> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Dini makale ve yazılar  > 'Semavi kampanya'nın peşindeyim
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: 'Semavi kampanya'nın peşindeyim  (Okunma Sayısı 1450 defa)
15 Eylül 2009, 16:35:03
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 15 Eylül 2009, 16:35:03 »





Ömründe 60 altı defa Ramazan ayına ulaşan biri toplam 22 defa Kadir Gecesi’ni ihya etmiş olur. Bu da 1833 senelik ibadet sevabına denk gelir.

Furkan Aydıner’in yazısı:

Kadir Gecesi Bilinebilir mi?

Bu soru Hz.Peygamber’den bu yana her Ramazan’da birçok müslümanın gündeminde yer alagelmiştir. Kur’an ayeti ile bin aydan hayırlı diye haber verilen bir geceyi aramanın heyecanıdır insanı bu soruya sevkeden. Birçok soru gibi bu sorunun da tek bir cevabı yok. Kimilerine göre cevap iki şıktan oluşacak kadar basittir: evet veya hayır. Kimilerine göre ise sorunun kesin bir cevabı olamaz. Kuantumdaki belirsizlik ilkesi gibi olasılıkla tahmin edilebilir, ancak kesin olarak bilinmez. Kimileri de Allah’ın sevgili kullarının bir nevi ilhamla bu geceyi bileceklerini iddia eder. Kimileri ise bu denli müstesna bir gecenin fizik aleminde kainat çapında bir alameti olduğuna inanır ve atomlardan ta galaktik sisteme kadar bu geceye işaret eden bir fiziki hadiseyi aramaya koyulur. Hasılı arayış metotları farklı da olsa hepsi bir gaye için çırpınır: Kadir Gecesini bulmak. Bu arayışa katılanlardan biri olarak, geçmiş bir Ramazanda yaşadığım bir serüveni sizinle paylaşmak istiyorum. Kadir Gecesini ararken ilginç bir hakikatle karşılaşmıştım. Kadir Gecesini bilip bilmediğimi Allah bilir, ancak Kadir Gecesini bilenleri biliyorum artık. Kimler mi? İşte hikayesi...

Kadir Gecesi arayışına çıkarken fark ettiğim ilk şey Türkiye’deki müslümanlar ile diğer müslümanlar arasında bu gece ile ilgili farklı telakkilerin varlığıydı. Hadislerde Kadir Gecesini son on gecede ve hususan tekli gecelerde arayın denilmesine rağmen Türkiye’de yirmiyedinci gece Kadir Gecesi olarak idrak edilegelmiştir. Oysa Amerika’da karşılaştığımız diğer Müslümanlar tek gece yerine, hadisin manasına uygun olarak, son on geceye odaklanmayı daha uygun buluyor. Bir kısmı bu geceyi elden kaçırmamak için son on günde itikafa çekilmeyi bile tercih ediyor. Kadir Gecesinin kadrini bilenler herbir geceyi Kadir gecesi olabilir diye değerlendirirken, onun kadrinin idrak etmeyenler ise herbir geceyi Kadir gecesi olmayabilir diye ihyadan içtinap ediyor. Bu iki yaklaşım da Kadir Gecesinin bir imtihan eseri olarak saklı tutulmasının sırrını işaret ediyor.

Kadir Gecesi arayışına devam ederken şahit olduğum başka birşey ise arama metotlarının farklılığıyla alakadar. Kimileri bulutlu bir gecede okyanusa gidip sabaha kadar balık arar gibi arıyor. Kimileri yüksek ücretli yeni bir iş arar gibi arıyor. Kimileri Bayram arefesinde kārını maksimum kılmak için uygun bir pazar arayan tüccar gibi arıyor. Kimileri dünyanın en değerli hazinesini arar gibi arıyor. Kimileri fizik alemindeki olağandışı haberlerin içinde arıyor onu. Kimileri rüyalarda arıyor. Kimileri şeyhinden veya üstadından gelecek bir mesajda arıyor. Hasılı senede bir gelen Kadir Gecesini insanlar binbir farklı yollarla arıyor.

Geçenlerde bir akşam üstü iftardan sonra birkaç arkadaşın balık avına çıkmak üzere hazırlık yaparken konuştuklarına kulak misafiri oldum. Hepsi bir gaye etrafında odaklanmıştı: mümkün olduğu kadar çok balık yakalamak. Yaklaşık iki saat uzaklıktaki okyanusa gidip oltayla balık yakalayacaklardı. Biri “kocaman okyanusta balıklar bula bula bizim oltayı mı bulacak” diye kuşkusunu dile getirirken, bir diğeri “kocaman okyanusta da balık bulamazsak başka nerde bulabiliriz” diye ümitvar olduğunu beyan ediyordu. Gerçi halk arasında balık gibi avlanmak diye bir tabir kullanılsa da, dinlediğim kadarıyla balıklar öyle kolay avlanılmazmış. Hava durumu, kullandığın yem, gittiğin bölge ve gidiş zamanı gibi birçok farklı faktörü dikkate almak gerekiyormuş başarılı olmak için. Bulutlu havada ve gece vaktinde balık bulmak kuvvetle muhtemelmiş. Balıkçı arkadaşlar bu noktalarda fikir birliğine vardıktan sonra yola çıkmaya karar verdiler. Gerçi uykularından fedakarlık yapacaklardı. Bütün gece ayakta kalmakla kendilerine bir nevi eziyet edeceklerdi. Bu olumsuzluklar akıllarına geldiğinde, ellerininin arasına alacakları büyük balıkları hayal ediyorlardı. Rasyonel bireyler olarak, alacakları mükafat karşısında, uykusuzluk gibi bir maliyet ödemeye razıydılar. Belki de onlara göre gündüz vakti balığa gitmek irrasyoneldi. Onların tatlı müzakerelerine kulak verirken, hayalim beni başka bir arayışa götürmüştü: Kadir gecesi arayışı. Nefsim Ramazan okyanusunda Kadir Gecesini aramak için bir gece dahi olsa rahatından vazgeçip arayışa çıkmama razı olur muydu acaba? Hem bu dünya okyanusunda yakalanan balıklar bir öğünlük olmasına rağmen, sonsuz öğünlerde soframa gelecek balıkların avına çıkmak daha rasyonel değil miydi? Hem sonsuz gecelerde rahata kavuşmak için bir gecelik rahatı feda etmek çok mu ağırdı? Bu mülahazalar nefsimi bir derece ikna etmekle beraber tam kafi gelmiyordu. Başka bürhan istiyordu.

Ramazan’ın yirminci günüydü, bir fizikçi arkadaşla Kadir gecesi sürecinden bahsediyorduk. Ben aramak için hazırlığa başlarken, o bana bu gece Kadir gecesi olabilir dedi fiziki bir olaya dayanarak. Bu denli kıymettar bir gecenin Kainat ölçeğinde fiziki bir olayla irtibatı olmalıydı onun anlattığına göre. Üyesi olduğu fizikçi grubundan aldığı habere göre bu gece Andremoda galaksisinin tutulması hadisesi yaşınıyordu. Galaktik ölçekte büyük bir hadise. Daha da ilginci bu olay her yıl Ramazan’ın son on gecesinde cereyan ediyormuş. Tıpkı Kadir Gecesi gibi hangi gecede olduğunu bilinemiyormuş. Argümanlar pek ikna ediciydi. Geçen sene bu hadise Ramazan’ın yirmi sekizinde olmuş bu sene ise bu geceye tekabül etmiş. Bilime olan güvenimin etkisiyle söylenenlere hayli inandım. Bu gece Kadir gecesi olabilir diye sabaha kadar ihya etmeye karar verdim. Bu kararımda akşama doğru sanal dünyadan aldığım bir haberin de etkisi olmuştu. İnternet üzerinde sohbet ettiğim dost yazar bir dostuma duyduklarımı hikaye ederken ilginç bir cevap aldım. “Biliyor musun!” dedi muhatabım, “bugün Kadir Gecesi’yle ilgili bir haber aldım.” “Bir okuyucum bana gündüz bir mesaj attı. Tanıdığı veli bir zattan bu gecenin Kadir gecesi olduğunu öğrenmiş.” Eh, dostlara düşen bu muazzam fırsattan birbirlerini haberdar etmekti. Kadir Gecesi sırrını çözen bir Allah dostu, bunu haber vermiş kendi dostuna… Biz de dostun dostundan duymuş olduk. Bu iki hadise karşısında hem akıl hem de kalp cevabını bulmuş gibi bir derece sevinmişti. “Nefsim bile sabahlamaya razı olur” diye düşünmüştüm. Gel gör ki, geceyi bir nebze ihya etmek için gayret gösterdikten sonra, içimden yükselen karşı argümanların etkisiyle soluğu yatakta almıştım. Saat gecenin ikisini gösteriyordu yattığımda. “Allah bereket versin. Bu kadar yeter demişti” içimdeki nefsani ses. Çok geçmeden dehşetli bir rüya ile uyanırken aklıma gelen ilk şey: bu gece gerçekten Kadir Gecesi mi yoksa? Bir süre daha uyanık durdum. Ancak, gafil nefsim olup bitenleri unuturup, yine beni yana devirdi.

Günler birbirini kovalarken yirmiyedinci geceye ulaşmıştım. Arayışım devam ediyordu. Bu gece Kadir Gecesi olması kuvvetle muhtemeldir diye nefsimi iknaya çalıştım. Gecenin ilerleyen saatlerinde nefsimden yükselen kuşkulu sesler karşısında aklım tatmin edici bir bürhan aradı. Ramazan Risalesindeki bir teşbihten hareketle birkaç arkadaşa telefon etmeye karar verdim. Aslında onlara bir hakikatı anlatmakla, nefsime ders vermek istiyordum. Tıpkı, kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle misali gibi. Hem onlarla bir hakikatı paylaşacaktım, hem de nefsimi iknaya çalışacaktım. Oyuncak helikopter satan tüccar bir arkadaşı aradım önce. Selam ve tebrikten sonra asıl konuya geldim.

“Helikopterlerini kaça satıyorsun?”

“Tanesini 10 dolara.”

“Senenin belirli bir zamanında gece vakti açılacak bir pazarda onların tanesini 1000 dolara satmak imkanı olursa ve daha da ötesi pazara götürebildiğin malların hepsinin satın alınacağı garantisi varsa ne yaparsın?”

“Bir sene öncesinden hazırlıklarımı yaparım. Fabrika ile irtibata geçip azami miktarda ürünle pazara katılırım.”

“Peki bir gece vakti tanesine 30 bin dolar veren bir Pazar olursa ne yaparsın”

“Hiç tereddütsüz tüm geceyi pazarda geçiririm.”

Ahizeyi indirdikten sonra kendi kendime sordum: Böyle pazarlarda en karlı ticareti yapıp bütün dünyanın maliki bile olsan, Ramazan pazarında kazanacaklarımızın yanında bir kıymet ifade eder miydi? Rad suresinde Cenab-ı Hak gök gürültüsü şiddetinde bir sesle bu soruya cevap veriyordu: “Ona (Rabbinin emrine) uymayanlara gelince, eğer yeryüzünde olanların tümü ile bunun yanında bir misli daha kendilerinin olsa, (cehennemden kurtulmak için) onu mutlaka feda ederler.”(Ra’d, 18)

O halde nefsimi karlı dünya pazarına tereddütsüz razı edip, ahiret pazarından uzaklaştıran neydi acaba?

Telefonun tuşlarına bir daha bastım. Bu sefer Amerika’nın kuzeyinde bilgisayarda doktora yapan bir arkadaş vardı karşımda. Hoşbeşten sonra ona da asıl konuyu açtım.

“Bildiğime göre okulda asistan olarak çalışıyorsun. Saat ücretin kaç dolar?”

“15 dolar”

“Burada hayli yüksek ücret veren bir iş imkanı var. Başvurmayı düşünür müsün?”

“Neymiş bu?”

“Bilgisayarla alakalı bir iş.”

“Kaç dolar verecekler.”

“Hayli fazla ücret veriyorlar, ancak bir şartları var. Gece çalışacaksın.”

“Ne kadar verecekler?”

“Saati 100 dolar”

“Deme ya, bu kadar yüksek ücret verdiklerine göre bir istedikleri vardır”

“İstedikleri şey projeyi kısa sürede bitirmek için gece boyunca çalışman. Düşünüyorsan sana iş ilanını göndereyim.”

“Olur. Gönder bakalım.”

“Uykusuz kalırsın.”

“Önemli değil ya! Gündüz uyuruz, gece d...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: 'Semavi kampanya'nın peşindeyim
« Posted on: 20 Nisan 2024, 07:46:12 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: 'Semavi kampanya'nın peşindeyim rüya tabiri,'Semavi kampanya'nın peşindeyim mekke canlı, 'Semavi kampanya'nın peşindeyim kabe canlı yayın, 'Semavi kampanya'nın peşindeyim Üç boyutlu kuran oku 'Semavi kampanya'nın peşindeyim kuran ı kerim, 'Semavi kampanya'nın peşindeyim peygamber kıssaları,'Semavi kampanya'nın peşindeyim ilitam ders soruları, 'Semavi kampanya'nın peşindeyimönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes