๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Dini makale ve yazılar => Konuyu başlatan: Hadice üzerinde 19 Aralık 2010, 02:13:09



Konu Başlığı: Edep ve tevazu
Gönderen: Hadice üzerinde 19 Aralık 2010, 02:13:09
Edep ve tevazu

Kalbinde kibir olan cennete giremez!



Peygamber, "Allah bana, 'mütevazı olun, kimse kimseye övünmesin, taşkınlık etmesin' diye vahyetti" buyurmuştur Başka bir hadiste de, "Kalbinde zerre kadar kibir bulunan cennete girmez" denilmiştir Bir kudsî hadiste de, "İzzet benim izânm (gömleğim), ululuk benim ridâm (pardösüm)dır Bunlarda benimle tartışan (bana ortak olmaya kalkan) olursa ona, hiç acımadan azap ederim" buyurulmuştur


Bu konuda birkaç büyük sözüne işaret etmekle yetineceğiz Abdullah ibn Mübarek şöyle demiş: "Tevazuun başı, dünya nimetleri bakımından senden aşağı olan kimselerin yanında nefsini küçültmendir, ta ki böylece o kimseye dünya varlığıyla senin ona bir üstünlük sahibi olmadığını öğretmiş olasın Dünya nimetlerinde senden yüksek olanların yanında nefsini yükseltmen de tevazu gereğidir, tâ ki böylece o kimseye dünya varlığıyla sana karşı bir üstünlük sahibi olmadığını öğretmiş olasın"

Urve ibn ez-Zübeyr (ra) diyor ki: Ömer ibn el-Hattâb'ı, omuzunda bir kırba suyla gördüm Ey mü'minlerin emiri, senin böyle su taşıman yakışık almaz, dedim

Cemaat temsilcileri boyun eğerek huzuruma gelince içime bir böbürlenme düştü de onu kırmak istedim, dedi ve kırbayı, ensârlı bir kadının evine götürüp onun kabına boşalttı Zeyd ibn Sabit hayvana binerken ibn Abbâs ona yaklaşıp üzengisini tutmak istedi Zeyd, "Ey Allah Elçisi'nin amcası oğlu, yavaş ol (ne yapıyorsun)?" dedi

Abdullah, "Bize, büyüklerimize böyle yapmamız emredildi" dedi Zeyd, "Elini ver" dedi

Abdullah'ın elini öpen Zeyd, "Bize de Allah'ın Elçisi'nin ev halkına böyle yapmamız emredildi" dedi

Hasan Basrî, bazı çocukların yanından geçiyordu Çocuklar, yanlarındaki ekmekle Hasan'ı ağırlamak istediler Hasan onlarla beraber kuru ekmeği yedi Sonra onları evine götürüp yemek yedirdi, giydirdi ve şöyle dedi:

"El onların elidir (üstünlük onlardadır) Onlar, yanlarında başka şey bulamadılar, buldukları ekmeği bana ikram ettiler Biz ondan daha fazlasını buluyoruz (bizim de yanımızda bulunanı ikram etmemiz gerekir)"

Bir defa canı sıkılan Ebû Zerr, Bilâl'e, "Ey kara kadının oğlu" diye hakaret edince, Hz Peygamber, "Ey Ebû Zerr, hepiniz ölçeği tam dolduramazsınız Hepinizde eksiklik vardır Beyaz kadının oğlunun, kara kadının oğluna bir üstünlüğü yoktur" buyurmuş Bunun üzerine Ebû Zerr de başını yere koyup biraz önce hakaret ettiği Bilâl'in ayağını yanağına koymasını ısrarla istemiş ve böyle yapılmadıkça rahat etmemiş
Başka bir rivayete göre de Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Bu nesepleriniz, hiç kimseye hakaret etmenizi gerektirmez Adem'in evlâdı sizler, olgunluk ölçeğini dolduramazsınız, hepinizde eksiklik vardır Kimsenin kimseye bir üstünlüğü yoktur, (ancak üstünlük din ve sâlih amelle olur Kişinin kötü huylu, bed dilli, cimri ve korkak olması kendisine yeter (böyle insana iyi amelin yaran olmaz)"

ALINTI