> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler  (Okunma Sayısı 725 defa)
22 Mayıs 2010, 18:04:08
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 22 Mayıs 2010, 18:04:08 »



Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler

Okumaya veya herhangi bir işi yapmaya Yüce Yaratıcı’nın adıyla başlamak, Allah tarafından Hz. Peygamber'e (s.a.s.) vahyedilmiş bir edep ve saygı kuralıdır. Bu kural, ilk inen âyet olduğu ittifakla kabul edilen اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ خَلَقَ
اْلإِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍ اِقْرَأْ وَرَبُّكَ اْلأَكْرَمُ الَّذِي عَلَّمَ بِالْقَلَمِ عَلَّمَ اْلإِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ “Yaratan Rabbinin adıyla oku. İnsanı yapışkan bir hücreden yaratan. Oku, Rabb’in sonsuz kerem sahibidir. Kalemle yazmayı öğretendir. İnsana bilmediklerini öğretendir.” (Alâk/92: 1-5) âyetlerinde ifade edilmektedir. Yine bu, Allah Teâla’nın: هُوَ اْلأَوَّلُ وَاْلآخِرُ وَالظَّاهِرُ وَالْبَاطِنُ وَهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ “Evvel Odur, Âhir O. Zâhir Odur, Bâtın O. O, her şeyi hakkiyle bilir.” (Hadid/57: 34) beyanıyla vurgulanan temel İslâmî ilkeyle uyum içindedir. Buna göre O, her varlığın varoluşunu kendisine borçlu olduğu, her şeyin, her hâdisenin başlangıcının O’ndan kaynaklandığı yegâne kaynaktır. O hâlde her başlangıç, her hareket ve her icraat O'nun adı ile olur. Bunun önemindendir ki Cenab-ı Hak Besmele’nin, Kur’ân-ı Kerîm’in 113 sûresinin başında, denebilir ki bir anahtar olarak, bir sûrenin içinde de başlı başına bir âyet olarak bulunmasını murad buyurmuştur.

Besmelenin önemiyle ilgili hadisler

Besmelenin önemiyle ilgili pek çok hadis-i şerif vardır. Bunlardan birkaçını şöyle sıralayabiliriz:

Bana öyle bir âyet indirildi ki, Dâvûd oğlu Süleyman’la Ben’den başka kimseye indirilmedi. Bu ‘Bismillâhirrahmânirrahim’dir (Heysemî, 7:86).

Bismillahirrahmânirrahim ile başlamayan her iş bereketsizdir, devam etmez ve köksüzdür (Müsned 2/259).

Sizden birisi eşine yaklaşmak istediğinde: ‘بِاسْمِ اللهِ اللَّهُمَّ جَنِّبْنَا الشَّيْطَانَ وَجَنِّبِ الشَّيْطَانَ ما رَزَقْتَنَا’ “Bismillah! Ey Allah’ım! Bizi şeytandan, şeytanı da bize ihsan ettiğin çocuktan uzak kıl!” der ve eğer bu yakınlıktan onlara bir çocuk bahşedilirse, o çocuğa şeytan ebediyen zarar veremez (Buhârî, nikâh 66; Müslim, nikâh 116).

Gerçek şu ki şeytan, Besmele çekilmeyen yemeği benimseyerek kendi hakkı sayar (Müslim, eşribe 102; Ebû Dâvûd, et’ime 15).

Gerek her sûrenin başında zikredilmesi, gerekse Hz. Peygamber’den (s.a.s.) gelen rivâyetler Besmele’nin önemini vurgulamaktadır. Bundan dolayıdır ki o, bir anlamda Kur'ân'ın özeti kabul edilmiştir. Evet Allah Tealâ, kâinat gerçeklerini, insanlığın başlangıcından itibaren değişik peygamberler vasıtasıyla bildirmiştir. Aynı zamanda her peygambere gönderilen bu gerçekler, en son kitap olan Kur'ân’da bir bütün olarak yer almıştır. Ve yine Kur'ân Fâtiha sûresinde, Fâtiha sûresi de Bismillahirrahmânirrahim cümlesinde özetlenmiştir. Dolayısıyla Besmele, bir anlamda bütün peygamberleri ve kitapları birbirine bağlayan mânevî bir ip/bağ konumundadır.

Besmele’nin, her sûrenin bağımsız bir âyeti mi, yoksa bütün sûrelere başlarken okunan tek bir Kur’ân âyeti mi olduğu konusu tartışmalı bir meseledir. Önce, kısaca bu tartışmalara ve bu konuda benimsenen görüşlerin delillerine bir göz atalım:

1. Şâfiiler ve Hanbeliler:

Şâfiilere göre Besmele hem Fâtiha sûresinde ve hem de diğer sûrelerde müstakil birer âyettir. Bu görüşü savunanların dayandıkları deliller:

a. Ebû Hureyre’nin (r.a.) rivâyeti: “Fatiha sûresini okuduğunuzda Besmele’yi de okuyunuz. Zira Fâtiha Kur'ân'ın anası, Kitab’ın anası ve Seb’ul-Mesânîdir. Bismillahirrahmanirrahim de onun âyetlerinden bir âyettir.” (Dârekutnî, Sünen, 1/312)

b. İbn Abbas’ın (r.a.) rivâyeti: “Resûlullah (s.a.s.), namaza Besmele’yle başlardı (Tirmizî, salât 181).

c. Enes b. Mâlik’in (r.a) rivâyeti: Hz. Enes’e Resûlullah'ın (s.a.s.) namazdaki kıraatı sorulmuştu da o, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) Besmele’yle başlayıp, elhamdülillahi rabbi’l-âlemîn... şeklinde devam ettiğini söylemiştir (Tirmizî, mevâkît 67; Ebû Dâvûd, salât 119).

d. Bir defasında Resûlullah'a (s.a.s.) vahiy gelmişti. Vahiy bittikten sonra: “Bana bir sûre nâzil oldu.” buyurarak, Besmele’yle birlikte Kevser sûresini okudu (Müslim, salât 607; Tirmizî, tefsîru sûre 108).

e. Bunların dayandığı diğer bir delil de şudur: Mushaf’ta Besmele hem Fâtiha hem de sûrelerin başlangıcında yazılıdır. Bize kadar gelen bütün Mushaflarda da böyledir. Sahabenin Kur'ân dışındaki bir şeyi Kur'ân'a koymayacakları hususu da tevatüren sabit olduğuna göre ve hem de bu konuda oldukça titiz davranıldığı nazara alınırsa –öyle ki noktalama, ta’şir (sayfa kenarlarında âşirleri, hizipleri, secdeleri gösteren işaretler) vs. gibi hususlara bile, Sahabe zamanında yapılmadığı için karşı çıkmalar olmuştur– Besmele’nin Kur’ân’da bir sûre hariç, her sûrenin başında yer alması, onun müstakil bir âyet olduğunu gösterir.

2. Mâlikîler:

Mâlikîler: “Besmele, ne Fâtiha’dan ne de diğer sûrelerden bir âyettir.” derler. Onların dayandıkları deliller şunlardır:

a. Hz. Âişe’nin (r.a.) rivâyeti: “Resûlullah (s.a.s.), namaza tekbirle, okumaya da elhamdülillah ile başlardı.” (Ebû Dâvûd, salât 122; İbn Mâce, ikâme 40)

b. Hz.Enes’in (r.a.) rivâyeti: “Resûlullah'ın (s.a.s.), Hz. Ebû Bekr’in (r.a.), Hz. Ömer’in (r.a.), Hz. Osman’ın (r.a.) arkasında namaz kıldım. Hepsi de namaza elhamdülillahirabbi’l-âlemin ile başlardı.” (Buhârî, ezân 89; Ebû Dâvûd, salât 122)

c. Malikîlere göre Besmele’nin Fâtiha’dan bir âyet olmadığına diğer bir delil de şu kudsî hadistir: “Fâtiha’yı ikiye taksim ettim. Yarısı benim, yarısı kulumundur. Kul, اَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ dediği zaman Allah Tealâ, ‘Kulum bana hamdetti.’ der. Kul, اَلرَّحْمَانِ الرَّحِيمِ dediği zaman Allah Tealâ, ‘Kulum beni senâ etti.’ der. Kul, مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ ediği zaman Allah Tealâ, ‘Kulum beni temcid etti’ der. Ve, buraya kadar benimdir. Kul, إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ dediği zaman Allah Tealâ: ‘Bu, kulumla benim aramdadır.’ der. Sûrenin sonu ise sadece kulumundur ve kuluma istediği verilecektir (Müslim, salât 38, 40; Ebû Dâvûd, salât 132). Görüldüğü üzere, burada Besmele zikredilmemiştir. Dolayısıyla Fâtiha’dan bir âyet değildir.

d. Mâlikîlere göre Besmele’nin sûrelerin başında yazılması teberrük içindir (Kurtubî, Muhammed b. Ahmed el-Ensari, el-Cami’ Li Ahkâmi’l-Kur’ân, Daru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut, 1988, 1:59-60).

3. Hanefîler:

Hanefîlere göre Besmele, Kur'ân'dan bir âyettir. Ancak onun her sûrenin başında yazılı olması, herbir sûrede ayrı bir âyet olduğunu göstermez. Dolayısıyla Besmele bir âyet olarak Kur'ân'dandır. Sûrelerin arasını ayırmak için inzal edilmiştir. Besmele’nin namazlarda Fâtiha ile birlikte okunmadığına dair değişik rivâyetler de göstermektedir ki, o, Fâtiha’dan bir âyet değildir. Nitekim ashabın: “Biz Besmele nâzil oluncaya kadar, bir sûrenin ne zaman sona ereceğini bilemezdik.” (Ebû Davud, salât 122) şeklindeki rivâyeti de Besmelenin her sûrede müstakil bir âyet olmayıp, sûrelerin arasını ayırmak için indirildiğini göstermektedir.

Besmele, ister sûreleri birbirinden ayırdetmek için, ister o sûreye bereket getirmek, isterse o sûrenin içindekileri hakkıyla anlamak maksadıyla Allah'ın yardımını istemek için olsun Yüce Allah'ın insanlara uzattığı mânevî bir ip hükmündedir.

Bütün bu tartışmaların ve farklı rivâyetlerin özeti şudur: Besmele, Neml sûresinde müstakil bir âyettir. Diğer sûrelerde ise, müstakil bir âyet olmayıp sûrelerin arasını ayırdetmek için nâzil olmuştur. Dolayısıyla her bir sûrede müstakil bir âyet değildir. Buna göre, aslında ihtilâflar meselenin esasıyla değil, teferruatıyla ilgilidir. Yani bu görüşleri savunanlardan her birinin aslında, Besmelenin âyet olduğu noktasında bir tereddütleri yoktur. Tereddüt edip, farklı düşündükleri nokta, sadece Besmele’nin her bir sûrede müstakil bir âyet olup olmadığıdır. Hele hele Besmele’nin Resûlullah (s.a.s.) döneminde bizzat O’nun emirleriyle sûrelerin başına yazılıp, günümüze kadar da bu ilk şekliyle böylece gelmiş olduğu konusunda hiçbir kimsenin asla bir tereddüdü olmamıştır.

Besmele Kur’ân’dandır

Besmele’nin Kur'ân'dan olduğuna dair hem aklî hem de naklî pek çok delil vardır:

1. Ashabın şu anda elimizde bulunan Kur'ân hakkında başından sonuna kadar icmâı vardır. Besmele de Kur'ân’da yer aldığına göre ve onların da Besmele’nin her sûre başında bulunup-bulunmamasıyla ilgili tereddütleri bulunmadığına göre, Besmele Kur'ân'dan’dır.

2. Ashap, sûrelerin başlangıç ve bitişini Besmele nâzil olduktan sonra öğrendiler (Beyhaki, es-Sünenü’s-süğrâ, 1/250).

Müslümanlar, Besmele ininceye kadar sûrenin bittiğini bilmiyorlardı. Besmele nâzil olunca, işte o zaman sûrenin bittiğini anlıyorlardı (Hâkim, el-Müstedrek 1:356).

İbn Abbas: “Biz Resûlullah (s.a.s.) döneminde Kur'ân öğreniyorduk. Sûrenin bittiğini ancak Besmele nâzil olunca anlardık” (Ebû Dâvud, salât 121; Taberani, el-Mu’cemü’l-Kebir, 12/81; Beyhaki, es-Sünenü’l-kübrâ, 2/42) demektedir.

Yukarıdaki rivâyetler de göstermektedir ki Besmele, sûrelerin başlarında nâzil olan bir âyettir.

3. İbn Abbas’ın şu rivâyeti de Besmele’nin bir âyet olduğunu teyid eder: “Kim Besmele’yle kıraata başlamayı terkederse, Allah'ın kitabından bir âyeti terketmiş olur (Beyhaki, Şuabu’l-imân, 1:440).

4. Besmelenin Kur'ân'da sadece Berâe sûresinde terkedilip diğer sûrelerde yazılmış olması da onun bir âyet olduğunu gösterir.

5. Kur'ân tarihine baktığımızda, Kur'ân'a sûre isimlerinin yazılması, noktalama işaretlerinin konulması, ta’şir gibi icraatlar karşısında değişik tepkiler olmuştur (Cerrahoğlu, İsmail, Tefsir Usûlü, Türkiye Diyanet Vakfı, Ankara, 1983, 88-94). Fakat Besmele’yle ilgili herhangi bir tartışma olmamıştır. Şâyet olsaydı, rivâyet edilirdi. Demek ki Besmele Kur'ân’dandır ve bizzat Resûlullah bunun böyle old...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler
« Posted on: 29 Nisan 2024, 02:33:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler rüya tabiri,Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler mekke canlı, Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler kabe canlı yayın, Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler Üç boyutlu kuran oku Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler kuran ı kerim, Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler peygamber kıssaları,Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler ilitam ders soruları, Besmeleyle İlgili Bazı Meseleler önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes