> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine...
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine...  (Okunma Sayısı 731 defa)
01 Temmuz 2010, 03:18:33
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 01 Temmuz 2010, 03:18:33 »



Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine...
   
Hocaefendi'nin Kırık Testi'deki sohbetinin bir bölümünü (önemine binaen) özetleyerek dikkatlerinize takdim ediyorum.

Öyle sanıyorum ki siz de benim gibi kendi dünyanızdaki kırma ve kırılma duygularınızı hatırlayacak, varsa böyle incinme ve incitme zaaflarınızın pişmanlığını hemen duyacaksınız. Hocaefendi, "Bizarım birbirini affetmeyen kardeşlerin dargınlık, kırgınlıklarından." diye sitem ettiği sohbetinde diyor ki:

"Fertler arasında oluşan kırgınlıktan sonra ilk defa özür dileyip 'kusura bakma kardeşim, hakkını helal et' diyen kimse, o kırgınlığın kahramanı sayılır! Bir hadis-i şerifte Efendimiz (sas), birbirine küsen iki kişiden hayırlı olanın, önce selâm veren olduğunu ifade buyurur. (Buhari, Edeb 62) Bu hususta Kur'ân'ın fermanı ise daha da düşündürücüdür:

"İyilikle kötülük bir olmaz. O halde sen kötülüğü en güzel tarzda iyilikle uzaklaştırmaya bak. Bir de bakarsın ki, seninle kendisi arasında düşmanlık olan kişi candan, sıcak bir dost oluvermiş sana!" (Fussilet - 41/34)

Bunun gibi birçok kudsî nasihat ve ikazlara rağmen kırgınlık ve dargınlıkta gösterilen ısrar ve zaafların zaman zaman beni ciddi mânâda sarstığını, derin bir üzüntü ve ızdıraba gark ettiğini ifade etmeliyim. Zira bakıyorsunuz sohbet meclislerine giden, imanı anlatan eserleri müzakere eden iki insan bile kalkıp birbiriyle didişiyor, birbiriyle uğraşıyor...

Demek ki, onlar, küfür ve dalâlet zihniyetinin inanan insanlar üzerine nasıl bir kin ve nefretle yürüdüğünü görmüyor/göremiyor; düşmanlığa kilitlenmiş hasım bir anlayışın kurmuş olduğu planların, yapılan bütün bu hayırlı işlere mâni olabileceğini idrak edemiyorlar...

Allah aşkına, eğer bunlar küçük meselelerse, o zaman büyük olan mesele nedir?..

Yoksa biz, Allah ve Resûlü'nün inkar edilmesini önemli görmüyor da, aleyhimizde söylenilen bir lafa takılıp kalıyor, onu mu daha ehemmiyetli görüyoruz?!.

O zaman gelin neye, ne ölçüde değer verdiğimize bir bakalım. Hangi küçük hadiseleri hiç yoktan yere gözümüzde büyütüp bir heyûla hâline getirdiğimizi ve bunun karşısında hangi büyük meseleleri gözümüzde küçük bir mevzu hâline düşürdüğümüzü insafla müşâhede edelim..

Allah bize akıl vermiş. Daha da ötesinde iman ve iz'an ihsan buyurmuş. Aramızda böyle bir faslı müşterek varken nasıl oluyor da birbirimize düşüyoruz, oturup bunun bir değerlendirmesini yapalım.

Uhuvvet Risalesi'nde denildiği gibi, Hâlık'ımız bir, Mâlik'imiz bir, Rabb'imiz bir, Peygamber'imiz bir, dinimiz bir, kıblemiz bir, bir bir, bine kadar bir bir.. sonra vatan bir, mefkûre bir, aynı yolun yolcusu olma bir.. bir bir, yüze kadar bir bir. Şimdi bu "bir birler" hep bir ve beraber olmayı gerektirdiği hâlde sinek kanadı kadar önemsiz meseleler için nasıl birbirimize düşüyoruz, durup düşünmemiz gerekmez mi?"

"Dünyanın, Cenâb-ı Hakk'ın yanında bir sinek kanadı kadar kıymeti olsaydı kâfir ondan bir yudum su içemezdi." (Müslim, Zühd, 13) buyrulmuyor mu? Demek ki dünyanın, o kadar kıymeti yok ki kâfir su içebiliyor. Şimdi eğer bütün dünya böyle ise dünyaya ait bir kısım kırık dökük, paramparça iş ve sözlerin ne ehemmiyeti olabilir ki, inanan bir insan bunlardan dolayı kan kardeşinden daha ileri olan can kardeşine, mefkûre ve yol arkadaşına karşı tavır alabiliyor. Bu tavrında da ısrarcı olabiliyor!..

İşte bütün bunları düşününce "O hâlde ne diye Kur'ân ve Sünnet'le meşgul oluyor, ne diye bunca kitabı okuyor, Nurlarla iştigal ediyoruz?.." diye sormadan edemiyorum kendi kendime. Basit konularda bile gönül birliğimizi koruyamayacak, birbirimizi üzen zaaflarımızdan geri kalamayacaksak?..

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine...
« Posted on: 26 Nisan 2024, 07:41:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... rüya tabiri,Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... mekke canlı, Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... kabe canlı yayın, Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... Üç boyutlu kuran oku Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... kuran ı kerim, Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... peygamber kıssaları,Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine... ilitam ders soruları, Gönül birliğimizi koruyamama zaaflarımız üzerine...önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes