Çelişkili müslümanlar

Çelişkili müslümanlar

Çeşmelerde bardagın

Doldurmadan kor isen
kırk yıl orda dursa da
kendi dolası degil yunus
Biz bu topraklarda yaşayan insanlar olarak islamı bir başka yaşamsal zeminden koparak bilinçli bir şekilde seçmedik En azından tam----- yakınımız böyle Bu topraklarda yüzyıllardır süre gelen bir İslam olgusu vardı Bundan kaynaklanan bir kültür oluşmuştu Biz hayata gözlerimizi böyle bir ortamda açtık ve doğal olarak bununla kültürlendik Kuran'i ifadeyle; atalarımızı üzerinde bulunduğumuz yola uyduk Ama bunu bilinçli bir tercihe dönüştüremedik Oysa islamı vahyi asıl kaynaklardan okuyup aklederek hazır bulunduğumuz kültürel islamın bir sağlamasını yapıp islamımızı içselleştirmeliyiz Yapıp yapmadıklarımızı bilinçli hale sokmalıyız
İşin doğrusunu söylemek gerekirse böyle bir çabadan çok uzak kaldık Bu yüzden şartların değişmesiyle kolay bir şekilde etkilendik, sarsıldık Sürekli kendimizi değiştirerek, adeta el yordamıyla başkaları katında meşruiyet çabalarına giriştik Yaşadığımız farklı süreçler içerisinde kırılmalara uğradık “İmanımız” dediğimiz şeyleri baskılar karşısında kolayca terk eder hale geldik Bazen terk ettiklerimizi nostaljik bir duyguyla anarak iç geçirdik, üzüldük! Bazen de günah çıkartırcasına “neydi o günler, çok şükür kurtulduk, hayatın gerçekleriyle karşı karşıya geldik” diyerek reelpolitik= eyyamcı mantalitenin çocukları olduk Oysa biz şartlar değişse de, değişmeyen ezeli ve ebedi gerçeklere iman etmiştik “İman” denilen şeyin böyle kolay deforme edilebilir veya bırakılabilir bir şey olmaması lazım! Oysa bana göre kimlik krizi denilen şey aslında iman krizidir İman, asıldır Asılda problem varsa bu yaşamsal alanda, davranışlarda dışa vurur
Toplumu gözlemlediğimizde, “Ben Müslümanım” diyen insanların üzüntülerinde ve sevinçlerinde çok önemli ipuçlarının olduğunu göreceksiniz Örneğin; bu insanlar çocuklarının okul derslerinde biraz düşüş göstermelerine veya bir matematikten zayıf alışlarına son derece üzülürken ve kızarken, aynı çocukların namazsız ve tesettürsüz oluşlarına o kadar üzülmemekte ve öfkelenmemektedirler Peki; hayatında, çocuğunun matematik dersi kadar kıymetli olmayan bir anı bu insanları nasıl felaha ulaştıracak Yine, yeni aldığı arabasındaki veya boyattığı duvarındaki çiziği dert ettiği kadar iman ettiği şeyler çizildiğinde o kadar dert edinemeyen insanlardaki bu sorunun basit bir sorun olduğunu, tali bir mesele olduğunu nasıl söyleyebilirsiniz?
Görülüyor ki, özellikle islamı doğru anlama ve ikinci olarakta inanılan bir şeyi yaşama sorunu var Kısacası bu iki sorun “iman problemi” çözmeye kalkışamaz Çünkü sorun baştadır Gömlek giyerken bazen, en son düğmeye geldiğimizde, düğmenin iliği karşılamadığını anlarız Yani yanlış iliklemişiz peki biz bu yanlışı orada mı düzeltiriz Hayır Düğmeleri tekrar ilk düğmeye kadar çözeriz ve baştan doğru ilikleyerek hareket ederiz İşte bizim sorunumuz böyle sorun Bu sorunu vahye dönerek bizzat kendimiz okuyarak, dinleyerek, araştırarak çözeceğiz Her ne kadar toplumsal bir sorun olarak görülse de biz “Ben ALLAH’a teslim olmakla emrolunmuşum” (Yunus-72) ilahi destur gereğince hareket ederek şahsi bir problem olarak alacağız Çünkü başkalarının da bunu dert edinmesini ve hep birlikte hareket etmeyi beklersek, gözümüzü ALLAH’ın huzurunda açıncaya kadar bekleriz Kısacası herkes iman problemini bireysel bir problem olarak alıp çözecek İman ciddi ve sahih manada kalbe girdimi, o insanın hayatını değiştirmeye başlar Böylelikle cahiliyyeden kopuş başlar Yalnızlık korkusu çekmezsiniz ALLAH’a iman yalnız olamaz Gök ehli onunla beraberdir ve o kimseye dua etmektedirler Bizim bir kitabımız, bir dilimiz varken neden bunu kullanmıyoruz? Gerçekten bu çok büyük bir imkan ve ilahi bir lütuftur Kendi dilimizle konuştuğumuz zaman daha bir netleşmeye ve ayrışmaya doğru gidileceğini düşünüyorum!

Alıntıdır
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın