Peygamberimizden 5 bin 374 adet hadis rivayet eden ve 83 yaşında olduğu halde bazen ağlayan ve ağlamasının sebebi sorulduğunda ise; "Şeytan ölmedi Korkuyorum ki son anlarımda bana zararı dokunabilir" diyecek kadar hassas bir hayata sahip olan Ebu Hureyre isimli sahabenin rivayet ettiği bir hadisi sunmak istiyorum

Sunacağım ilgili hadis her okuyanın nabız damarlarını attıracak durumdadır Hele üç zümre var ki, onlar için günübirlik okumaları, adeta günlük vird haline getirmeleri gereken bir hadistir
Üzülerek söylüyorum ki, bir tarafta medyanın verdiği haberler ve bilgiler, beri tarafta günlük yaşanan hadiseler, bir diğer tarafta gönlümüz ile kafamız arasında oluşmuş büyük bir boşluk, bizleri hassas düşünmeden, ahiret kaygılarından, önümüzdeki kabir hayatından uzaklaştırmakta veya unutturmaktadır
İşlerimizin çokluğu, plansız ve programsız olarak kullandığımız zamanın kısalığı, insanlarla ve inanan müminler ile olması gereken iletişim azlığı, bizlerin bireyselcilik kimliğini öne çıkarmıştır Bir diğer taraftan "Allah ne der?" ölçüsü yerine "İnsanlar ne der?" sorusunun hepimizi kuşatmış olması, nerede ise ipin ucunun kaçmasına sebep olmuştur
Her işimizde, her konuşmamızda ve her yaptığımız hizmetlerde "Allah beni görüyor, Allah beni dinliyor ve Allah beni işitiyor, aynı zamanda insanlar da beni dinliyor, görüyor" diyebilsek her şeyimiz rayına oturacaktır inancındayım
İşte bu ve benzeri sıkıntılarımızın tedavisine neşter olacak bir hadisi mübarek bir ayın içinde nefsimiz başta olmak üzere sizlere takdim etmeyi kendimize vazife olarak gördük Sunacağım hadis-i şerifi birçoğumuz duymuş olabiliriz Ancak iyice okuyalım, üzerinde derin derin düşünelim ve verdiği mesajı kalplerimize indirelim ve kalplerimizde inanç haline gelmesine çalışalım
"Kıyamet gününde insanların, üzerine ilk hüküm verilecek olanı şehit edilen bir adamdır Bu adam getirilerek ona Allah, nimetlerini tarif ettirecek, o da onları tanıyacaktır Kendisine: Bu nimetler hakkında ne yaptın? diye sorulacak, şehit: Senin uğrunda çarpıştım, nihayet şehit edildim, diyecektir"
Allah (cc):
"Yalan söyledin! Sen cesur-kahraman denilmek için çarpıştın Gerçekten denildi de" buyuracak Sonra onun hakkında emir verecek ve yüz üstü sürüklenecek Nihayet cehenneme atılacaktır
Biri de ilmi öğrenip öğreten ve Kur'an'ı okuyan bir adamdır Bu getirilerek kendisine nimetlerini tarif edecek, o da onları tanıyacaktır Bunlar hakkında ne yaptın? diye soracak O adam: Ya Rabbi, ilmi öğrendim ve öğrettim Senin rızan için Kur'an'ı da okudum, diyecek Allah (cc):
"Yalan söyledin! Sen ilmi alim denilsin diye öğrendin Kur'an'ı da 'Ne güzel Kur'an okuyor' denilsin diye okudun Gerçekten denildi de" buyuracak Sonra onun hakkında emir verilecek ve yüz üstü sürüklenecek, nihayet cehenneme atılacaktır
Biri de Allah'ın yakasını genişlettiği ve kendisine malın her çeşidinden verdiği adamdır Bu da getirilerek ona nimetlerini tarif edecek, o da onları tanıyacaktır Bunlar hakkında ne yaptın? diye soracak O adam: "Uğrunda mal sarfedilmesini dilediğin hiçbir yol bırakmadım Mutlaka senin için verdim" diyecek Allah (cc):
"Yalan söyledin Lakin sen, o cömerttir, desinler diye yaptın Gerçekten de denildi de" buyuracak Sonra onun hakkında emir verecek ve yüz üstü sürüklenecek Sonra cehenneme atılacaktır" (Hadis-i şerifin kaynağı: Müslim, Sahih, Kİmare/152)
"Allah ne der?" yerine "İnsanlar ne der?" hastalığı nerede ise hayatımızı kuşattı Günlük hayatımız ve bir ömür "İnsanlar ne der?" diye geçerse, acaba akibetimiz ve ahiret hayatımız nasıl olur? sorusunun cevabını sevgili Peygamberimiz vermiştir Allah, yani Kur'an ve Hadis merkezli bir hayatın dışına çıktığmız zaman, bildiğimiz ve bilemeyeceğimiz o kadar sinsi tuzaklar, o kadar ambalajlı günahlarla içli dışlı oluyoruz ki, çoğumuz bu tehlikenin farkında bile olamıyoruz Batı: "İlim ilim içindir" derken, mümin insan, "İlim Allah içindir" cevabını vermişti Batı; "Sanat sanat içindir" derken, inanan insanlar, "Sanat da Allah içindir" demişti Neticede: "Her şey Allah içindir" sözü, temel kuralımız olmuştu Şimdi nerede ise, "Her şey insan için" oldu Gelsin alkışlar, aferinler, tebrikler
Unutmayalım ki, muhtaç bir kimseye vereceğimiz küçük bir yardım bile Allah'a ulaşmadan, muhtacın cebine girmez hususu bizde iman olmalı, inanç olmalıdır Rabbim, benim yaptığım konuşmaları, vaazları, sohbetleri dinledi Kardeşlerim de dinledi İşte ihlas formülü burada yatıyor[/font]

Abdullah BÜYÜK /Vakit

 

Gerçekten  insanlar ne der sözü bütün benliğimizi sarmış.Ancak insanlar diğer insanların görüşlerini de önemsememeye başlamış. ALLAH NE DER , İnsanlar ne der  kavramlarıda bir kenara atılmış.Bu benim hayatım bir daha mı geleceğim, dünyaya diyerek istedikleri gibi davranıp yaşamaya başlayan bir topluluk olmaya başladık.