๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 14 Ocak 2011, 15:36:25



Konu Başlığı: Efendimize(sav) mektup!!
Gönderen: Ekvan üzerinde 14 Ocak 2011, 15:36:25
        Efendimize(sav) mektup!!

Ey alemlere rahmet olarak gönderilen sevgili

Bir mektup vesilesiyle de olsa sana seslenebilmek ne güzel

Salat ve selam olsun sana…

Günahlardan katran karası olmuş gönlümle sana seslenmenin utancındayımtek ümidim “benim şefaatim ümmetimden günahı kebair işleyenleredir”sözünşimdi bu sözle avunuyor günahkar kardeşin…

Sana gözyaşlarımı sunuyorum, gönlümü arındıracak…

Senden 1400 sene sonra dünyaya gelen ümmetinden bir ferdimsenden sonra hiçbirşey değişmedi…

Zulüm kol geziyor islam coğrafyasında,hergün mümin kardeşlerin öldürülüyor,işkencelere maruz kalıyor…

Ömerler,Aliler,Osmanlar,Hüseyinler ölüyor…

Kulaklarımızda hiç duymadığımız sesin yankılanıyor ”ümmeti!ümmeti!”diye inleyen…

Biten savaşlar başka savaşları doğuruyorhergün yeni savaşlara gebeheryeni gün gözümüzü zulme açıyoruz

Sen gideli müslümanlar kendilerine bile zulmeder oldudağıldık,uzaklaştık…yetim kaldık,yetim doğduk…

“Ahir zamanda imanını korumak ,elinde kor ateş tutmak gibidir”buyuruyorsunkor ateşlerde yanar olduk biz,günaha aşina olduk…

bosna’da ,çeçenya’da ,afganistan’da,doğu türkistan’da ,filistin’de ve en son ırak’ta vurdular bizi…

“bir müminin ayağına diken batsa,dünyanın öbür ucundaki mümin acısını hissetmeli”buyuruyorsun

hergün yüzlerce mümin işkencelerle öldürülüyorben bu yükü taşıyamaz oldum gel!…bedenime bombalar düşüyor,kurşunlara geliyorum hergün

Zorla hicret ettiriyorlar bizi okullarımızdan,başımızdaki örtü yüzünden,küfre bulanmış zalimler…senden sonra örtümüze siler olduk gözyaşlarımızı,senden kalan tek mirası çalmak istiyorlar,direniyoruz sen merak etme

Şimdi sessiz çığlıklarım var içimde,bir yanardağ gibi büyüyen…

Ama asla dışarı püskürtemediğim lavlarım…

Cevabını bilmediğim soruların cevabını sen biliyorsun

Yusufların var kuyularda bekleyen seni…

Hüseyinler var kerbelada susuzluktan çatlamış dudaklarıyla adını sayıklayan…

Ibrahimlerin var ateşlerde yakılan,ama ibrahimi koruduğu gibi korumuyor ateş onları

Veysellerin var kenan ilinde hırkana bürünüp avunmaya çalışan…

Isa var seni müjdeleyen ve çarmıha gerilen

Gel!Gel ki hafiflet yükümü…

Gel ki bahara dönsün mevsim,biz kıştan çıkamaz olduk

Susuz çöl bedevilerine döndük

Gel ve boşalt parmaklarından kevserini…

Serinlet içimizi

Gözyaşlarım bir volkan gibi büyüyor içimde ve ağlamak ibadet oldu sen yokken!şimdi şehit topraklarını gözyaşlarımızla suluyoruz

Ve yeşeriyor toprak,filizleniyor şimdi…

Sensiz gündüzler geceye döndü…

Yakın…Şafağa az kaldı biliyoruz

Çünkü karanlığın en yoğun olduğu an,şafağın en yakın olduğu andır

Taifte mübarek bedenine atılan taşlar en çok gönlünü yaralamıştı…

Sen dua etmiştin,niyazda bulunmuştun RABBİ RAHİM’ine …

“bilmiyorlar!bilseler böyle yapmazlar”diyordun ve onları hidayeti için dua ediyordun

Asrın zalimlerine bizde senin gibi dua etmek istiyoruz,ama yapamıyoruz…

Beddualar uçuşuyor göklerde

Firavunlar kol geziyor,bir değil bin oldular yokluğunda…

Musalar kurtulamıyor kızıldenizi yarıp

En kötüsü yokluğun garip etti hepimizi,mecnun leylayı aradığı gibi arıyoruz seni…

Seni bildik,taşlardan daha katı yüreğimiz yeşerdi

Şimdi kafesteki kuş misali çırpınıyorum…

Sevdam gönlüme sığmaz oldu…

Gönlüm sevdama yetmez oldu…

Toprağa düşen gözyaşımla sular oldum hasreti…

Hergün boy atıyor…Yeşeriyor…

Gökyüzüne yükseldikçe dalları,

Biraz daha yaklaştırıyor beni sana…

Bu can bu tende olduğu müddetçe unutturamaz zalimler seni

Çünkü aşkının ateşi her daim,sana kavuşuncaya dek yakacak sinemizi…

Ve bir müjde geliyor arştan…

ALLAH (cc) NURUNU TAMAMLAYACAK…




Alıntıdır