; Zümer: 39/38; Casiye: 45/19; Ahzab: 33/17

7  Kehf: 18/39

8  Kehf: 18/42

9  Kehf: 18/37

10 Kasas: 28/78; Rum: 30/9

11 Fussilet: 41/15

12 Mülk: 67/30

13 Hac: 22/73

14 Kehf: 18/23, 24; Kalem: 68/17 - 36

15 Bakınız: Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma (a.e.): s.128; Ahmet Ağırakça – Hz. Ömer s. 60; Adil Akkoyunlu – Hz. Ömer s.62,63

16 Bakara: 2/249

17 Hac: 22/40, 74

18 Tekasür: 102/8

19 Bakara: 2/165

 

Adil Akkoyunlu
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Güçlü kim
« Posted on: 19 Nisan 2024, 19:09:56 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Güçlü kim rüya tabiri,Güçlü kim mekke canlı, Güçlü kim kabe canlı yayın, Güçlü kim Üç boyutlu kuran oku Güçlü kim kuran ı kerim, Güçlü kim peygamber kıssaları,Güçlü kim ilitam ders soruları, Güçlü kimönlisans arapça,
Logged
23 Kasım 2010, 19:38:32
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« Yanıtla #1 : 23 Kasım 2010, 19:38:32 »

“ALLAH, sizi güçsüz olarak yaratır. Sonra güçsüzlüğün arkasından kuvvet verir. Sonra kuvvetin arkasından ihtiyarlığa ve yine güçsüzlüğe getirir. O, dilediğini yaratır. O, her şeyi bilir, her şeye gücü yeter.Rum: 30/54

Allahu ekber.Şeksiz şüphesiz inandık iman ettik.İmanımızı tazeler boyutta,Çok güzel bir paylaşım olmuş değerli ablamız.Rabbim(c.ş)razı olsun.Dua ile...[/i]
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes