> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > Allah a itaat edene dünya da itaat eder
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allah a itaat edene dünya da itaat eder  (Okunma Sayısı 580 defa)
25 Aralık 2010, 15:51:37
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 25 Aralık 2010, 15:51:37 »



Allah’a İtaat Edene, Dünya Da İtaat Eder


Allahu Zülcelâl bizi sakındırıyor

Allahu Zülcelâl, ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: “Onların üstlerinde ateşten tabakalar, altlarında (ateşten) tabakalar vardır, işte Allah, kullarını bununla korkutuyor. Ey kullarım, yalnızca benden korkun.” (Zümer; 16)

Bu ayet-i kerimede, her akıllı mümin için büyük işaretler vardır. Allahu Zülcelal’in cehennemi yaratmasının, kıyamet günündeki azabı yaratmasının sebebi hikmeti; nasıl bir insan başka bir kimseyi, gerektiğinde, kendisini tehlikeye atmaması için sopa ile korkutarak selamette kalması için uyarıyorsa Allahu Zülcelâl de cehennemi bize hatırlatarak, yalnızca kendisinden korkmamızı ve emirlerini yerine getirmemizi emrederek, selamete, kurtuluşa çağırmaktadır.

Onun için “Kendinize bu selamet yolunu seçin, tehlikeye girmeyin, cennete doğru, bana doğru gelin” diye, ayeti kerimede bize kurtuluş yolunu göstermektedir.

Ayrıca, Allahu Zülcelal’in bizlere: “Ey kullarım!” diye hitap etmesi de bizim için çok büyük bir şereftir.

Hayırlı insan

İnsan, Allahu Zülcelal’e karşı ne kadar samimi, halis ve salih olursa dünyada mümin arkadaşlarına da o nispette hayırlı olur.

Bu dünyada bir kimse için “Bu kimse salihtir, ahiret gününde kendisini kurtaracaktır” denilmesi, kişinin ameline göredir. Eğer insanlar o kimseden daima hayır umut ederler ve onun şerrinden emin olurlarsa, “bu bana hiç zarar vermez, bütün malım yanında olsa bile ben olmadığım takdirde, elini uzatmaz; namusum yanında olsa bile ona dokunmaz” diye onun şerrinden emin olurlarsa bu kimse, dünyadaki en hayırlı insandır.

Fakat bunun yanında bir kimseden de hiç hayır umut edilmez ve şerrinden emin olunmazsa o kimse de kötü kimsedir.

Buradan anlaşıldığına göre, insanlar, daha ahirete gitmeden, insanların meşgul oldukları işlere ve yaptıkları amellere bakarak, “Hayırlı ve salih bir kimse midir, yoksa hayırsız ve şerli bir kimse midir?” diye birbirlerini tanıyabilirler.

Allah’ın rızasına meraklı olalım

Allahu Zülcelal’in kitabını ve Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellemin hadisi şeriflerini bilmek lazımdır. Bunlar insan için ilaçtır, tedavidir. Nasıl ki eczaneden aldığımız ilaçlar, vücudumuzdaki hastalığı tedavi ediyorsa Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellemin hadisi şerifleri de aynen bir hap, şurup, iğne gibi bizi tedavi etmektedir. Yalnız, bunları iyi anlamamız ve sonra hayatımıza tatbik etmemiz lazımdır.


İnsan, nasıl dünyevi gayelerinin sıkıntısını çekiyor, herhangi bir şeyi yapamadığı vakit mahzun oluyor ise ahireti mevzusunda da meraklı olması ve günah işlediği zaman öyle mahzun olması lazımdır.

Peki, ahirete meraklı olmanın manası nedir? İnsanın Allahu Zülcelal’in rızasına meraklı olması, salih ameller yapmak için gayret göstermesi ve Allah’ın rızasını kazanmak için bir an dahi vaktini boşa harcamamasıdır.

Böyle olduğu zaman, Allahu Zülcelâl, kulunun kalbine bakarak: “Benim kulum, rızam için, benim isteğim için meraklıdır. Bunu yerine getiremediği zaman, mahzun oluyor” diyecektir ki, bu hal, Allahu Zülcelal’in çok hoşuna gitmektedir.

İnsan, daima Allahu Zülcelal’in rızası için gayretli olmalıdır. O’nun rızasının bulunmadığı bir işi yaptığı zaman, mahzun olmalı, üzülmelidir. Allahu Zülcelal’in istediği şeyleri, insanın kalbi de istemelidir. Aynı şekilde istemediği şeyleri de istememeli ve sakınmaya gayret etmelidir.

O zaman “La ilahe illallah” dediği zaman, bu kelime-i tevhid, sahibini Allahu Zülcelal’in azabından muhafaza edeceği gibi rızasına da vesile olacaktır. Bunun aksine davranmak, “benim dünyam iyidir, ahiret ne olursa olsun” deyip Allah’ın rızasını önemsememek, insan için çok zararlıdır.

Allaha itaat edene, dünya hizmetçidir

Şah-ı Kiram isminde bir padişah şöyle anlatmıştır: “Bir gün sahraya çıktım. Baktım ki bir zat, aslanın üzerine binmiş, etrafında da bir sürü aslan olduğu halde yürüyor. Etrafında bulunan aslanlar beni görünce, bana saldırdılar. O zat, bana saldıran aslanlara seslenince, hepsi olduğu yerde durdular. Bunun üzerine, ben o zata yaklaşarak:

— Bu hale ne ile ulaştın? Diye sordum. Baktım bir kadını çağırdı. Kadın elinde bir bardak şerbetle geldi. Şerbetten biraz o zat içti, biraz da ben içtim. Şerbet öyle lezzetliydi ki dünyada öyle lezzetli bir şerbet görmedim. Ona dedim ki:
— Bu tenha sahrada bu ne acayip haldir? Bu hali nasıl kazandın? Bana dedi ki:

— Allah, dünyayı yarattığı zaman, ona şöyle emir verdi: “Bana hizmet edene, itaat eden kimselere köle olacaksın. Onlara hizmet edeceksin.” İşte o kadın, dünya idi. Ben ne zaman istersem, o kadın bana şerbet getirir. “Kim de bana itaat etmez, hizmetimde bulunmaz da seni severse sen de onu kendine köle et, hizmetçi et” diye emretmiştir. İşte, ben de dünyaya hiç bakmıyorum, onu arkama attım. Daima Allah’ın (din) hizmetinde bulunduğumdan dolayı, dünyayı bana hizmetçi yaptı.

Bu olay, o padişaha öyle bir nasihat oldu, Allahu Zülcelal’e öyle bir yöneldi ki, hemen hemen o zat gibi büyük bir evliya oldu.

İşte, bu anlatılanların hepsi bize birer ibrettir. İnsana yarayan, yalnız Allahu Zülcelal’dir. O’ndan başka hiçbir şeyden bize fayda yoktur.

Çeşme duvarında yazan nasihat

Anlatıldığına göre, bir gün bir padişah bir çeşmenin başına geldiğinde, çeşmenin duvarında şöyle yazdığını görmüş: “Nice insanlar bu çeşmenin başına geldiler, istirahat ettiler, su içtiler. Şimdi ise kabirde toprağın altında gözlerini yummuşlar, toprak olmuşlardır. Süleyman aleyhisselamın tahtını, rüzgâr o ne tarafa isterse o tarafa uçuruyordu. Peki, sonu ne oldu?..”

Hakikaten de çeşmenin duvarında yazılanlar çok doğrudur. O yazıyı yazan kişi niçin yazmıştı? Tabiî ki insanların uyanması için... Çünkü insan, bu gibi yazıları görüp okuduğu vakit, düşünüp gerçeği görebilir.

İnsan, daima karşılaşacağı hakikatleri tefekkür etmeli ve ona göre davranmalıdır.

Her şey, ancak Allahu Zülcelal’in dilemesiyledir. Her insan kendi kendine: “.. Ve ben öldüm. İşte, kabre götürdüler. Kabirden sonra haşir meydanına gideceğim. Haşir meydanında halim ne olacak? Mizanda, sırat köprüsünde halim ne olacak!” diye rabıta yapmalı; düşünmeli ve daima o hali gözümüzün önünden ayırmamaya çalışmalıdır.

Allahu Zülcelâl, kendi fazlı ve keremi ile bizlere muamele etsin ve hepimize, razı olacağı şekilde salih amel nasip etsin. (Âmin)


SEYDA MUHAMMED KONYEVî
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allah a itaat edene dünya da itaat eder
« Posted on: 25 Nisan 2024, 03:23:28 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allah a itaat edene dünya da itaat eder rüya tabiri,Allah a itaat edene dünya da itaat eder mekke canlı, Allah a itaat edene dünya da itaat eder kabe canlı yayın, Allah a itaat edene dünya da itaat eder Üç boyutlu kuran oku Allah a itaat edene dünya da itaat eder kuran ı kerim, Allah a itaat edene dünya da itaat eder peygamber kıssaları,Allah a itaat edene dünya da itaat eder ilitam ders soruları, Allah a itaat edene dünya da itaat ederönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes