> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Allah ın hükmü üzerine
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allah ın hükmü üzerine  (Okunma Sayısı 670 defa)
26 Kasım 2010, 12:08:08
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 26 Kasım 2010, 12:08:08 »



“Allah’ın Hükmü Üzerine ”…


Kitab’ın, istediğin yerinden

                                                                      Bir daha başla

                                                                      Ama kesinlikle hesap yapma!

                                                                      Sadece ‘teslim ol’…

                                                                      Velhamdulillahirabbilalemin…


 Şimdilerde gayet iyi fark edebildiğimiz aşırı belirlilik halinde, artık karşılaştığımız her yeni durum, köleleşmeye işaret ettiği için, kopuş ansızın olacaktır.

Gölgesi su kıyısına kadar yayılan ağaçların, tepelerinde ince sarı güneşlerin döndüğü bir hayal âleminde değiliz, kuşkusuz. Mü’minin derin düşüncelerin kıyısında gezineceği böyle bir hayal âlemine gerek olmasa dahi, kendine ait bir ‘münacat dünyası’ bulunmalıdır. Her ne zaman bu dünyaya dalsam, ünlü bir düşünürün sorusunu sormanın zamanının çoktan geçtiğini düşünürüm: “Tüm bu saçmalıklar gerçek mi?”

Allah, hemen hemen hiç kapalılık arzetmeyen bir takım hükümleri; hayatımızı belli bir rotaya göre düzenlememiz için va’zetmiştir. Allah Hüküm ve Hikmet sahibidir. O’nun hüküm sahibi oluşunun kapsamı, insanın (aklın fonksiyonu olarak) muhakeme edebiliyor oluşuyla, yani kendine ayrılan geniş manevra alanında (insanın da)  hüküm verebiliyor olması ile çelişkili bir durum değildir. İlgilendiğim konu, Allah’ın değişmez hükümleriyle ilgili durumlarda toplumun/çoğunluğun ve elit tabakanın gösterdiği tavırdır.

Toplumun bir bölümü, sınandıkları bazı sorulara doğru bir tavır koymak yerine, zaman zaman aynı gerekçelerle yanlış yöntem izleyebilmiştir. Genellikle “İslam’da toplumun çıkarları için daha (!) önem kazanmış olan bir kuralın gerçekleşmesine kadar başka bir kuralın göz ardı edilebileceğini” dile getirmişlerdir. Seyyid Kutup kendi dönemindeki bu türden insanları çok sert bir şekilde uyararak ‘toplumun maslahatını siz Allah’tan daha mı iyi bileceksiniz?’ demeye getirir ve sorar:

         “Siz mi daha iyi bilirsiniz, yoksa Allah mı?” (1)

Ve cevabını yine Kitab-ı Kerim’den bulur:

         “Allah bilir, siz bilemezsiniz…” (2)

Allah’ın belli bir konudaki belirli bir hükmünü doğrudan inkâr etmemekle beraber, toplumun iyiliğini Allah’tan daha fazla düşündüğünü iddia eden iyi niyetli kimseler veya bu emirleri kendi heva ve hevesine göre tevil etmeye çalışarak çağımızda uygulanabilirliğini tartışmaya açanlar çok büyük bir yanılgı içerisine düşmüşlerdir. Çünkü bu bakış açısıyla, Allah’ı zamanın/dayatmalarını bilmemek ve çağın gerektirdiklerini hesap edememekle şuçlamak aynı anlama gelmektedir. Veya O’nu Kur’an’ın indiği dönemin şartlarını öngörüp de bu zamanı ve sonrasını öngörmemekle suçlamak gibi bir tavır içine girmektir.Zaman zaman bizim de düşebileceğimiz, Allah’a karşı saygısızlık/terbiyesizlik olarak nitelendirilebilecek pervasızlıkla konuşan insanlar şuna davet edilmelidir:

“Herhangi bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz onu Allah’a ve Rasul’üne götürün, bu sonuç bakımından daha hayırlıdır. (3)

Nass varken hayatın dayandığı temel o kabul edilmelidir. Bundan sonra, eğer Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, şu yönlendirme birçok problemi ortadan kaldıracaktır:

 “Allah ve Rasulü bir konuda hüküm verdikten sonra, artık inanmış erkek ve kadın için tercih hakkı yoktur. Kim de aksi bir yol izlerse, uzak bir sapıklıkla sapmış olur… (4)

Maslahatın, (izlenmesi gereken yöntemin, çıkış yolunun) Allah’ın teşri ettiğinin dışında bir şeyde olduğunu iddia eden (ve bunu dayatan) kimseler bu din ehlinden olamaz, bu din üzerinde kalamazlar. (5)

Genellikle halk bazında görülen, Allah’ın hükmünü inkâr etmemekle beraber, bu hükümlere uymamak/aldırmamak hali, elit kesimde bir başka şekilde zuhur etmiştir. Kur’an’ın apaçık bir yol ayrımında bıraktığı konularda onların takındıkları tavra bakalım. Din konusunda sözü dinlenir, patentli ve toplum nezdinde güvenilir addedilen bazı kimseler, zaman zaman Allah’ın söz konusu edilen hususlarda hükmünün varolmadığını söyleyebilecek cü’reti/cesareti kendilerinde bulabilmişlerdir. Takvasızlık / bilmezlik olarak nitelendirilebilecek bu durum, En’am suresindeki ayetler çerçevesinde değerlendirilirse;

Ve böylece Biz her nebiye(haber getiren kişiye) insan ve cinn şeytanları musallat ederiz. Bunlar aldatmak için birbirlerine yaldızlı/parlak sözlerle telkin ederler,(etki yaratırlar).Rabbin dileseydi bu etkiyi yaratamazlardı. Onları uydurdukları ile baş başa bırak.

Böylece, ahirete inancı zayıf olanları kendilerine bağlarlar, uydurdukça uydurmaya devam ederler, yaptıklarını hoş gösterirler. (6)

Allah, insanların hayatlarına müdahale etmeye tek yetki sahibiyken, yaldızlı sözler söyleyerek bu egemenliği bozmaya çalışan ve ancak ahirete kesin bir şekilde iman etmeyenlere yaptıklarını hoş göstermeye çalışanların işini, Allah ‘şeytanlık’ olarak nitelendirmiştir. Bu gibi kimselere karşı şöyle uyarılırız:

“De ki Allah’tan başka hakem mi arayayım? Sakın şüpheye kapılanlardan olma !” (7)

Burada hatırımıza ilk gelen şeytanlaşmış insan ve cinlerin telkinlerinden kaçınma hareketi olduğudur. “Ne var ki Kur’anda olayların bahsedilen sebepleri, bizi hiçbir zaman bu emrin genel olduğu ve ardında sürekli bir hikmeti kapsadığını kabulden alıkoymamalıdır.” (8)

Bir başka hakeme gitmek, bu hakemin yanlışlığını söylemek veya ona aldırmamak demektir. Kendilerini ‘inanan insanlar’ olarak nitelendirenler, Allah’tan başka hakem arayamayacaklarına ve O’nun indirdiği hükümlerin de doğru ve adaletli olduğunu kabul etmek zorunda olduklarına göre, karşılaştığımız her problemde “Bu; Allah’ın hükmüdür” sözünden sonra bu söz üzerine söylenebilecek pek fazla bir şey yoktur…

İslam’ın hükümleri; çoğunluğun/toplumun gösterdiği ‘aldırmaz’, bazı elit tabakanın da ‘yok sayan’ tavırları bir tarafa bırakılarak yine İslami ilkeler çerçevesinde uygulanmalıdır.

Unutulmamalıdır ki, iman konusunda müsamaha/mazeret diye bir şey yoktur. Hepimizin ulaşmayı dilediği Allah’ın nimetine, O’nun emirlerine yan çizilerek ulaşılamaz. Bu her ne kadar bir çıkış yolu gibi görülse de hakikatte hiç de öyle değildir. (9)

Tek gerçek yasa, İslam’ı yaşamak konusunda engel konulamayacağı yasasıdır. Bu açıdan ‘Müslümanca yaşamak istiyorum…’ sözü çok yerinde, haklı bir taleptir. İşte bunları bu topraklarda nerede dile getirseniz, birileri öfkeleniyor, birileri de her ne zaman böyle bir talep işitse, içinden (toplumdan) uzaklaşıp tek başına ağlamak isteği duyuyor…

“Allah, kendine verdiğimiz söze sadık kalabilmek için, dünya sıkıntılarına göğüs gerecek ve onları hiçe sayacak gücü ve sağlamlığı versin…”

İşte varlıkları yaratan, devamlı kendine yönelip aracısız dua edebilmeyi bahşeden ve zamanı yönetene böyle dua edilmelidir…

 
(1) Bakara 140

(2) Nur 19

(3) Nisa 59

(4) Ahzab 36

(5) Seyyid Kutup, “Yoldaki İşaretler,  syf 112”

(6) En’am 112–113

(7) En’am 114

(8) Rasim Özdenören, “Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler,  syf 93”

(9) Seyyid kutup, “Yoldaki İşaretler,  syf 78


Nigar Turan
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allah ın hükmü üzerine
« Posted on: 26 Nisan 2024, 21:17:45 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allah ın hükmü üzerine rüya tabiri,Allah ın hükmü üzerine mekke canlı, Allah ın hükmü üzerine kabe canlı yayın, Allah ın hükmü üzerine Üç boyutlu kuran oku Allah ın hükmü üzerine kuran ı kerim, Allah ın hükmü üzerine peygamber kıssaları,Allah ın hükmü üzerine ilitam ders soruları, Allah ın hükmü üzerine önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes