Konu Başlığı: Ben Kar Yağarken Gönderen: Sümeyye üzerinde 14 Temmuz 2010, 15:28:47 Ben Kar Yağarken Perdeleri sıyırıp camın dibine sandalye attım, oturdum Kar yağıyor Kar… Fi tarihinden beri böyle yaparım Sanırım ben oradan kalkınca kar kesilecek Sanki benle yağar kar yahut ben kar’dan yağarım Ne zaman düşmeye başlasa gökten, “her birini bir melek bırakıyor” der ve Rahman’ın kudretini tekrar idrake çalışırım Her birini bir meleğin bıraktığı kar şiirsiz de olmaz ya, koşar Cenab Şehabettin’e nasıl da kulak veririm: Bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş, Eşini gaib eyleyen bir kuş gibi kar … Bu sene de hazretin teşrifi yine Ocak’ın ilk haftasını buldu Nasıl da özlemiştik Sanki kar’sız geçen Aralık ziyan olmuştu Kuru bir soğuk, yavan bir ayaz… Hele kaç gündür buz kesen bir ayazın pençesinde debelenip dururken “bari kar olsa da onun soğuğunu çeksek” demiştimSanki duyup da geldi mübarek Gümbür gümbür geldi kar Kar geldi, gümbür gümbür etti yüreğim Kar yağarken hiçbir şey yapmam, yapamam Bir ayinin kutsallığına dokunacağım sanırım, onu rencide edeceğim, bir sırrı ifşa edeceğim korkusuna düşerim daim Olmaz Yakışmaz bana Kar’a ihanet edecek kadar vefasız değilim Kar yağarken yapılacak iş midir dünyevi sıkıntılarla kederlenmek? Onu başka zamanlara havale etmekle ne kaybederim? Hiç! Öyleyse demini almış bir çay ve bir mucizeye şahitlik makamı yaraşır bize Sebepsiz sevinçle dolar yüreğimiz kar yağınca Beyaz kadar saf, beyaz kadar masum… Çocukların yüreklerine mutluluk zerk edecek kadar beyaz Sanki başka bir şey yapılmaz kar yağarken Sanki kar bir tefekkür vaktidir de “hu” larla gelip “hu”larla düşmektedir Kar da bir zikirdir kalpten kalbe Nefes nefese, alelacele, sanki bir yere yetişecekmiş de bütün lerzerelerine vazife tamam olsun endişesi sinmiş gibi yağdı kar Kara, kar’a tebdil oldu Bir anda kar, kar kıldı yeryüzünü Dedim ya pencere kenarına atmıştım postu Ne kadar oturdum bilinmez, içerden çoluk çocuk serzenişe başlayınca kalktım kar’ın seranatı karşısından Ama yok öyle hemen arka dönüp gitmek Ortaokul bebelerinin hevesiyle elime geçirdiğim 30 cmlik plastik mektep cetvelini kaptığım gibi küpeştenin üzerindeki yığının böğrüne sapladım Merakla karşıma çıkacak rakama yoğunlaşırken “tahmin” gücümün de ne seviyede olduğunu tecrübe imkanına erdim: 23 cm Aliyyul A’la… “Allah aşkına, gök, deniz aşkına Yağsın kar üstümüze buram buram” Azm-i sefer edip dünyamızı varlığıyla bahtiyar eden kar’a, hoş geldin, hoşluk getirdin, ne iyi ettin de geldin demek düşmez mi bize? Velhasıl ayakcaklara kül dökmenin de bir ilim olduğunu gençlere kavratmak gerekir… Kâni Çınar |